1

11.7K 993 3.1K
                                    

-Bu hikâye acemi olduğum zamanlarda yazılmış bir eserdir, bu sebeple çok fazla yazım hatası var. Bunun bilincinde bir şekilde okumanızı öneririm, aksi takdirde gözlerinizi yıkamanız gerecektir.

---

"Yoongi yemin ederim yanlış anladın!"

Yoongi yürümeye devam etmiş ve arkasından koşan kızı umursamamıştı. Yaklaşık 5 dakika önce kız arkadaşını başkasıyla yiyişirken yakalamıştı, aslında pek üzüldüğü söylenemezdi.

Zaten kızları fazla sevmiyordu, hayır hayır.. O insanları sevmiyordu diyebilirdik.

Kız Yoongi'nin sonunda kolunu tutabilmiş ve konuşmaya başlamıştı. "Yemin ederim Yoongi, sana yemin ederim yanlış anladın." Diyerek gözyaşlarını silmişti.

Yoongi kızın acınası haline gülmüş ve gözlerini devirmişti. "Hadi ama zorlama MinHee, istemiyorum konuşmak anlamıyor musun?"

"H-hay-"

"Artık bir sus ya. Tamam suçlu değilsin anladım, yine de ayrılmak istiyorum. Anladın mı?"

Gözlerini devirmiş, kolunu hızla kızdan çekerek ortamdan uzaklaşmaya başlamıştı. Tanrım, insanlar neden bu kadar acınasıydı?

Sonunda okulda kendi bloğuna girmiş ve kantinde oturan arkadaş grubunu görmüştü. Ellerini ceplerine koyarak bir sandalye çekip altılının yanına oturdu.

"Neredeydin yine?"

Jungkook'un sorduğu soru ile, derin bir iç çekmiş, "MinHee denen kızdan ayrıldım." Demişti. Jungkook sırıtmış, yanına sokularak, "Bu kaçıncı oldu? Bir sevgili yapamadın gitti." Diyerek omuzlarını silkmişti.

Yoongi gözlerini devirmiş ve Jungkook'u itmişti. "Bana bunu nefes alsın yeter akımının öncüsü mü söylüyor?" Jungkook gözlerini kısmış ve sandalyesine geri oturmuştu.

Jin bu hallerine gülerek, "Bir benim gibi olamadınız. Bakın bana, Hyune ile kaç yıldır sevgiliyiz.." Diyerek göz kırpmış, önündeki içecekten birkaç yudum almıştı. Jin'in dediği şey ile o an içtiği şey boğazına kaçan Jimin hızla öksürmeye başlamıştı.

"H-Hyune, ahaha aynen.."

Diyerek genzini temizlemişti. Hepsi ona yüzünü buruşturarak bakmış ve önlerine dönmüştü. Jimin gözler üstünden kalktığı için rahatlamış ve kolasını içmeye devam etmişti.

"Jimin yarın bir planın var mı?"

Jimin gözlerini yerden çekmiş ve Hoseok'a bakmıştı. "Efendim?"

"Diyorum ki yarın bir planın var mı?"

Jimin omuzlarını düşürmüş ve yere bakmaya devam etmişti, "Yarın mezarlığa annem ile babamı ziyarete gideceğim." Herkes ciddiyetle ona bakıp, kafalarını sallamış, daha konuşmamışlardı. Tam bu sırada Namjoon saatine bakıp hızla ayağa kalkmıştı.

"Lan ders 10 dakika önce başlamış, kalkın!"

♧♧♧

Metafizik konusu yedisine de fazlasıyla sıkıcı gelmiş ve bu yüzden telefonlarına gömülmüşlerdi. Aniden hocanın başka bir konu açmasıyla hepsi hocanın dediklerine odaklanmıştı.

"İki gün sonra okulumuz bir kamp gezisi düzenliyor, malum ön tatile giriyoruz. Bu nedenle 15 gün kamp yapacağız, gelmek isteyenleri şimdi listeme kaydediyorum."

Hoca sınıfta göz gezdirmeye başlamış ve kimsenin parmak kaldırmadığını görünce sinirle masasına oturmuştu.

"Bu sınıftan 15'in üstünde kişi gelmeden sizi buradan çıkartmam, kamp etkinliğini bu sınıftan birileri düzenlemedi mi, kim onlar?"

killer | btsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin