14.Bölüm

17.1K 752 149
                                    

Yeni bir bölüm ile karşınızdayım. Öncelikle şuna bir açıklık getirmek istiyorum oy sınırlamasını geçince hemen bölüm atmayacağım. bölüm'ü yazdığım zaman atıyorum belirli bir günü yok bunu size daha önce söylemiştim.

İyi okumalar

*****************************

"Ay kız sebiha'nın kızı da evde kaldı"

diyen Aycan teyze'ye baktım. Annemle dedikodunun dibine vurmuşlardı. Bizde Helen , Arya ,ben annemler'in yoğun ısrarları üzerine bizim kapının önüne masa sandalye getirip oturmuş çekirdek çay yapıyorduk . Aycan teyze ve Helen bize oturmaya gelmişlerdi . Tabi Arya annemlerle ful time dedikodu yapıyordu. Bizde Helen ile kendi çapımızda dedikodu yapıyorduk. Ikimizde dedikodu yapmaktan uzak olunca daha çok yapmaya çalışıyorduk. Ayy ne iyi gelin görümce değilmi tam birbirimizi bulduk yani. Abimin Helen'e açılmasına çok şaşırmıştım ama en çok şaşırdığım ise Helen'in 'bende seni seviyorum' diyişi ve şuan'da sevgili oluşlarıydı.

"Ay o sümsüğü kim alır be. uyuz gibi bir lafı 5 dakikada anlatamıyor . Kocaya laf anlatana kadar adam onu boşar " diyen Aryayla hepimiz kahkaha attık. Dedikodu diyince aklımıza ilk gelen isim tabiki de Arya.
Arya'nın annesi Durdane teyze yanımıza gelip sandalyelerden birine oturdu. Ve Aryaya sinirle bakmaya başladı.

"Nerdesin kız sen evin işini tutmadan dedikoduya koşmuşsun?"

"Ay anniş tamam ya yaparım ben ev işlerini sonra " diye geçiştirdi Arya .

"Kız valla evde kalacak bu kız kimse almaz seni bak işi zamanında yapacaksın sonraya bırakılmadan hemen yapılması lazım anlatabildim mi kızım?" Dedi Durdane teyze.

"He anne he her sabah aynı terane yaparız dedik acelesi mi var "

"Durdane bırak kızı canım hem sende kaç gündür evdesin insan biraz yanımıza gelir" diye olaya Annemin el atmasıyla Durdane teyze de annemlerle dedikodu yapmaya başladı. Durdane teyze'ye de bir çay koyduktan sonra oturup tekrar dedikodu yapmaya başladık-daha doğrusu Helen'le biz yapmaya çalıştık-

Yanımdaki sandaleynin çekilmesiyle çeken kişiye baktığımda Mert olduğunu gördüm.

"Aşk olsun kanki çekirdek çay yapıyorsunuz ve benim bundan haberim yok öylemi? " diye kırılmış gibi konuşan Mert'e baktım. 2 saniye sonra gülerek önümdeki çekirdek dolu tabağı önüne alıp çitlemeye başladı.

"Hoşgeldin Mert oğlum "

"Hoşbuldum Elif teyzem" dedi ve diğerleriyle de konuşmaya başladı. Hoşgeldin faslı bittikten sonra bana döndü çünkü ben ona önümdeki çekirdeği aldığı için dik dik bakıyordum. Kimse kusura bakmasın çekirdek benim zaafım , zayıf noktam karşıma babam gelse tanımam yani

"Ne bakıyorsun öyle kanki ya . Ay tabi ki biliyorum benim gibi yakışıklı, kaşı gözü güzel ,eli ayağı düzgün, uzun boylu -"

"Ay bu ciddi mi ya ?" Diyen Arya ile durmak zorunda kaldı. Ve hepimiz gülmeye başladık.

"Sen sus esmeralda . Sende Miray al şu çekirdeğini yemedik .Önünden aldım diye bir dövmediğin kaldı" diyip çekirdek tabağını benim önüme itekledi.

"Uğraşmayın kız benim oğlum'la" dedi Annem. Mahallede hep birlikte büyüdüğümüz'den Annem'ler Mert'i hep oğlu olarak benimsemişlerdi. Aynı şekilde Mertin Annesi de bizleri kendi kızlar'ı gibi görür.

"Aynen Mert oğlum çok efendi çocuktur onunla uğraştığınızı görmeyim" diye Bize kızgınca bakan Durdane teyze'ye hayretle baktık. Aycan teyzede 'Aynen ' der gibi bakarken , Mert sinsi sinsi gülümsüyordu. Gıcıkk şey Annemgile dönüp gamzesini göstererek güldü.

Reis'in kardeşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin