KEŞFEDİLMEMİŞ (TAMAMLANDI)

BÖLÜM 1- KARŞILAŞMA

Uzun zaman önce bir rüya görmüştüm ardından gelmişti bu hikâye...
Yaşadığı her şey hikâye olarak kelimelere dökülen ben, yazmadan duramayan hayalperest biriyim...
Artık tüm hayallerini paylaşma kararı alan, sizlerin kalbine dokunmayı hayal eden biriyim...
Başlayalım satırlarda beraber hayal kurmaya...

AŞK

Aşk imiş,

Mecnun'u Leyla ardında,

Derdest eden...

Aşk imiş,

Asırlardır pervaneleri,

Ateşe kurban eden...

Aşk imiş,

Sevdalıların yüreğine,

Hoyrat esen yangınlar seren...

O vakit aşk imiş,

Gam yüklü yağmurları,

Toprağa yar eden...

Ne vakit aşk imiş,

Bu diyardan gelenden geçenden,

Sevda kuşanıp, yangınlar talep eyleyen...

SİTARE....

1.BÖLÜM

Sen gelene kadar bekleyeceğim seni.. Beklemek seni getirecekse, kutsal mabet gibi alırım hasreti yüreğime.... İbadet olur, özlemin sesi.. Rüzgar kuru yapraklarda ayetler getirir.. Ezberlerim yüzünü bu ayetler gibi, unutmam..

Unutursam kurumaz mı kalbim.. Susuz kalmaz mı çöllerim.. Gözlerin aydınlatmazsa beni, ruhum batmaz mı karanlığa..

O zaman bu garip nasıl beklemez seni.....

'' Rüzgâr güneşi aştı, gökte hükümdardı tanımıyordu hiçbir engeli.

Savurdu Isıas'ın kızıl saçlarını. Yüzünü Antiokhos'çevirmişti, bal rengi gözlerini çevreleyen kirpikleri nemliydi. Söylemek istediği o kadar çok şey vardı ki ama yüreğinin ağırlığı dudaklarına binmişti biliyordu konuşamayacağını. Kommegene yurdu olmuştu, bu topraklar ona nefes olmuştu en önemlisi karşısındaki bu kral ona ışık olmuştu. Gece koruyucusu olan Ay nasılsa Antiokhos'un yüreği ona koruyucu olmuştu. Kendisi seçmemişti bu hayatı ama kaderine razı gelirken itirazı olmamıştı. Şimdi de itirazı yoktu. Antiokhos'un isteğini yerine getirecekti.''

2018

Alarm sesi öyle yüksekti ki Maya yataktan nasıl düştüğünü anlamadı.''Offff başım!'' Düştüğünde kafasını yatağın kenarına vurmuştu. ''Ölene kadar geçmeyecek sanırım bu sakarlığım. Bu arada saat kaç?''

Telaşla ayağa kalktı yatağın kenarında duran telefonuna uzandı.'' Yine geç kaldım! Bu defa kesin bittim.'' Hazırlanmak için acele hareket etmeye çalıştıkça bir sakarlık yapıyordu Maya. Odasında etrafa dağıttığı kıyafetlerin arasında kot bir tulum buldu, beyaz da bir t-shirt bulup banyoya geçti. Hızlıca bir duş alıp üzerini giydi. Kızıl rengi uzun saçlarını dağınık bir şekilde tepesinde topladı. Aynaya bakıp dikkatlice yüzünü inceleyince tüm gece çalışmasından kaynaklı mor halkalar ile karşılaştı. Kehribar rengi gözlerini çevreleyen kirpikleri yay gibi kıvrılıyordu. Annesine benziyordu gözleri.

'' Tüm geceyi neredeyse uyanık geçirmiş birisi için yine de fena sayılmaz bir yüz...'' Daha sonra banyodan çıkıp her zaman dağınık olan mutfakta tezgahın üzerinde duran sepetten bir elma alıp ayakkabısını giymeye koştu, aynı anda aklına unuttuğu çantası geldi. Ayakkabıyı giydiği için çıkarmaya eriniyordu o yüzden dizinin üzerinde ilerleyip askılıktan çantasını alıp neşeyle hareket etti. Apartmandan çıkınca yazın son günlerinin sıcaklığını yüzünde hissetti. Arabasına atlayıp arkadaşları ile buluşacağı yere doğru İstanbul trafiğine kendini bıraktı ve radyosunda yabancı bir şarkının sesi yükseldi.