13.BÖLÜM

17.6K 855 145
                                    

Selam Arkadaşlar. Vote ve yorum yapan arkadaşlara teşekkür ediyorum ve onları çok seviyorum.
Yeni bölüm nezaman gelecek diye soran arkadaşlar olmuş. Yeni bölümü atmak için kesin bir gün veremiyorum ne zaman yazarsam ozaman atıyorum.

İyi okumalar😊
**************************

Sabah erkenden kalkıp okula gitmiştim. Bugün akşam abimgilin yemeği vardı. Ve yemeğe Uraz'da gelecekti. Içim'de anlamlandıramadığım duygular vardı. Ne konuşacağımı,Ne diyeceğimi, ne hissedeceğimi bilmiyordum. Bana 'Benden uzak dur ' demişti . Ve çekip gitmişti. Ne yapacaktım ben?

Okul aynı tenpoda ilerlerken çıkış zili çaldığında hepimiz derin bir nefes aldık. Canım sıkılmıştı derste ya son derste Matematik hiç çekilmiyordu. Bugün kızlarla spor salonuna gitmeyecektik. Ilk işimiz Helen'gile gidip helenin giyeceklerini alıp bize geçecektik ve bizde hazırlanacaktık.

Kervancıoğlu mahallesine girdiğimizde yine o kızı gördük . Ayağında düdük gibi bir pantolon ve göbeğini gösteren bir tişört giymişti. Helengilin kapısına gelince gözümü ondan çektim. Helen zile bastı 1 2 dk sonra Aycan teyze kapıyı açtı.

"Hoşgeldiniz kızlar , geçin içeriye " dedi . Çok tatlı ve sevecen bir kadın'dı Aycan teyze

Arya ile aynı anda " hoşbulduk" dedikten sonra Helen'nin odasına gittik . Acaba o evdemiydi?

Helen dolabını karıştırırken
"Helen beyaz T-hşört'üm sendeydi onu getirsene " diye onun sesini duyunca heycanlandım. O evdeydi ! Ve bizim evde olduğumuzu bilmiyordu galiba

Helen dolabı karıştırmaya devam ederken beyaz bir tişört çıkarıp yatağa attı . "Off nerde bu elbise " diye söylenirken bana döndü" Miray , kanka abime şunu götürüversene" dedi ve tekrar dolabı karıştırmaya devam etti.

Oha ben onun evinde onun odasına gidip tişört verecektim öylemi ? Neyse sakinim sakinim . Yatağın üzerindeki tişört'ü alıp odadan çıktım.

İyide Uraz'ın odası hangiisydi ki ?

"Helen hadisene kızım ya " sesi karşı odadan gelince yavaş adımlarla odaya yaklaştım. Kapıyı tıklatıp açtım ve yavaşca odaya girdim. Ama girmez olaydım.

"Sonunda getirebildin he " dedi .

Üstünde tişört yoktu altında sadece bir eşofman ile elindeki bilgisayara bakıyordu. Ne kadar bakmak istemesemde gözlerimi kaslı vücudun'dan alamıyordum.

"Helen ne bekliyorsun kapı-" bir anda bana bakınca ne yapacağımı bilemedim gözlerimi kaçırıp bakışlarımı yere sabitledim ve dişlerim'le alt dudağımı ezmeye başladım. Şuan yüzümün kıpkırmızı olduğuna yemin edebilirim.

Göz ucuyla ona baktığımda ayağa kalktığını ve şaşkınca bana baktığını fark ettim.

"Miray"

"Ş-şey ben yani Helen bu tişört'ü sana getirmem gerektiğini söyledi " diyerek tişört'ü ona uzattım. Elimdeki tişört'ü alırken ellerimiz temas etti. Ama bilerek yaptığı belliydi. Hızla geri çekilip çıkacaktım ki kolumdan tutup kapıyı kapattı ve beni kapıyla arasında bıraktı.

Saçlarıma yaklaşıp derin bir nefes alıp kokladıktan sonra "özlemişim " dedi.

Onu itmem lazımdı ben böyle yetişmedim. Onun benimle bu kadar yakın olması hiçte iyi değildi.

Onu itmeye çalıştım ama itemedim "lütfen Uraz abi-"

"Abi mi ? Sen ciddimisin miray!" Dedi bana ateş saçan gözlerle bakmaya başladı.

Reis'in kardeşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin