S.N. - 32.BÖLÜM : "YANGIN"

383 58 37
                                    

Biz hep mücadele ettik bu hayatta. Hep yenik savaşlara girdik. Ama beklemediğimiz bir zaman da beklemediğimiz bir mucize gerçekleşti, kazandık. O bir ömür Derin'i yaşatmayı becerdi, ben de anılarımı geri getirmeyi.

Nasıl bir zafer, bu kadar yenilgiye batmış olabilirdi?

Eğer elimizde sihirli bir değnek olsaydı diye düşündük ikimiz de. Eğer öyle bir değneğimiz olsaydı yenilginin tamamını tatmadığımız bu anda hikayemiz bitsin isterdik. Böylece kırık da olsa mutlu bir sonumuz olabilirdi.

Yapamadık.

Çektiğim acı dayanabileceğimden katbekat fazla olduğu için gözlerim sık sık kapanıyordu. Bir bakıma bilinç kaybı yaşıyordum da denebilirdi aslında.

"01.01.2010."

Savaş'ın mırıldanışıyla beraber gözlerimi araladım. Dizine konulmuş o yüzlerce mektubu bağlı elleriyle okumaya çalışıyordu. Gözlerimi açtığımı fark edince şaşkın bakışlarını yüzüme çevirdi. Kafasından aldığı darbe yüzünden çok fazla kan kaybetmişti ve gözleri sürekli kayıyordu.

"Her anını anlatmışsın," dedi hala kısık olsa da daha duyulabilir bir sesle. Ailemin onu darp ettiği gerçeği her an zihnimdeyken konuşmak anlamsız geliyordu. Nasıl bir cümle ona yaşadığı bu acıyı unutturabilirdi? Benim yüzümden darp edilip benim için susmak ona nasıl hissettirmişti?

"Bir şekilde sanki hiç ayrılmamışız gibi-"

Gözlerinin tam içine derin derin bakarken ağlamaktan kendimi alıkoyamıyordum. Zaten onu susturan da buydu. Bir şekilde sindirmişti olanları. Ömrü boyunca beklediği ilk aşkı şimdi karşısındaydı. Ama çaresiz ve gözyaşları içindeydi.

"Şsh," dedi gülümsemeye çalışarak. "Geçmiş geçmişte kaldı."

"Ben seni iddia olayında bile affedememişken sen bu kadar büyük bir şeyi nasıl affedeceksin?"

Savaş bağlı olan ellerini sımsıkı sıktı, tıpkı benimkiler gibi. O zamanların her anı zihnindeydi belli ki. Yine de bana onu uzun uzun anlatırken bundan bir saniye bile bahsetmemişti.

"Bu mektuplar..." dedi gözlerini kısa bir süre kapatarak. "Her şeye rağmen, sende beni unutmamışsın ki. Önemli olan ismimi hatırlaman ya da birbirimizin isimleri değil Deri-" Boğazını temizleyerek devam etti. "Önemli olan isimlerimiz değil Defne."

"Özür dilerim."

"Ben özür dilerim," dedi şefkatle gülümserken. Yine de gözünden tonlarca yaş dökülüyordu. "O zamanlar sana son kez sarılamadığım için özür dilerim."

"Geç kaldım," dedim bende gülümseyerek. "Geç kaldın ama buldun beni."

"Buldum seni."

Sımsıkı bağlandığımız ipler olmasaydı ona sıkıca sarılır ve bir daha asla bırakmazdım.

"Beni de özlediniz mi?"

Caner'in kalın sesi bir anda odanın içinde yankılanmaya başladığında ikimiz de kapıya baktık. Elinde benzin bidonları vardı ve kenarda duran su bidonlarının önüne koymuştu tekini.

"Bu sefer becereceğim," dedi kapağını açıp içindeki benzini çevreye püskürtürken. "Antalya da seni boğduğumda çırpınmak yerine boğulsaydın Derin şimdi yaşayacaktı."

Korku dolu bir şekilde Savaş'a baktığımda elinde gizlemeye çalıştığı bir şey olduğunu anlamak zor olmamıştı. Caner'i dinlemiyordu. Sadece ipi inceltmeye çalışıyordu.

"Siren!" dedim çok uzaktan geldiği için kulağa ince ince dolan sesi duyduğumda. "Bitti işte, buldular bizi!"

"Ben demeden bitemez," dedi Caner sinirli bir şekilde boşalan ikinci bidonu kenara atarak. "Bitmez!"

Ses gittikçe daha yakından gelmeye başladığında Caner kenarda duran sopayla Savaş'ın başına vurdu. Bu ona yetmemişti, bana da sertçe vurdu. Ardından da cebinden çıkardığı çakmağı çakarak yere attı.

"Şimdi bitti!"

Savaş elini hızla çözdüğünde Caner koşarak iç odalara kaçmıştı bile. Belli ki yakalanmamak için arka kapılardan birinden kaçacaktı.

Ateş kısa sürede her yere dağıldığında Savaş benim de iplerimi çözdü. Hareket edemiyordum, gözlerimi bile açamıyordum hatta. Korkuyordum, acı çekiyordum, kurtulmak istiyordum.

"Çıkacağız!" dedi Savaş beni kendine yaslamaya çalışarak. Başı döndüğü için kendini bile ayakta tutamıyordu oysa. "Defne buradan çıkacağız!"

Beni yeniden sandalyeye oturttuğunda yan taraftaki su bidonlarına yürüdü ve çevreye dökmeye başladı. Az su vardı ve ateşler sürekli birbirinin yerine geçiyordu. Bu şekilde kurtulmamız imkansızdı.

"Hayır," dedi ateşin çıtırtı sesleri arasında zar zor duyulurken. Ardından kalan iki bidonla yanıma geldi ve saçlarımı hırkamın içine soktuktan sonra suyu üzerime boşalttı. Kalan suyu da kendi üzerine boşaltmıştı.

"Hadi," dedi beni kucağına alarak. Göğsüne öylesine sert darbeler almıştı ki birkaç adım atamadan yere düştük. Ben de o da yürüyemiyorduk bile.

"Tamam," dedim sertçe öksürerek. Zaten nefes alamıyordu, üstüne bir de beni taşıyordu. Tabi yangını da göz ardı edemezdim. "Vazgeçelim."

Bu kirli havayı öylesine çok içime çekmiştim ki şimdiye kadar gördüğüm tüm tedaviyi tek geçmişti. Başladığım yere gelmiştim, belki de çok daha gerisine.

"Hayır," dedi Savaş beni yeniden kaldırmaya çalışarak. Çektiği acı yüzünden öylesine bağırıyordu ki kaybolmak üzere olan bilincim birkaç saniye daha yerinde kaldı. "Bir daha izin veremem."

Aldığım her nefes boğazımda tıkandığı için kesik kesik olduğundan daha fazla dayanabileceğimi hissetmiyordum. Savaş'ın bluzunun yakasını sertçe sıktım. O benden daha kötü durumda olmasına rağmen can havliyle dayanmaya çalışıyordu.

"Ölmek istemiyorum."

Savaş bu cümlemin ardından kapıya sertçe omzuyla vurdu. Artık ikimizin de ciğerine temiz hava girmeye başlamıştı ve bu, ciğerlerimize karbondioksit solumaktan daha acı verici geliyordu.

Gözlerim kapandığında Savaş'ta korku dolu bir şekilde ışığıyla geceyi aydınlatan polis arabalarına doğru yürümek istedi. Ama daha kapıdan dışarı attığı ilk adımda yere yığıldı.

Bu öyle bir yığılıştı ki onu uzun bir süre göremeyeceğimi tam kalbimin ortasındaki acıdan anlamıştım. Hatta belki de bir daha hiç göremeyeceğimi...

SEVGİ NOTALARI İÇİN ARTIK İNSTAGRAM HESABI AÇILDI

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


SEVGİ NOTALARI İÇİN ARTIK İNSTAGRAM HESABI AÇILDI. DUYURULAR, KESİTLER VE DAHA FAZLASI İÇİN Sevgi_notalari ADLI SAYFAYI TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN.

Lütfen beğenmeyi ve her türlü yorumunuzu yapmayı unutmayın.

Sorularınız için bana ulaşın;

instagram : deniz_bakkal

facebook : Deniz Bakkal

SEVGİ NOTALARIWhere stories live. Discover now