24

4.1K 267 176
                                    



satır arası yorum? 💜

iyi okumalar, yorumlarda buluşalım. 🖤

 🖤

Ups! Ten obraz nie jest zgodny z naszymi wytycznymi. Aby kontynuować, spróbuj go usunąć lub użyć innego.


——

Haneul odasına çıktığında arkasından Baekhyun geldi ve kapıyı yavaşça kapattı.

"Düşündüğün gibi değil." Yanına adımlarken mırıldandı.

"Gerçekten yattınız mı?" Haneul şaşkınlığını gizleyemeyerek konuştu. Şu an için bu sorun değildi ama yine de şaşırmıştı.

"Sen buraya taşınmadan önceydi. Seni tanımıyordum bile." Baekhyun rahattı ve yanlış bir şey yapmadığını biliyordu. İkisi de bunun farkındaydı.

"Geçen gün neden buluştunuz?" Baekhyun derin bir nefes verdi.

"Sana zaten söyledim," dedi yatağına oturarak. "Jongin hakkındaydı ve ben de seninle uğraşmaması gerektiğini konuştum. Daha sonrasında beni bu gereksiz konu hakkında tehdit etmeye çalıştı." Haneul gözlerini Baekhyun'dan ayırarak yatağına oturdu.

"Doğruları söylüyorum ve sana kalbimi tüm dürüstlüğümle açtım." Baekhyun sakince konuştu ve gözlerini Haneul'dan ayırmadı. Haneul'ün sessiz kalması Baekhyun'u sinirlendirmişti.

"Ah," dedi ifadesini sabit tutarak. "Nefes almaya ihtiyacım var." Haneul yatağından kalktı ve Baekhyun'a ilerleyip, kollarını beline sararken başını göğsüne koydu.

"Sana inanıyorum," diyerek mırıldandı. Baekhyun kollarını ona sarmadı ve derin bir nefes aldı.

"İnanıyormuş gibi davranmıyorsun." Haneul geri çekilerek Baekhyun'un yüzüne odaklandı.

"Özür dilerim." Gözlerini ayırmadan Baekhyun'un tepkisini bekliyordu.

"Tamam," dedi sadece ve Haneul'ün saçlarının arasına basit bir öpücük bırakıp çekildi.

Haneul, Baekhyun'u çok sıkmak istemediği için geri çekildi ve başını hafifçe yana eğerek gülümsedi.

"Beraber çıkalım mı?" Baekhyun onun bu tavrına karşı koymaya çalışsa da gülümsemişti. İkisi de ceketlerini alıp giyindiler ve odalarından çıktılar.

"Gezintiye çıkıyor gibi görünüyorsunuz? Davete açığım." Seolhyun koltuktan hareketlenerek ikilinin yüzüne bakmaya başladı.

"Evet, gelebilirsin." Baekhyun gülümsediğinde, Seolhyun çoktan odasına gidip üzerine bir şey almıştı.

"Kendini davet ettirdiğine inanamıyorum, yüzsüz." Jongin gözlerini telefonundan ayırmadan konuştu.

☁️; roommate Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz