24. BÖLÜM

4.7K 301 77
                                    

"Ben gitgide alışıyorum sana yalnız."

"Bu güzel bir şey."

"Öyle ama , ben sürekli böyle şeyler duymak isterim. Haberin olsun Tahir Kaleli."

"Bende sana hep söylerim."

Tahir'in telefonu çaldı.

"Efendim abi ?"

"....."

"Haydaa ! Ben gelmesem ? Ne işim var orada ?"

"....."

"Tamam ya."

Oflayarak telefonu cebine koydu.

"Noldu ?"

"Rize'ye gitmemiz gerekiyormuş."

"Niye ki ?"

"Toplantı , sözleşme mi ne varmış. Bende anlamıyorum zaten. Beni niye götürüyorsa."

"Belki önemlidir."

"Bu gece orda kalıcaz galiba."

"Hadi ya. Neyse bekleyeceğiz artık."

"Aynen. Hadi eve gidelim. Zaten birkaç güne İstanbul ' a döneceğiz."

Kafamı salladım. Gitmek için döndüm ama kolumdan hafifçe tuttu.

"Sen gitmek istemiyor musun İstanbul'a ?"

"Olur mu öyle şey ? İsterim. Ama ne bileyim. Alıştım ya."

"Alışmak zor."

"Evet. Bazen dünyanın en zor şeyi. Sana da çok alıştım. Gideceksin diye ödüm kopuyor."

Yüzümü avuçları arasına aldı.

"Sakın öyle bir şey düşünme. Ölüm dışında hiçbir şey ayıramaz bizi. Rabbim ömür verir de yaşarsam , sonsuza kadar seni seveceğim."

Tebessüm ettim. Kalbinden geçenleri direkt olarak söylemesi beni dünyanın en önemli insanı gibi hissettiyordu. Hiçbir şey diyemiyordum. Ama bende onu seviyorum.

"Hadi gidelim."

Konağa gittiğimizde Tahir ve Mustafa abi iş konuşmak için yukarı çıkmıştı. Bende Asiye ablaya Tahir'e açıldığımı söyledim.

"Abla."

"Efendum ?" dedi. Bi yandan da kaselere çorba dolduruyordu.

"Biz Tahir'le birbirimize açıldık. Sevgili gibi bir şey olduk."

"Oy nenem yarabbi ! Şükürler olsun. Aradığım eltiyi buldim ! Gel gız bi sarılayım sana."

Sarıldık.

"Abla şimdilik kimse bilmesin tamam mı ?"

"Tamamdır. Merak etme."

"İnşallah."

Sofra kurulunca herkes yemeğe oturdu.
Yemekte Tahir bana ara sıra göz kırpıyordu. Biri görücek mi diye bi kaygısı yoktu.

Biz sofrayı toplarken , Tahir elinde bi sırt çantasıyla indi.

"Vakit geldi."

"Yengem , dikkat edun oralarda , üşütmeyin sakun."

"Tamam yengem , merak etme. Nefes sen benimle gelsene bi."

Bahçeye çıktık.

"Biz yarın akşamüstü döneriz. O zamana kadar kendine dikkat et."

"Tamam , sende dikkatli ol."

VANİLYA Where stories live. Discover now