Bölüm 68

3K 208 47
                                    

Doruk'un mesajına cevap vermeden telefonu kapatmış ve uyumaya çalışmıştım. Normalde olsa Su'ya ne demeliyim mesajı atardım ama onlarla da konuşmuyordum. Bir o yana bir bu yana dönmekten sıkılıp kalktım ve abimin odasına gittim. Kapıyı çalıp ardından kafamı biraz içeri uzattım.

"Müsait misin?"

"Gel gel." Yatakta uzanan abimin yanına gittim ve yorganın içine girip ben de uzandım.

"Hayırdır sen benim odama gelmezdin?"

"Canım sıkıldı biraz."

"Takma kızım bu kadar, elbet düzelir."

"Doruk mesaj attı yarın çıkışta konuşalım diye. Bir yanım konuşmak isterken bir yanım da seni kırdı biraz da o kırılmalı diyor."

"Gece seni anlıyorum güzelim ama bak biz kazadan sonra çok şey öğrendik. Bazı konuşmaları ertelememek gibi. Allah korusun ya Doruk'a bir şey olursa vicdanın sızlamaz mı keşke dinleseydim diye."

"Haklısın galiba."

"Tabi haklıyım kızım abiyim ben."

"Tamam en iyi abi sensin. Hadi ben gideyim artık."

"Gitmesene beraber uyuyalım çocukkenki gibi."

"Senin kafana taş mı düştü?"

"Sana da iyilik yaramıyor ha. Hadi yürü git nereye gideceksen."

"Tamam kalayım bari."

"Sen ikizler burcu falan mısın?"

"Of sus da uyu hadi."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Ertesi gün okul çıkışına kadar Doruk'a cevap vermemiştim. Son dersin zilinin çalmasıyla montumu giyip çantamı sırtıma aldım ve koşarak son sınıfların katına indim. Doruk kapıdan çıkarken beni fark etti ama suratını düşürerek ilerlemeye devam etti. Ben de hemen harekete geçip kolundan tuttum ve bana dönmesini sağladım.

"Konuşmayacak mıydık?" Ağzı ilk önce şaşkınlıkla aralandı ardından da uzun zamandır görmediğim gülümsemesini takındı suratına.

"Konuşalım tabi ya." Sessizce okuldan çıkıp yan yana okulun yakınındaki parka yürüdük. Salıncakların önünde durunca boştaki salıncağa oturup onun da diğer salıncağa oturmasını bekledim.

"Gece bak biliyorum hatalıyım. İyiliğimi düşündün ben gittim götümden anladım seni."

"Eh öyle yaptın biraz."

"Bak Berra konusunda tek suçum benimle konuşmasına izin vermek. Bana ilgisinin ben de farkındayım söz bir daha konuşmam onunla."

"Doruk ben seni kısıtlamak, onla konuşma demek falan istemiyorum."

"Ben kendimi kısıtlamak istiyorum o zaman." Gülerek ona baktım. Gülmemden cesaret almış olmalı ki konuşmaya devam etti.

"Barıştık mı?"

"Bilemiyorum."

"Bence barıştık."

"Bilmiyorum dedim Doruk."

"Gözlerin öyle demiyor ama." Aniden böyle demesiyle gözlerimi kapattım. Kulağıma dolan kahkahasıyla geri açtım.

"Kollarım sarı civcivi özlemişler öyle diyorlar. Napsak sarılsak mı?"

"Yani... Bilemiyorum."

"Sen bugün bir şeyi biliyorum diyecek misin?" Kafamı sallayarak onu onayladım.

"Sana olan sevgimi biliyorum." Gözlerinin parıldamasıyla ayağa kalkıp kollarımı açtım.

"Benim kollarım da zürafasını özlemiş." dememle kalkıp bana sarılması bir oldu.

Uzun zaman sonra tekrar ona bu kadar yakın olmak son zamanlarda hissettiğim en güzel duygulardan biriydi.



Çok ısrar ettiniz diye hemen barıştıkları kısa bir bölüm yazdım. Bu arada textingte 2. Sıradayız. 🎉  Bunu güzel bir doğum günü hediyesi olarak kabul ediyorum ve buna neden olan herkese de çok teşekkür ediyoruuuumm.

Zürafa|yarı texting [Tamamlandı]Où les histoires vivent. Découvrez maintenant