(Pek Kıymetlim adı ve konusu bakımından ilk kitaptır.)
Aşkın en "Deli" hali...
O akşama kadar gerçekten çok mutluydum, okulumu bitirip evime dönmüştüm ve düşünmemi gerektirecek hiç bir derdim yoktu.
Şey demişti Ercan amca, "Senin kızın olmasaydı, be...
Geçen bölümün gelmesi geciktiği için sürpriz yaparak telafi etmek istedim. Umarım beğenirsiniz.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum düşüncelerinizi benimle paylaşın çünkü benim için önemli:)
Oy veren ve yorum yapan herkese teşekkür ederim.
Yorumlarda görüşmek dileğiyle ♥
Kelebekk2503 geçmiş doğum günün kutlu olsun♥
Medya: Buğlem & Karahan
***Keyifli Okumalar Dilerim Canlarım Benim***
Annemin telefonundan sonra el mahkum eve dönmek durumunda kaldım ki, deli devim bu duruma hiç mi hiç sevinmedi. Kına günü olduğu için hepimiz tatlı bir telaş halindeyiz. Haliyle kim nereye gidiyor ne yapıyor anlamak pek mümkün değil. Akşamın yedisinde olan kınam için çoktan kuaförden randevu alındı ve kıyafetlerim hazırlanıp bir köşeye konuldu, akşam için benim yapacağım tek şey, kıyafetlerimi giyip saçlarımı yaptırmak onun dışında evimize gelen misafirleri karşılayıp bol bol tebessüm ediyorum.
“Buğlem, yengem gel bak kim gelmiş?” Suzan yengemin sesiyle mecbur dış kapıya yöneldim. Gördüğüm kişiyle derin bir rahatlama yaşadım, canım arkadaşım Afra gelmiş. “Hoş geldin bir tanem,” dedim ve sıkı sıkı sarıldım. “Hoş buldum canım, nasılsın?” “İyiyim, geçene içeri,” dedim koca bir gülüşle.
Afra ile kaşla göz arasında odama kaçıp kapıyı kilitledim, eh birazcık özel alana ihtiyacım var. “Ee gelin hanım, heyecan var mı heyecan?” “Olmaması mümkün mü? Misafir geldikçe heyecanlanıyorum onca kişi bizim için geliyor neticede.” “Olur o kadar heyecan, bu arada hazır kimse yokken sana hediyeni vereyim,” dedi gözlerinden geçen oyunbaz pırıltılar eşliğinde. İstemsizce kalkan kaşımla, sorgulayan bir bakış attım. “Ne aldın?” “Açıp bakmaya ne dersin?” dedi muzip bir gülüşle uzattığı paketi alıp açtım.
Gördüğüm şey yanaklarımı kızartırken, hiç kızmasam da sert tutmaya çalıştığım bakışlarımı Afra’ya diktim. Kocaman gülüp, “Şuan utancını o bakışlarla gizlemeye çalışıyorsun ama hiç başarılı değilsin güzelim. İnan bana senin her halini biliyorum ve seni daha inandırıcı olmaya davet ediyorum,” dedi samimiyetle. “Afra, neden hediye olarak borcam almadın inan o bu duruma daha uygun olurdu,” diyerek yakındım. İçten bir kahkaha atıp, “Borcam’ı bilmem ama bu gecelik daha çok işine yarayacak,” dedi ve kıkırdadı. “Sen geç dalganı, evlenirken senide göreceğiz! İlla utandıracaksın, hem madem gecelik aldın, neden saten alıyorsun hadi aldın neden dantel detaylı olanı alıyorsun, hadi onu da neden kırmızı aldın ki?”
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Afra’nın Hediyesi)
“Kızım, mağazadaki en asil ve şık gecelik buydu ayrıca kırmızı adettendir.” “Nerenin adeti bu çok merak ettim! Ama sen dur ben sana neler alacağım,” dedim ve imalı bir bakış attım. “Buğlemciğim, önce bir eniştenin olması gerekiyor,” dedi tatlı tatlı gülerken.
