19

1.9K 146 5
                                    

Jungkook

Yol boyunca lisa arkada keyfine bakmıştı. Ben de jiminle  güneşte kavrulmuştuk. 4 saatin sonunda tatil yerine geldiğimiz de burada gerçekten farklı bir hava vardı. Şenlikten fışkırmış insanlarla doluydu. Arabayı parkedip otele yürümeye başladık. Gerçekten  sıcaktı ve biz bu kıyafetlere yanıyorduk.

"sıcak"
"hemde fazlasıyla"
"hadi giyinelim de denize girelim"

Resepsiyona geldiğimiz de jimin anahtarı alıp yanımıza geldiğin de 3.kata çıktı.
İçeri girdiğimiz de 3 ayrı yatak ve kocaman bir salon vardı.. Çantaları köşeye koyup mayomu giymek için banyoya ilerledim. Beyaz ince bir gömlek, altıma deniz şortu giyip çıktım. Jimin de giyinmiş lisayı bekliyorduk. Lisa da banyodan çıktığın da    mayosu ve altında kot şortu vardı. Gözlükleri ve şapkaları alarak odadan çıktık.

Denize doğru yürürken sıcak kumlar ayağımıza deyiyordu. Jimin tişörtünü çıkartmış elinde sallaya sallaya yürümeye başladı.

"jimin güneşte kavrulacaksın"
"geldik zaten hadi denize"

Gömleğimi çıkarıp kendimi denize attım. Jimin de peşimden gelerek suya girdi. Lisa şortunu çıkardığında siyah yanları açık bir mayo giymişti. Oda suya girdiğin de yüzerek yanımıza geldi. Biraz daha açıldığımız da lisa konuşmaya başladı.

"buraya gelirken biraz araştırmıştım. Köpek balıkları varmış dikkat edin."

Jimin bian sudan çıkmış balık gibi çırpınmaya başladı.

"lisa, gerçekten mi?"
"evet jimin, aaa şuradaki köpek balığı değil mi?"

Jimin lisanın üzerine doğru atladığı da lisa suyun altında çırpınıyordu.

"salak jimin, kızı boğuyosun"

Jimin lisayı suyun altından çıkardığında nefes nefese jimine vurmaya başladı.

"aptal, aptal az daha öbür tarafa gidiyordum"

"ya lisa öyle şakamı yapılır"

"bu daha başlangıç"

Lisa gülerek kıyıya doğru yüzmeye başlayınca jimin dudaklarını büzdü.

"ahahah çok eğleneceğiz"
"sus zaten ödüm koptu"

Kahkaha atarken bende kıyıya doğru yüzmeye başladım. Jimin arkamdan bağıra bağıra hızla yanıma geliyordu.

"beni bekle, köpek balıkları varsa beraber ölelim"

Kıyıya geldiğimiz de lisa şezlonga oturmuş telefonuyla ilgileniyordu. Havluyla kurulanıp lisanın yanına oturduğum da telefonu bana uzattı.

"namjoon ve jisoo"

Fotoğrafa baktığım da jimine gösterdim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Fotoğrafa baktığım da jimine gösterdim. Ve anında ayağa kalkıp söylenmeye başladı.

"ya hadi kalkın bizde fotoğraf çekilelim"

Zorla ayağa kalkıp jimini takip etmeye başladık.


Lisa

Otelin havuzuna geldiğimiz de jimin çoktan poz vermeye başlamıştı. Telefondan jimini çekerken jungkook donuta benzer şişme oyuncağın üzerine atlamış havuzun ortasında kıyafetleriyle geziyordu. Dayanamayıp gülmeye başladım. Aynı zamanda fotoğrafını da çekiyordum.

İkisinide çekmeye başladığım da bir kaç saat böyle devam etti. Yorulup kendimi şezlonga attığım da jimin gülmeye başladı. Aklıma yarın için planlar geliyordu ve Telefonumdan sörf yapmak için birkaç numara aradığım da en sonunda birisiyle anlaştık.

"evet, yarın saat 9 da oradayız"
"peki teşekkürler"

İşi halledip ayaklandığım da jimin ve jungkook kızlara sohbet ediyorlardı. Jiminin kollarının altında iki tane taş gibi kız vardı. Jungkook, jimine aptal bakışları atarken yanlarına gittim.

"evet yarın ki planı çoktan hazırladım."
"ne yapıcaz"
"süpriz"

"hadi otele gidelim yemek zamanı yaklaşıyor"
"ben yarım saate gelirim"

Gözlerimi devirip jungkook la otele doğru yürümeye başladık.

"jimin zaman kaybetmeden çapkınlıklara başlamış"
"ahh jimin ahh"

Yemek için restorant geldiğimiz de direk ana yemeğe geçiş yapmıştık. Kısa süre sonra jimin de bize katılmıştı.

"kızları da çağırsaydın kardeşim"
"tek bir telefona bakar"
"saçmalama jimin" diyip kafasına bi tane indirdim. Koca gözlerle bana bakarken jungkook kahkaha atıyordu.

Beraber akşam yemeği yediğimiz de
Direk odaya çıktık. Saat 10a geliyordu, Üzerimi değiştirip kendimi yatağa attım. Güzel bir film bulup izliyorum ki iki süper yakışıklı insan önüme geçti.

"siz nereye gidiyorsunuz"
"gecelere akmaya"
"sabah 9da orada olacağız çok içmeyin"
"off tamam 2 gibi geliriz"

İkiside odadan çıktıklarında resepsiyonu arayarak patates sipariş ettim. Film çok heycanlı devam ediyordu....

Jimin

Odadan çıkıp gece kulüplerin oraya yürümeye başladık. Fazlasıyla lüks bir gece kulübünün önüne geldiğimiz de içerisi fazla iyidi. Tam kapıdan girecekken güvenlik bizi durdurdu.

"yanınızda kız olmadan giremezsiniz"
"ne alakası var kardeşim"
"ikileyin"

Jungkook un koluna girip geri ilerledik.

"ulan yanımıza kız bulmak için içeri giriyoz bu ne diyo bize"

Diğer yandaki bara girip barmenin oraya ilerledik.

"en ağrından olsun"
"hemen geliyo"

Barmen önümüze içkileri koyduğunda yanımıza kızlar gelmeye başladı.

"jimin fazla abartma, lisa ya sözümüz var"
"rahat oll bende,"

Kızlarla sohbet ederken kim bilir kaçıncı bardak tı. Jungkook kendince
Kızlarla sohbet ediyordu. Kafam çakırken saate baktım.. Saat 3e geliyordu ve Jungkook beni sandalyeden kaldırıp koluma girdi.

"bide abartmıyordun salak seni"
"neee bi-illee-yimm ben"
"ne diyon sen, ses yapma lisa uyuyodur."
"lisağğmı? LİSAAĞĞ"

Kafama şaplak yediğimde bian ne yaşadığımı unuttum. Odaya girdiğimiz de jungkook sessiz olmaya çalışıyordu ama çokta iyi başarılı değildi.. Beni yatağa fırlattığın da kendisi de yatağa atladı. Sonrası bulanık....


Fate - Liskook Where stories live. Discover now