XXXIV- Ceset Labirentinin annesini arayan kayıp kızı

106 6 97
                                    


BÖLÜM 34

CESET LABİRENTİNİN ANNESİNİ ARAYAN KAYIP KIZI

Candan Erçetin/ Annem

Ahmet Kaya / Penceresiz Kaldım Anne

Ahmet Kaya / Penceresiz Kaldım Anne

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

Bir, iki, üç, dört, beş nefes al. Bir, iki, üç, dört, beş bırak. Bir, iki, üç, dört, beş nefes al. Bir, iki, üç, dört, beş bırak.

Uzun zamandır bedenimi yoklamayan atak beni tamimiyle terk etmediğini hatırlatır gibi gönlüme komşu olmuştu. Şizofreni ilaçlarını bırakın astım ilacım bile yoktu.

Nefeslerimi düzene sokmaya çalıştıkça boğuluyordum. Aklımı istila eden sesler bile derin bir suskunluğa kapılmış atağı atlatmamı bekliyordu. Ya da onlarda mutluydu, gerçek bir katil olup ilk kurşunu kendime sıkmadığım için.

Saçlarımı okşamaktan ileriye gitmeyen adam ruhuma zehirli bir güven salıyordu. En azından o acı, iğrenç bu ülkenin kadınlarını terk etmeyen olayı yaşamayacaktım.

Nereye geldiğimi bilmeden arabadan indirildim. Gözlerim bağlıydı, kalp atışlarım bir türlü düzene girmiyor, aklım sandalyeyi bir türlü itemiyordu.

"Neredeyiz?" diye sormak istesem de soramadım. Zaten soracak halde de değildim. Taşa takıla, düşe kalka soğuk havadan kurtulduğumuzda sıcacık bir eve girdiğimizi anladım.

"Merdiven var sevgilim." Hastalıklı sesi zaten bulanan midemi ağzıma getirdi. İstemsizce öğürdüm. Bu bile onu durdurmadı. Bir türlü bitmeyen merdivenleri en sonunda çıktık. Kolumu saran eli kaybolana dek hareket etmedim.

Sonunda dokunuşu uzaklaştı, nitekim varlığı da. Kapının kapanma sesini duyar duymaz göz bandımı indirip yere oturdum.

Bir, iki, üç, dört, beş bırak. Bir, iki, üç, dört, beş nefes al. Bir, iki, üç, dört, beş bırak.Bir, iki, üç, dört, beş bırak. Bir, iki, üç, dört, beş nefes al. Bir, iki, üç, dört, beş bırak.

Terlemeye ve ayaklarım uyuşmaya başladığında rahatlayarak sırtımı kapıya yasladım. Geçiyordu. Atakta da beni huzur gibi erken terk ediyordu.

Aylin'in hayatı erken terk etmesi gibi. Gözlerim ellerime düştü, kanlı ve cam kesikleriyle doluydu ellerim. Kalbimse kanlı ve can kesikleriyle...

Esaret dediğin buydu ya,ölüme esir kadınlardık ya biz. Ellerimde bir kadının kanı vardı. Bir insanın hayatını. Nasıl yapabilmiştim bunu ben?

Benim gücüm nasıl yetmişti hayat ipini koparmaya? Çıplak ellerle ölesiye dövülen bu ruh nasıl olmuştu da katil olmuştu. Ağladım, gözyaşlarım ağıttı. Bir katilin kurbanına yaktığı ağıt.

Serçenin Gözyaşı/TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin