40.Bölüm|"NİŞAN"

72 6 3
                                    

Medya = Damlanın elbisesi

3 ay sonra

Görkemin evlenme teklifinden bu yana tam üç ay geçmişti. Okulların açılmasına bir hafta kalmıştı. Artık üniversiteliydik. Artık bir Tıp öğrencisiydim. Evet şu an sanki çok sıradan bir şeymiş gibi söylüyordum ama tıp fakültesini kazandığımı öğrendiğimde evde bir deprem etkisi yaratmıştım. Hatta yan komşumuz Müzeyyen teyze kapımıza dayanmış 'bu kadar ses çıkartmayın evladım hani buda kulak yani' konuşmasını yapmıştı.

Alevde istediği üniversiteyi tutturmuş ve hukuk fakültesini kazanmıştı. Çok şükür ikimizde İstanbulu kazanmıştık da ayrılmamıza gerek kalmamıştı. Ve görkem...

Görkeme ne kadar tıp oku diye yalvarsamda 'işim olmaz' diyip geçiştirmişti beni. Mimarlığı kazanmıştı. Aile şirketinin başına geçip yönetmek varken neden mimarlık seçmişti bilmiyorum ama mimarlık da güzel bir meslekti sonuçta baksanıza söyleyinişi bile güzel. MİMARLIK.

MİMAR GÖRKEM TUNÇ

AVUKAT ALEV ÖZDEN

DOKTOR DAMLA AKIN

Mesleklerimiz belliydi. Artık tek yapmamız gereken çok çalışıp okulumuzu başarıyla bitirmekti. Ha birde şu düğün mevzusu‚ Abim evlilik teklifinden sonra Görkeme gelip beni ondan istemesi gerektiğini ancak o zaman görüşmemize izin vereceğini söylemişti.

Bu yüzden de 3 aydır görkemle zar zor görüşebiliyorduk. Neyse ki bugün hasret sona eriyordu. Görkem bugün beni istemeye geliyordu çünkü. Vay be koskoca Görkem tunç milletin tehlikeli diye bulaşmak istemediği o çocuk bugün elinde çiçek çikolata beni istemeye gelecekti. Herşey o kadar güzel gidiyordu ki...

Ama her güzel şeyin de bir sonu vardır tabii. Bizimkinin sonu olmaması için dua ediyordum.

Bu arada kendimi düşünmekten asıl olayı unuttum. Abim ve alev birliktelerdi artık. Yani hangi ara oldu bu iş bilmiyorum ama şu okul işinden sonra birde bunun için çıldırmıştım. Tabi müzeyyen teyzede yine ziyaretimize gelmeyi ihmal etmemişti.

Ama ben daha çok nasıl olur da yakın arkadaşım ve Abim birbirine aşık olur ama ben bunu anlamam kafasındaydım. Hatta bir ara depresyona girmiştim.

Kendi etrafımda bir tur döndükten sonra gülümseyerek beni hayranlıkla izleyen aleve döndüm. "Nasıl Olmuşum?"

"Kızım bu elbise sana çok yakıştı be‚ aynısının farklı rengini bende mi alsam?" Dedi elbisemi hayranlıkla süzerek. Gülümsedim."Nişan günümde seninle pişti olmaya hiç niyetim yok."

Aynada kendime tekrar baktım. Kırmızı elbise üstümde Çok güzel durmuştu.

"İyi be‚ hadi şimdi çıkar üstündekini de temizliğe girişelim‚ daha bunun yemeği var‚ kuaförü var‚ çok işimiz var."

Ofladım. "Bu kadar iş yaptıktan sonra birde bu gece mahvolursa ve isteme olmazsa katliam çıkartırım."

Alev söylediğime güldükten sonra çalan kapıyı açmak için aşağı indi. Bende üstümdeki elbiseye son kez baktıktan sonra elbiseyi çıkartıp üzerime şort ve tişört giydikten sonra aşağı indim. İndiğim gibi de bir şok yaşadım. Müzeyyen teyze temizlik takımlarını toplamış bize yardıma gelmişti. Alevle ikimiz bir an tereddüt etsekde müzeyyen teyzenin buraya gerçekten bize yardım etmek için geldiğini öğrenince gülüşmüştük. Kadın tam bir dedikoducuydu çünkü.

Erkekler hep beraber berbere gitmişken bizde temizliği bitirmiştik. Müzeyyen teyze yine rahat durmayıp ne kadar dedikodu varsa anlatmıştı tabii. En son bunlar Alevle iyice konuşmaya dalınca bende fırsattan istifade görkemi aramış ve abimle berberde olduğunu öğrenmiştim. Bu tuhaf olsada hoşuma gitmişti.

Kamu telah mencapai bab terakhir yang dipublikasikan.

⏰ Terakhir diperbarui: Sep 10, 2018 ⏰

Tambahkan cerita ini ke Perpustakaan untuk mendapatkan notifikasi saat ada bab baru!

Tehlikeli Çocuk Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang