BÖLÜM 8- SEVGİNİN ARDINDA

407 121 14
                                    

Herkes gözünü Maya'ya dikmiş, bir açıklama bekler pozisyondaydı. Bulut Hoca hariç, onun aklı başka yere çoktan çivi çakmıştı. Maya sakin bir şekilde, arabanın bozulduğunu ve o sırada Tuna Bey'in oradan geçmekte olduğunu, ona yardım ettiğini açıkladı. Cenk fazla üzerinde durmamıştı, onun için Maya'nın iyi olması yeterliydi. Seren de aynı şekilde Maya'nın iyi olması kısmıyla ilgileniyordu. Aşırı yorgun olduğu için de erken yatmayı tercih edip odasına gitti. Ece, Maya için sıcak bir şeyler hazırlamaya kalktı. Gün içinde annesi birkaç defa Maya'yı aramıştı, telefonuna ulaşamayınca da çok endişelenmişti. Maya annesi ile konuşup, kazı alanında telefonun çekmediğini anlatıyordu. Bulut Hoca usulca Maya'nın karşısına oturdu. Gün içinde telaşlı olduğu için yorgunluğunu fark etmemişti. Ama şimdi boynundan sırtına doğru bir ağrı iniyordu. Maya telefonu kapatınca, bir şeyler söylemeye yeltendi ama o sırada Ece elinde adaçayı ile geldi.

'' Al bunu iç, iyi gelir. Sana bir tost yapmamı ister misin?'' Maya hayır anlamında başını salladı.

'' Teşekkür ederim canım, şu an hiç aç değilim.'' Adaçayını içmeye başladı.

Bulut Hoca, onu yalnız bıraksam daha iyi olur diye geçirdi içinden, iyi olduğunu görmek onun için yeterliydi. Ama neler olduğuna dair Tuna onu bıraktığından beri merak vardı sadece diyecek sözü yoktu.

'' Arkadaşlar ben gideyim, Maya sen de güzelce dinlen. Yarın gelme hatta evde güzelce yat.'' Maya itiraz eden bir sesle cevap verdi.

'' Hocam iyiyim ben, hem yarın önemli bir gün kapı için kazının başlangıcı olacak. Bunu asla kaçıramam.'' Bulut Hoca karşı gelmek istemiyordu.

'' Tamam, sen nasıl istersen ama güzelce dinlen gece. Bir ihtiyacın olursa da haber ver.'' Maya tamam anlamında başını sallayıp tebessüm etti. Bulut Hoca çıkınca Ece gözünü açarak Maya'ya doğru yaklaştı.

'' Anlat şimdi baştan, neler oldu bugün?'' Maya, Ece'nin sorusuna omuzlarını silkerek cevap verdi.

''Anlattım ya olanı biteni daha neyi soruyorsun?'' Ece yandan bir gülümseme ile cevap verdi.

'' Yapma Maya seni herkesten iyi tanıyorum. Konuşurken bazı yerleri noktalı bıraktın. Kesin başka şeyler de oldu bugün.'' Maya arkadaşı kendisini bu kadar iyi tanıdığı için içinden şikayetlendi. Ece gözünü bir an olsun çekmeden bekliyordu. Bunun üzerine Maya çaresiz Baran olayı ile birlikte olan biteni baştan anlattı. Ece heyecanla konuşmaya başladı.

'' Vayy, demek Tuna Baran'a vurdu ha. Bu inanılmaz, sana söylüyorum bak. Bu adam sana âşık olmuş.'' Maya, Ece'nin sözleri üzerine gözlerini devirdi.

''Yine o konulara geleceksen hiç konuşmayalım.'' Ece bu defa ısrarcıydı.

'' Neden gelmiyoruz, ilk karşılaşmanızdan beri bu adamın sana bakışları, seninle konuşması farklı işte. Niye kabul etmiyorsun Maya?'' Maya sert bir şekilde karşılık verdi.

'' Diyelim öyle Ece ben ne yapabilirim? Tanımadığım bir insan, bana yabancı bir şehir sen söyle ne yapabilirim? Yakında da burada işimiz bitiyor, sonra da döneceğiz hepsi bu.'' Ece bir süre cevap vermedi. Daha sonra kalkmak için hafif doğruldu. Maya'ya dönüp sakin bir sesle konuştu.

'' Sanırım ondan kaçmaya çalışıyor gibisin. Bunlar da bahanen olmuş. Ama Maya eskiden bir hikâye okumuştun bana hatırlıyor musun? En sevdiğim kısım şu demiştin: ''Sevdim, yabancısın bana ama ruhun asırlar önce gelmiş bana. Uzaktayım yurdumdan, ama yüreğin yeni yurt bana.'' Bunları hayranlıkla bana ezberleten sendin. Şimdi sana âşık bir insandan kaçmak için bahane yapıyorsun. Ve farkında olmadan ona akıyorsun, gözlerinin derinlerinde farklı şeyler var.'' Usulca odadan çıktı Ece. Maya konuşmadan öylece bakıyordu boşluğa. Elindeki adaçayı buz gibi olmuştu. Düşünmek istemiyordu o yüzden uyumak için odasına geçti. Kafasında dolu düşünce ile yatakta kıvranmaya başladı.

KEŞFEDİLMEMİŞ (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now