Sınır* 125 oy/110 yorum2800 kelime
Yorum yapmayı unutmayınnn
Keyifli okumalar
Rojin
Hayat insanı bazen öyle
bir noktaya getirir ki
Kimseye bir zararın olmamıştır
Ama sen ziyan olmuşsundur.
La EdriTüm vücudumu esir alan yorgunluk ve açılmamak için direnen göz kapanlarımla birlikte zorlukla yutkundum, yavaş yavaş yerine gelen bilincim sayesinde zorlukla kendime gelebilmiştim tek sıkıntı gözlerimi açmaya korkuyordum, etrafımı saran karanlığa o kadar alışmıştım ki tekrardan aydınlıkla karşılaşmaktan korkuyordum. Duyduğum cihaz sesleriyle ve aldığım kokularla birlikte hastaneye geldiğimi farkettim. Tam gözlerimi açacakken bir anda kapının açılma sesini işittiğimde az önce ki girişimimden nedensizce vazgeçip öylece bekledim.
Ayak sesleriyle gelen kişinin erkek olduğunu anladım, ilaçların kokusunu bastıran nane kokusuyla onun geldiğini farkettim. Küçük ellerimi kavrayan büyük ellerle birlikte nefesimi tuttum, bir süre sessiz kaldıktan sonra yutkunduğunu işittim, içimde büyüyen korkuyla birlikte bir kez daha yutkundum.
"Özür dilerim..." dedi, yorgunlukla. Neden özür diliyordu ki? Neye özür diliyordu? Alt üst olan hayatımda zaten herşey kötü giderken bu sefer hangi olay için özür dilemişti ki? Boğazımın kuruduğunu hissettim.
"Bir türlü her şeyin düzelmesini sağlayamadığım için özür dilerim..." yanak içimi ısırdım. Tüm yükü üstüne alıyordu, böyle yapmasını hiç sevmiyordum, herşeyi düzeltmeye çalışıyordu ama farkında değildi ki bizim hayatımızda hiç bir zaman düz bir yol olmayacaktı, biz yokuşlara alışmıştık, dengesiz yokuşlarımız vardı bizim, hiç bitmeyen yokuşlarımız...
Elimi daha fazla sıktı "beni hiç bir zaman affetmeni istemiyorum, sana yaptıklarımı hiç bir zaman unutmanı istemiyorum, Rojin ben çok korkuyorum, seni de kaybetmekten cok korkuyorum. Şuram çok ağrıyor. Kollarımın arasında öyle savunmasız durduğunda bir an ölmeyi diledim nedensizce..." vücudum buz kesti o anda.
Ben onu asla bırakmazdım ki, hem ben herşeyi unutmuştum oysa ki. Elimi hafifçe tutan elini sıktım. Tam konuşacakken yaptığım ataktan dolayı sustu, gözlerimi açmadan "unut... unuttum ben onları..." Dedim kuruyan boğazımla birlikte zorlukla konuştum. Daha fazla uzatmadan gözlerimi açtım, beyaz tavana bir süre baktıktan sonra bu sefer ona çevirdim bakışlarımı, anında çatılan kaşlarımla birlikte yutkunmaya çalıştım, gözleri kızarmıştı... ağlamış mıydı?
Elimi çekip hafifçe yanağına koydum, tebessüm ederek "açmayalım o mazileri, unutalım herşeyi, biz yeni bir defter almadık mı? Şimdi neden o beyaz sayfaları karalamaya çalışıyoruz ki?" Dedim. Hafifçe başını salladı "sana birşey olucak diye çok korktum..." dedi titrek bir tonla.
YOU ARE READING
DİLHUN ☑
Teen Fiction▪︎TAMAMLANDI▪︎ MARDİN'DE IMKANSIZ BIR AŞKIN HIKAYESI ... Şimdi düşünün ya da empati kurun derim.. Bir kadın var ama yaralı, eksik. Tüm sevdiklerini kaybetmiş ve bunun sonucunda herkesin gözünde 'uğursuz' olarak tanımlanmış.. Şimdi de bir adam düşünü...