16

6K 382 223
                                    

Harry, kazanındaki iksire tatmin olmuş bir şekilde bakarken sırıttı. Berrak su usulca kaynarken, Severus Snape kazana doğru yaklaştı. "Gerçekten başarılı..." derken daha çok kendi kendine mırıldanmıştı.

Veritaserum zor ve tehlikeli bir iksirdi. Ancak iksirde usta bir büyücü başarabilirdi. Üç damlası insana en derin sırlarını anlattırabilecek kadar güçlü bir iksir olduğundan kullanımı bakanlık tarafından çok sert talimatlarla kontrol ediliyordu. Ve daha on üç yaşına girmemiş bir büyücü tarafından başarıyla yapılmıştı.

"Tebrik ederim, bay Potter." dedikten sonra asasını sallayarak raflardaki boş iksir şişelerini çağırdı.

Resmi bir şekilde işleyebilmek adına ders saatlerinde aralarında Hogwarts'ta olduğu gibi profesör-öğrenci ilişkisinin devam etmesine karar vermişlerdi. Efendisine talimat vermek bir yerden sonra oldukça garip bir hâl alıyordu.

Karanlık Lordun kesin emri vardı, çocuğun en iyi şekilde öğrenmesi için üstüne gitmek serbestti. Kendisi de eğitimlerinde çocuğa acımıyordu, Harry geçen yaz çok kez lanet yiyerek yere yığılmıştı. Tabi lordu çoğu büyüyü kastederek yapmadığından yataklara düşmüyordu ama günlerce göğsünün ağrıdığı büyülere maruz kaldığı olmuştu.

"Bunun bir panzehiri var, değil mi profesör?" dedi Harry boş şişeleri doldururken. İksir ustasından ders alırken bir yandan da başarılı olanlarla iksir depolarını tazeliyorlardı. Gerçi, bu Hogwarts müfredatı dışında yaptıkları ilk iksir olduğundan depolara ilk defa katkıda bulunuyordu.

Bir önceki yaz tatilinde Karanlık Lord'la daha çok lanet ve savunma büyülerine çalışmış, antik rünler ve sihir tarihine yoğunluk vermişlerdi. İksirde sadece ikinci sınıf müfredatına göz atmıştı. Şimdi Lord Slytherin meşgulken iksir ustası ölümyiyenle çalışabilmek onu memnun ediyordu.

Tabi, öğretmeninin Karanlık Lord olmasını isterdi ama adam oldukça meşguldü. On bir yıllık açığı kapatmak ve sihir dünyasını dönüşüne hazırlamak için çalışıyordu.

"Doğru, bir panzehiri var. Ancak onun yapımı veritaserumdan da zor..."

Harry anladığını belli etmek adına başını salladı. "Bir gün onu da yapalım."

"Elbette," diye sakince konuştu Snape. "Ancak öncelikle müfredattaki iksirleri bitirmeyi tavsiye ederim."

"Tamam, ben de öyle düşünüyorum."

Ders bittiğinde, Harry eğitimi için yaptırılan alanın iksir laboratuvarından çıktı. Aslında kalede zaten geniş bir laboratuvar vardı ama Slytherin hanesinin lordu da varisi de onu yabancılarla paylaşmaya sıcak bakmıyordu. Salazar Slytherin'in kendi icadı olan iksirler veya malzemeleri elde etmenin püf noktalarıyla ilgili notlar bulunurken olmazdı. Slytherin hanesinin kendi sırları vardı ve bunlar ailenin içinde kalmalıydı.

Slytherin kalesi ve bahçesi zaten oldukça büyüktü, istenildiği gibi değerlendirilecek ve değiştirilecek bir sürü alan bulunuyordu.

Snape, iksirleri yerine götürmesi için ev cini Maggy'e teslim ettikten sonra laboratuvarı bir asa hareketiyle temizleyip çıkarken Harry çoktan ikinci dersi için laboratuvarın yanındaki kapıdan içeri girmişti.

Karanlık Lordun ölümyiyenlerini tekrar etrafında toplamasından sonra Harry her gün öğle yemeği vaktine kadar iki ders olarak eğitimine devam etmeye başlamıştı.

Önceki senenin ve ilk toplantıdan öncesinin aksine lorduyla çalışamaz olmuştu ama şikayet edemiyordu. Birkaç haftanın yoğun geçeceğinin zaten farkındaydı. O kadar ölümyiyeni yönetmek kolay değildi.

Slytherin Varisi (Harry Potter AU)Where stories live. Discover now