BÖLÜM 21- KALBİMİN TANIĞI

313 114 76
                                    

Hava kötüleşince ekip çalışmayı bırakıp toplanmaya başladı. Çalışmalar sonuna doğru yaklaşırken, küçük ayrıntılar ile ilgilenmek kalmıştı. Maya için çalışmalar biraz daha erken bitmişti. Ne kadar odaklanmaya çalışsa da aklı başka yerdeydi. Bir an önce annesinin yaşadığı gerçekleri öğrenmek istiyordu. Arabaya çantasını koyarken Erdem Hoca yanına yaklaştı. Sevecen bir ses tonuyla konuşmaya başladı. ''Yeliz geldiğini duyunca çok sevindi, akşam için çok güzel şeyler hazırladı.'' Maya bu sözlere gülümseyerek karşılık verdi. Erdem Hoca biraz daha ciddi bir ses tonuyla devam etti.''Maya, Bulut ile konuştum ve senin buraya tekrar gelme sebebinin annen olduğunu söyledi.''Maya, Erdem Hoca'nın buradaki ciddi ses tonundan, farklı şeyler söyleyeceğini anladı. Çantasını arabaya koyup, aşağı çadıra doğru yürümeye başladılar. Erdem Hoca sakin bir şekilde konuşmaya devam etti.''Seni anlıyorum, annenin yaşadığı şeyler seni çok üzdü ve gerçekleri öğrenmek istiyorsun. Ama bu kadar zaman geçmiş ve annen hayatını kurmuş, bu olaya dahil olanlar hayatını kurmuş. Daha fazlasını öğrenmeye çalışmak yaralayıcı olmaz mı?''

Maya, Erdem Hoca'yı dinlerken onun bu durumdan rahatsız olduğunu hissetti. Konuşurken sesinde merak vardı.''Hocam buraya gelirken kendime söz verdim, kimin hayatı ne şekilde olursa olsun kim neyi nasıl hatırlarsa hatırlasın, ben yürekte saklanmış yarayı iyileştireceğim. Annem bu şehirden nefret ediyor, demek ki derinlerde acı geçmiyor. Kızgınlığı bitmiyor ve ben bu duyguların onun hayatını daha fazla etkilemesini istemiyorum. Öğrendiğim şeyler kimsenin hayatını değiştirmeyecek belki ama annem kendisine ithaf edilen suçlamadan yüreğinde kurtulacak.''

Maya konuşurken sesinin titrediğini fark edince devam etmedi. Erdem Hoca onun daha fazla üzülmesini istemiyordu ama annesi için yapmak istediklerine karşı gelmeyecekti. Gülümseyerek eliyle omzuna dokunup yanından uzaklaştı. Maya gözlerini kuruladıktan sonra kendini toplayıp arabaya yürüyordu ki duyduğu sesle yerinde kaldı. Baran sırıtarak yanına yaklaşıp ukalaca konuşmaya başladı.''Biraz daha geç gelseydin, peşine düşecektim. Seni burada görmek ne güzel...''

Maya arkasına dönüp, gözlerini nefretle kısarak Baran'a baktı. Sözleri dişlerinin arasından nefretle çıkmıştı.''Seni görmek güzel diyemeyeceğim, kusura bakma.''

Baran yüzünde geniş bir sırıtma ile konuşmaya devam etti.''Ama bu söylediğin kalbimi kırdı ve kusura bakabilirim. Her neyse mesele beni görüp mutlu olman değil, şu an burada olman.'' Maya, Baran'ı görmek ve dinlemek istemiyordu o yüzden arkasını dönüp yürümeye başladı ama Baran'ın sözleri durmasına neden oldu.''Gitmekte özgürsün ama şu an annen ile ilgili şeyleri duymaya mahkûmsun Maya. Herkes babamı birçok şeyden sorumlu tutuyor ama her şeyin tek sorumlusu Tuna'nın babası Arslan Bey. Annene evlenme sözü verirken başka bir kızı istemek için hazırlık yapan adam, en yakın arkadaşının yani annenin kuzenini öldüren adam.''Maya duydukları karşısında dehşete düşmüştü. Annesi kuzeninden hiç bahsetmemişti. Baran'a dönüp kaşları çatık bir şekilde baktı. Söylediklerine anlam vermeye çalışıyordu. Baran nefret dolu bir sesle devam etti.'' Bunları bizzat babamın not tuttuğu defterde okudum, yaşananların sorumlusu babam gibi gösteriliyor ama gerçek farklı. Arslan Bey birçok kişinin hayatının katili, Tuna ise bunları bildiği halde babasını koruyor ve senin gerçekleri öğrenmeni engelliyor.''

Maya duyduklarına inanamıyordu, sessiz bir şekilde sordu.''Sen annemin akrabalarını tanıyor musun?''

Baran istediğine ulaştığını düşünerek neşeli bir şekilde konuştu.''Biliyorum, ne zaman istersen seni onlara götürürüm.'' Maya olur anlamında başını sallayıp Baran'ın yanından uzaklaştı. Baran sırıtarak arkasından bakarken kendi kendine mırıldandı.''Karaylar bekleyin şimdi, birini suçlamak kolay ama elinde size karşı delil olan birisinin suçlamaları ile bakalım ne yapacaksınız? Tuna, sen asla onu alamayacaksın!''

KEŞFEDİLMEMİŞ (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now