Final "Ölümün korkak fedaisi"

11.1K 1.3K 1.7K
                                    

Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız. 🤍

İnstagram hakugu

Ö K F
🔲🔲🔲

Hayatta kalma savaşı nedir tam olarak? Ne ifade eder? Bir insanın omuzlarına yüklenen o savaşın esas manası nedir?

Hayatımın anlamı ne? Neden yaşıyorum? Bu dünyaya gönderiliş amacım ne? Neden varım? Varlığım ne ifade ediyor?

Zihnim bir kurmaca gibi binlerce soruya ev sahipliği yaparken son sürat ilerleyen taksinin içinde kendi kendimi yiyip bitiyordum. Mihenk de yanımda ağlıyor bir yandan da sürekli Batı'nın telefonunu aramaya çalışıyordu.

Sanki bakan, gören, duyan ben değilmişim gibi anlık şok hali ile öylece pencereden dışarı bakıyordum. Kulaklarımda çınlayan o cümleler beni halsiz ve hareketsiz bırakıyordu.

Yapma Batı.

Yapma güzel kalplim.

Senin varlığına ihtiyacı olan onca insan varken yapma.

"Sence ne olmuş olabilir?"

Mihenk telaşla bunu sorduğunda ne cevap vereceğimi bilemiyordum. Kekeleyip bir şeyler mırıldanmaya kalmadan sertçe bağırdı.

"Sen götürdün onu oraya! Hepsi senin suçun. Bir de çözüm bilmiyor musun yani?"

Bağırışı ve ağlayışı taksi şöförünün de dikiz aynasından bana bakmasına neden olmuştu. Neden? Neden hep böyle bir hüzne gark olmak zorundayım. Ağlayamıyorum da. Omca zaman ağladıktan sonra şimdi ağlayamıyordum da.

Derin bir nefes alıp parmaklarıma baktım. Bilmeden sıktığım parmaklarım kanıyordu. Tırnak izlerinden sızan ince kanı görünce çok az bir şaşkınlık yaşadım ancak yerini yine hissiz bir ifadeye bıraktı. Niye böyle olmuştum bilmiyorum ama esasen kendimi hiç de iyi hissetmiyordum.

Bu, tarif edilecek bir şey değildi.

Sadece yaşıyordum.

Sadece, yaşıyorum.

İş yerinin önüne geldiğimizde taksiden inip durdum. Şirket kaç katlıydı bilmiyorum ama çatıyı göremiyordum. Yüzlerce kişi toplanmış bir de koruma çadırı açılmıştı. Eğer bir ihtimal Batı düşecek olursa çadıra düşsün diye.
Onlara öylece bakarken kulağıma Mihenk'in sorusu doldu.

"Oraya nasıl çıkacağız?"

"Hım?"

Şaşkın ve girdiğim şok hali ile ona bakarken bana sert bir tokat indirdi. Tokatın sersemletici etkisi ile bir adım geri gittiğimde dudağımdan sıcak bir sıvının sızdığını hissettim.

ÖLÜMÜN KORKAK FEDAİSİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin