Başbakan, "Elbette," dedi genellikle devlet adamlarıyla konuştuğu politik ses tonuyla. "Ama sizin de tahmin edeceğiniz gibi, bazı taleplerimiz var. Öncelikle, böyle birden belirmenizi engelleyecek bir savunmanız var mı bilmek istiyorum, böyle bir durum anlayacağınız gibi oldukça tehlikeli. Can güvenliğimizi sağlamak istiyoruz."

İhtiyarın mavi gözleri memnuniyetle parladı. "Elbette, sayın başbakan. Tüm bunları konuşarak anlaşabileceğimizi düşünüyorum."

*****

Karanlık Prens, kabul odasındaki tahtında yerini aldıktan sonra kapılar izniyle birlikte ardına kadar açıldı.

Harry'e göre pembenin en iğrenç tonunu giymiş ufak tefek bir kadın ve kadına tezat olarak siyah büyücü cüppesiyle uzun boylu, zayıf bir adam içeri girerek varisin önünde diz çöktü.

Harry, kalkmalarına izin vermeden önce uzun denilebilecek bir süre iki bakanlık çalışanını incelemişti. "Evet, önce hanginiz anlatmak ister?" diye sorarken bakışları rütbesi kadından daha yüksek olan adamdaydı.

"Greyback kendini çok yüceltiyor, ne kadar güçlü olursa olsun o bir kurtadam. Asla bir büyücü muamelesi göremez." diye zihnindeki adamla konuştu bir yandan da.

Lord Slytherin, Fenrir Greyback'i huzuruna kabul etmişti. Kurtadam kendisine yapılan kısıtlamalar hakkında konuşmaya gelmişti. Tabi, onun fikrinin pek bir önemi yoktu ama anlaşılan birinin ona haddini bildirme zamanı gelmişti.

"Belli ki yokluğumla geçen yıllarda çokça özgüven kazanmış, ona sadık bir köpek olduğunu hatırlatma vakti geldi anlaşılan."

Dolores Umbridge, varisin umursamaz tavırlarına karşılık rahatlar gibi oldu. İzinsiz yaptıkları bir şey yüzünden gelmişlerdi, Lord Malfoy bakan aracılığıyla onlara kaleye gitmelerini iletmişti.

Lucius bakanlıktan sorumluydu ancak ceza verecek yetkiye sahip değildi. Sadece kontrolü elinde tutması gerekiyordu. Bu yüzden iki müsteşarı kaleye göndermişti.

"İzninizle, efendim..." diye tekdüze sesiyle konuşan adama elini kaldırarak devam etmesini işaret etti.

Adam, kendine güvenen bir tavırla neden orada olduklarını açıklamaya koyuldu. Karşısındaki çocuğun vereceği tepkiden veya cezadan korkuyor sayılmazdı. Karanlık Lorddansa varisinin huzuruna çıkmalarının nedeni buydu, yaptıkları şeyden en az hasarı alarak kurtulmak.

Harry, cürretkar gözlerle kendisine bakan adamın düşüncelerinin elbette farkındaydı ancak umursamadı. Nasılsa varisin gerektiğinde ne kadar zalim olabildiğini göstermek için bolca vakti vardı.

"Büyücülerden daha düşük varlıklar hakkında yapılan yasa tasarısının üzerinde birkaç değişiklik yaptık," dediğinde Harry kaşlarını kaldırarak bir an yanındaki sarışın çocuğa baktı. Draco, en yakın adamı olarak Varis Slytherin'in yanındaydı.

Tıpkı Harry gibi o da adamın bu cürretine karşı şaşkındı ancak Prens'in bunu karşılıksız bırakmayacağının da farkındaydı, izlemekle yetiniyordu.

"Ceza konusunda serbest miyim?" diye sordu bu kez. Bir yandan da Lordunun onunla paylaştığı görüşmeyi takip ediyordu.

Adam, çocuğun tepkisini göz ardı ederek konuşmasına devam etti. "Yarı-insanlara verilen ayrıcalıklar bizce oldukça fazla. Bu yüzden bakanlık tarafından kurtadam olduğu bilinen büyücülerin isimlerini yayınlama emri verdik-" Varisin kızgın sesi adamın konuşmasını bölerken, odaya soğuk bir hava akımı yayıldı.

Harry "Ne yaptık dedin?" diye dişlerinin arasından konuşurken sesi tıslamaya benzemişti. Kurtadamları ifşalamak, toplumdan afaroz edilmelerine neden olmak demekti. Bu da yasanın çıkarılma amacının tam tersi oluyordu. İki aptalın başına buyruk hareket etmesi yüzünden planları sekteye uğrayabilirdi.

Slytherin Varisi (Harry Potter AU)Where stories live. Discover now