Y İ R M İ

85.1K 2.4K 239
                                    



Keyifli okumalar gece kuşları💫

Daha gün kızılken açtım gözlerimi, bir köşeye kıvrılıp ağlayarak uyuyakalmıştım. Başımı yasladığım yerden kaldırıp tutulmasına aldırmadan kucağıma baktım. Ellerimde saçlarım tutam tutam solmuştu. Gözlerim doldu, kalçalarıma değen sırma gibi saçlarım göğüslerime zor geliyordu. Ağlamamak için direndim fakat direnecek canım kalmamıştı. Zorlukla doğruldum yerimden. Vitrini karıştırıp bulduğum mendile koydum elimdeki saçları. Bohça gibi kapatıp sakladım göğüs kafesime.

Odadan çıkıp bulunduğum kattaki banyoda gördüm günlük işimi. Dün gece Elvan abla gelmişti sadece kapımın önüne. Fırat abinin tembihiyle yanıma gelemediklerini söylemişti. Bir cevap vermemiştim, ağlamaktan kendi sesimi duymuyordum zaten. Yüzümü kurularken aynada ki kendimle geldim göz göze. Çökmüştüm haftalar içinde. Aynada kendime bakmalara doyamadığım o kız gitmiş, yerine göz altları morarmış, kirpik dipleri şişmiş, her gün yüzünde yeni kızarıklıklar çıkan kız gelmişti. Bakmaya devam edemedim, ayrıldım banyodan.

Herkes uyurken sessizce girdim mutfağa, dün gece ablaları burada kalmıştı. Duvarda asılı saate baktım, henüz sabahın altısıydı. Köşede duran odunlar ilişti gözüme, evimde yaptığım gibi yaktım taş ocağı. Suyu koydum üstüne, atıştırmak için bir şeyler aradım. Tezgahın üstünde bezle sarılı tepsiyi görünce sevindim. Örtüyü kaldırıp börekten bir parça aldım. Peynirli böreğin tadı damağımda yayıldığı an annemin yaptığını anladım. Burnumun direği sızladı, lokma boğazıma dizildi. Çöktüm kaldım duvar dibinde, elimde bir parça börekle. Kıyamamıştı yine de, göndermişti en sevdiğim yemeği. Ağlamak için hazırlanırken Elvan abla girdi kapıdan. Gülümseyerek aldı tepsiyi, geldi yanıma oturdu. Örtüyü kaldırınca içinden bir parça koparıp yemeye başladı.

'Dün annen yolladı. O her yemeği yemez, kaçtı ama üzülmüştür, yine de sevdiği yemek olsa da yemez dedi. Dün sen inmeyince yiyemedi kimse. Uykularım kaçtı kız sıcacık böreği yiyemedim diye.'

Gülmekle ağlamak kardeş oldu o anda, hem gülüp hem gözyaşlarımda başımı omzuna yasladım. Ağzımdakini çiğneyip yenisini attım.

'Ağlama güzel kızım. Ben severek evlendiniz sandım ama siz baya baya zorla evleniyonuz. Ne bu işin aslı?'

İştahım anında açıldı, tepsiden yeni bir parça alıp yemeğe devam ettim. O gece annesine söylediği yalan geldi aklıma.

'Bizim nişanda oynamak için ortaya geçtim. Müzik başladı ama abim gelemedi karşıma. Tam çıkıyodum Elif abla oyna diye ısrar etti. Tek başıma oynayacakken Fırat abi geçti karşıma. O karşıma geçmekle ben ona mendil vermekle hata ettik. Yanlış anlaşıldık.'

'İnanamıyom şu an duyduklarıma! Sonra?'

'Sonrası, abim beni Mehmet'e verecekti. Söz vermiş kendi kendine. Nişan gecesi sürükledi beni tüm köyü yalın ayak yürüttü. Ben nasıl mendil verirmişim, Mehmet'e ne diyecekmiş diye bağırıp çağırdı. Fırat abiye dedi alacaksın bunu, gönlü sende demekki mendil verdi dedi.'

Göğüs kafesimden çıkardığım mendili burnuna götürüp koklayışı düştü aklıma. Adımız çıksın diye ellerimizle hazırlamıştık sanki zemini. Abime bahane olmuştu sadece. Ama Elvan abla zeki kadındı, inanmadı söylediklerime.

'Fırat sadece bu yüzden kabul etmez Bade!'

'Etmez tabi, namlunun ucundaydım vuracaktı beni abim. Fırat abi yine de istemedi. Tam gidecekken beni tuttuğu gibi Fırat abiye fırlattı. Sonra abim çekip gitti.'

'Vay benim kardeşim vay.. Vay talihsiz Bademim vay..'

'Bir turda Fırat abi yürüttü beni, evin oraya geldik Emine teyzeyle Fidan ablaya yakalandık. Emine teyze kaçırdı beni diye sevindi, Fırat abi götüremedi beni geri.'

Bade | Ateş ParçasıWhere stories live. Discover now