özel bölüm.

1.7K 224 467
                                    

Bu geri dönüşe özel oy verme butonuna basmanızı istiyorum, lütfen bu bölümü yazdığımı bilmeyenlere duyurun. Kütüphanesinden çıkaran çok olmalı.

gecenin 2.30'u, sabah büyük şokla okursunuz artık.
(gece okumanızı öneririm.)

İyi okumalar.

--

"Yoongi, sevgilim!"

Yoongi koyu gözlerini peşinden koşan kıza çevirmiş, başını eğmişti. "Güzelim." Birkaç aydır birlikte olduğu kız arkadaşını kucaklamış, ardından saçlarını karıştırarak mırıldanmıştı. "Geç kaldın Mia."

Mia tatlı bir şekilde gülümsemiş, elindeki belgeyi erkek arkadaşına göstermişti. "Ailesi olmayan çocuklar için yaptığımız bağışların belgesini aldım." Dediğinde Yoongi dikkatle kağıt parçasına bakmış, başını sallamıştı. "Yoongi sen gerçekten gördüğüm en iyi insansın." Kız arkadaşının dediğiyle Yoongi gururla başını sallamış, dudaklarını ıslatmıştı. "Kimseye zarar gelmesini istemem, onları korumalıyız. Değil mi?"

Gülümseyerek birlikte yürümeye başladıklarında şirketten çıkmışlar, arabaya ilerlemişlerdi.

Min Yoongi, finansal değerleri iyi kullanmayı başaran ve parasını on katına katlamayı başaran Amerika'nın en ünlü iş adamlarından biri. 13 yıl önce Kore'den Amerika'ya gelmiş, finansal anlamda yüksek şirkette çalışmaya başlamış, başarılarıyla birlikte herkesin ağzını açık bırakmıştı.

"Evime bıraktığın için teşekkür ederim." Mia'nın nazik çıkan sesiyle gülümsemiş, başını sallamıştı. "Yarın görüşürüz Mia." Kız arkadaşı eve girene kadar beklemiş ardından gaza basarak etrafı ağaçlarla dolu patikadan geçmeye başlamıştı. Gecenin biri ya da ikisi olmalıydı, saati bile hatırlamıyordu. Gözlerini bozuk patikadan çekmiş, radyoya bakmıştı. "Klasik müzik yok mu ya?" Kendi kendine mırıldanmış, bu sırada kulağına fısıltı gibi gelen sesle sıkıca direksiyona tutunmuştu.

"Yoongi, beni neden öldürdün?"

Jungkook'un sesiyle direksiyon hakimiyetini son anda toparlamış, yutkunmuştu. "Deliriyor olmalıyım, uykum var anlaşılan." Kendi kendine güldüğü sırada yeniden radyoya bakmış, kalbinde bulunan anlamlandıramadığı hisle yutkunmuştu sertçe.

Yolu kontrol etmek adına yeniden bakışlarını patikaya yolladığında ayakta duran Jimin'in cesetiyle sertçe direksiyonu kırmış, ağaçlardan birine son anda çarpmaktan kurtulmuştu. "Sikeyim!" Korkuyla çığlık atmış, titreyen elleriyle yüzünü sıvazlamıştı. 13 yıl önce gördüğü Jimin yolun ortasında dikilip ona bakıyordu.

"Yoongi, beni neden öldürdün?" Jimin'in ince sesi beyninde yankılandığında bağırmış, başını iki yana sallamıştı. "Tanrı'm, yardım et."

"Sana artık Tanrı bile yardım etmeyecek." Yanında aniden beliren Hoseok beyaz gözleriyle Yoongi'ye bakmış, çürüyen ellerini ona uzatmaya çalışmıştı. "Sana kimse yardım etmeyecek." Yoongi büyük bir çığlık kopararak gözlerini ovmuş, gördüğü her şeyin aniden kaybolmasıyla rahat bir nefes vermişti. "Uyumam lâzım.. hemen eve gidip uyumam lâzım."

Gaza yeniden basmış, arabanın en hızlı hâlini kullanarak evine ulaşmıştı. Lüks villasına girmiş, bu sırada kendi kendine mırıldanmıştı. "Hepinizin ölmesi bu villama değdi." Zevkle konuşmuş, ardından arabasını park ederek evine girmişti. Merdivenleri çıktığı sırada mutfakta duyduğu bir şeyleri kesme sesiyle kaşlarını çatmış, titreyen ellerini birbirine bastırarak başını mutfağa doğru çevirmişti.

Elinde bıçakla kendi parmaklarını doğrayan Namjoon'a dehşetle bakmış, çığlık atarak kendini yere atmıştı. "Korkma Yoongi, yanımıza geldiğin zaman bunların hepsi sana da normal gelecek."

killer | btsWhere stories live. Discover now