14

2.5K 250 229
                                    

Gif'in konuyla alakası yok, sadece aşırı güzel :) Belki ileride böyle bir sahne yazarım aklımda bulunsun...

*****

Harry, profesör Snape'in ofisinin kapısını bir kez tıklattıktan sonra babası geleceğinden zaten haberdar olduğu için cevap beklemeden içeri girdi. Noel tatili biteli üç haftadan fazla oluyordu ancak dönemin başından beri ilk kez yanına gelebilmişti. İksir ustası son günlerde fazla yoğundu.

Kapının açılmasıyla birlikte bakışlarını önündeki iksir kazanından çekerek gelen çocuğa küçük bir bakış attı. "Gelsene Harry. Birkaç dakikaya işim biter." dedi hâla kazanı karıştırırken.

Harry odadaki iki koltuktan birine otururken "Ne yapıyorsun?" diye sormuştu.

İksir ustası "Dumbledore için işe yarar bir şeyler," diye cevapladığında gözlerini devirdi. Gerçekten, yüzyılın en zeki adamlarından biri nasıl oluyordu da kara büyüyle kirletildiğinden emin olduğu bir yüzüğü parmağına takabiliyordu?

Babası ondan hesap sorduğunda 'oldukça cezbedilmiştim' diye cevaplamıştı. O yüzükte onu bu kadar cezbeden ne olabilirdi ki? Eğer yüzük onu takması için çekseydi bu sadece ona değil babasına ve kendisine de olurdu, ama olmamıştı.

Gerçi Harry tıpkı defterde olduğu gibi yüzükten de bir çekim hissediyordu ancak bu bile onu takmak istemesine neden olmuyordu.

Yüzük şimdi Severus Snape'ten başka kimsenin açamayacağı tıslımlı bir kutunun içinde saklanıyordu. Defterin aksine o Hogwarts'ta değildi, Malfoy malikanesindeydi. Hortkulukların birbirine yakın olmasının pek iyi bir fikir olmadığına karar verince yüzüğü oraya göndermişlerdi.

Adam kazanın başından ayrılıp iksiri kaynamaya bırakarak çocuğun karşısındaki koltuğa otururken söylendi. "Üç saatten fazladır iksirle uğraşıyorum." derken yanındaki sehpada bulunan kum saatini çevirmişti.

Harry "Akşam yemeğine de gelmedin." dedi. "Acıkmadın mı?"

İksir ustası başını iki yana salladı, bir yandan da koltukta kayarak rahatça yayılmıştı. "İçine attığım malzemelerden sonra yemek yiyebileceğimi sanmıyorum."

Harry güldü. Gerçekten de, özellikle karmaşık ve güçlü iksirlerde kullanılan malzemeler son derece iğrenç olabiliyordu. "Dumbledore ne durumda?" diye sordu konuyu değişerek.

Babasının erken müdahale etmesi sayesinde yayılması önlenmiş ve müdür ölümden dönmüş olsa da elindeki lanet uzun süre etkisini gösterecek gibiydi. 

"İyi," dedi iksir ustası. "Biraz daha geç kalsaydı aynı şey geçerli olmazdı tabii."

"Yüzüğü bile bile neden taktığını hâla söylemiyor mu?"

Adam "Hayır," diye söylendi. "İnatçı bir keçiden farksız."

Harry bir kez daha gülerken, "En azından işimize yarıyor," demişti. "Nasıl olduğunu söylemese de yüzüğü buldu."

"Evet, elimizde üç hortkuluk var. Yani, bir nevi. Bellatrix'in kasasından kupayı nasıl alacağımızdan hâla emin değilim."

Harry elini önemsiz bir konuymuş gibi havada salladı. "Cissa bir şekilde kupaya ulaşabilir. Bizim asıl sorumuz daha fazlası var mı olmalı."

"Dumbledore en az bir tane daha olduğunu düşünüyor." dedi iksir ustası.

Harry "Öyle mi?" diye atıldı. "Ne olduğunu da söyledi mi?"

Çocuğun sorusundan sonra iksir ustasının yüzünde genellikle ödevleri okurken takındığı memnuniyetsiz bir ifade belirdi. "Hayır. Ama öğreneceğim. Eğer bir şeyler saklamaya devam ederse onu tüm bunların dışında tutarım."

Lord PotterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin