İrtihal// IX-Ölse De İnsan Biter Mi Aşk?

130 9 106
                                    

BÖLÜM 9

ÖLSE DE İNSAN BİTER Mİ AŞK?

Sezen Aksu / Ah, İstanbul

Sezen Aksu / Ah, İstanbul

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

***

Kaçmak fayda etmiyordu dertlere. İnsan nereye giderse gitsin dertleri de onlarla geliyordu. Sanki bedeninize sirayet eden bir kanser gibi. Yüzüm gözüm kana bulanmış bekliyordum. Oynamaya mecalim yoktu ama zorlanıyordum. Her şeyin şuan bitmesi için feda etmeyeceğim şey yoktu. Bencil bir aşkın pençesinde katilim baltasını hissede hissede nefes almak zorundaydım.

İstanbul Antalya'dan farklı olarak güneşliydi. Havada dökülmüş yaprakların kokusu vardı. Çalışan klimaya aldırmadan camı araladım. Rüzgar yüzümle temas ettiği an kendimi gökyüzünde gibi hissettim.

Bulutların üzerinde uyuma imkanım olsaydı sonsuzluğumu buna feda ederdim. Asırlarca uyumak ve hiç uyanmamak istiyordum. İçimdeki alevler beni küle çevirene kadar uyumak.

"Kızım hasta olacaksın kapat şu camı." Babamın hafif kızgın sesiyle irkildim. Camı kapatıp rüzgara veda ettim. "Elif seni çok özlemişti. Görünce sevinçten delirecek." Gülümsedim. İstanbul'a asıl gelme nedenlerimden biri henüz üç yaşında olan küçük kardeşim Elif'ti. Babam ve eşinin kızları. Aylin ile ortak kardeşimiz yani.

"Bende onu çok özledim." Babam direksiyondaki elini elimin üzerine koydu. "Geldiğin iyi oldu. Kafan dağılır, açılırsın biraz." Sevgili babam Ahmet Dinçer annemin aksine anlayışlı ve komik bir adamdı. Babam beni hiç sözleriyle vurmamış daha çok unutarak yermeyi tercih etmişti.

Anlayacağınız ne babamdan babalık ne annemden annelik gördüm. Kendi başına büyüyen bir kadındım. İstanbul yolları tekerleklerin altından akıp gitti. Babamın 'lüks' evine geldiğimizde kendimi gülümsemeye zorladım. Fakat aklıma takılıp duran Boran yüzümdeki tebessümü solduruyordu. Arabadan indiğim gibi telefonu çıkarıp onu aramak yerine kısa bir mesaj attım.

Kapının önünde beliren küçük beden gerçekten gülümsememi sağladı. "Abla!" Elif sevinçle bana doğru koşarken çömelip ona kollarımı açtım. "Bebeğim." Elif'in minik elleri anında saçlarımı buldu. Geri çekilip düşen yüzüyle bana baktı. "Saçlarını niye kestin ablacım."

Serçenin Gözyaşı/TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now