17. BÖLÜM

4.7K 307 27
                                    

"Yarayla alay eder , yaralanmamış olan..."

"Ama hep böyle oluyor. Sanki ben hiç kırılmazmışım gibi davranıyorlar."

"İnsanlar senin ne hissettiğini , neler yaşadığını bilmiyorlar , nelerle başa çıktığını , nelerle mücadele ettiğini bilmiyorlar. O yüzden boş boş konuşuyorlar. Onlar böyle bir şey yaşamadılar ki."

"Sende yaşamadın , ama hiçbir zaman beni kıracak şeyler söylemedin."

"Herkes aynı değil ki."

"Doğru , sen farklısın. Herkesten , herşeyden farklısın. Duruşun , bakışın , sözlerin. Herkesten farklı. Ve bu bana harika hissettiriyor."

"Sevindim. Çünkü artık üzülmeni istemiyorum."

Tahir'in telefonu çaldı.

"Efendim abi ?"

"....."

"Tamam."

Telefonu cebine koyup bana döndü.

"Eve gidelim mi ?"

"Gidelim."

Arabaya bindik. Eve doğru gittik. Kapıyı Asiye abla açtı. Saniye hanım yüzüme bile bakmazken , diğerleri bana gülümsüyorlardı.

Yemeğimizi yedik. Odaya çıktım. Camdan baktım. O sırada telefonuma mesaj geldi.

Kimden : Tahir
Bahçedeyim , gelsene. Seni bir yere götüreceğim.

Kime : Tahir
Geliyorum.

Telefonu kilitleyip arka cebime koydum. Merdivenlerde Saniye hanımla denk geldik. Şansa bak ya !

"Hayurdur ? Nereye ?"

"Tahir , çağırdı da."

"Git git. Alışkınsın zaten."

"Saniye hanım. Tahir'le aramızda sizin ima ettiğiniz gibi bir şey yok."

"Nerden bileyim ?"

"Oğlunuza inanmıyor musunuz ?"

"Onu bunu geç. De bakayım şimdi bana. Tahir'le sen."

"Ben ?"

"Birlikte oldunuz mu ?"

"Ana !"

Arkadan gelen Tahir'in sesiyle ikimizde kafamızı ona çevirdik.

"Sen ne diyorsun ana ! Ben sana demedim mi aramızda bir şey olmadı diye ! Bu kızın üstüne gidilmeyecek , soru sorulmayacak demedim mi !"

"Niye sormayacakmuşum ? O gelduğunden beri gelen giden bitmey. Sanki bilmiyorsun , ne diye kızı alıp getiriysın ?"

"İstemiyorsan alır giderim ana ! Bir daha da buraya adım atmam !"

"2 günlük kız var diye , ananı bırakacak misun ?"

"Gerekirse bırakacam ana ! Bir kere de ben bir şey yaptığım zaman , ya da bir şey istediğim zaman arkamda dur ! Karşımda durma ! Bir kere olsun kararıma saygı duy."

"Benim istediklerim ne olacak ?"

"Senin istediğin , istediği mesleği yapsın ama , uzağa gitmesin. Evlensin , ama senin istediğin kızla. Yemek yesin , ama senin yaptığın yemeği yesin. Giyinsin , ama senin ütülediğin gömleği giysin. Ana , çocuk değiliz artık. Büyüdük. Kendi kararlarımızı alabilecek yaştayız. Etma da."

Saniye hanım Tahir'e baktı. Ama memnuniyetsiz bir şekilde değil , hak verircesine baktı. Ardından gitti. Tahir bana döndü.

"Gidelim."

VANİLYA Where stories live. Discover now