2.1.1.KISIM "BİR DİLEK YAKALADIM, KAYIP YILDIZLAR ALTINDA."

467 44 270
                                    

Bu yayımı Balıkesir'den yapıyorum. 2.bölümü henüz yazamadım. Tatilden dönünce ilk işim o olacak.

Bu bölüm RumeysaOZ00 yıldızıma gelsin.🌟☄🌠

Bölüm müziği: Feride Hilal Akın&İlyas Yalçıntaş Şehrin Yolu

Yıldızlı okumalar🌟🌟🌟

***

Annemle Taner ağabeyi Kuşadası'na yolcu ettikten bir hafta sonra bir çılgınlık yaptık Aleyna ile birlikte bizim evde. Zenginler gibi parti vermekte karar kılmıştı, ben de destek çıktım ona. O akşam partiden sonra hayatımın gidişatını değiştiren olaylar silsilesinin renginin sisli dumana çalacağını tahmin edememiştim. Her şey o akşamdan sonra başladı, olan olaylar henüz düzene giren hayatımı yeniden dağıttı.

"Düüü düüüt düüü düüüüt. Haydi komutan, şuraya tatlıları koyalım. Salondaki masaya da içecekleri dizmeliyiz." diyordu Aleyna tepemde öttürdüğü bir flüt ile. Bir kere daha üfledi ve ben kaşlarımı çatınca iri iri açtı gözlerini. "Bu işte ortağız ufaklık, unuttun mu?" diyerek zenci yumruğunu indirdi omzuma.

"Ah." diyerek inledim tezgahtaki tabakları henüz elime almışken. "Umarım tüm okulu çağırmamışsındır. Aksi halde tüm gece bulaşıkların içinden çıkamayız."

Omuz silkti kaygısız bir edayla. Fırfırlı mini bir etek giymiş, neşeyle dönüyordu kendi etrafında. Telefonu çalmaya başlamıştı aniden.

"Gelin aşkım, her şey hazır neredeyse. İçkileri aldınız mı?" dedi yüksek sesle ve çatık kaşlarımla tekrar karşılaştığında sırtını döndü bana. Alkol olmayacağına dair söz vermişti oysaki. Lakin bu Aleyna'ydı, ne yapacağı belli olmazdı.

Ona uymakla ne kadar doğru hareket ettiğimi kestiremiyordum. Bir kereliğine de olsa delilik yapmak istedim sadece. Her şeyi evire çevire düşünmek yerine anı doyasıya yaşamayı planlamıştım. O an tek dileğim bu telaşlı gecenin kazasız belasız mutlu bir sonla noktalanmasıydı.

Umutsuzca iç geçirirken yeniden telefonu çaldı Aleyna'nın. İki kelam edip kapattıktan sonra inci dişlerini yaya yaya gülümsemesini kondurdu dudak ucuna.

"Sadece en fazla otuz kişi kuzucuk, endişelenme. Millet tatilini bitirmiş, gelmiş işte şehre. Ne yapalım? Akşam da ortalığı bizim kızlarla toparlarız güzelce. Yeminle bu fayansları bile parlatırım vallahi."

Gözlerim daha da kocaman bir şekilde açmıştı. "Otuz kişi mi? Kızım bizim semti de çağırsaydın bari, ne yaptın Allah aşkına ya?"

Fırfırlı beyaz-kırmızı tonlarına hükmeden eteğinin ucunu düzelttikten sonra elimdeki tabakları aldı ve kurdeleli topuklu ayakkabılarını takırdatarak salona geçiş yaptı. Ağzımdan çıkan kelime yığınlarının bir tanesini bile kulağına küpe yapmamıştı. Çılgındı, delidoluydu.

O esnada korna çalarak evimizin bahçe kapısında bekleşen bedenler akın ettiler dış kapıya. Ardından kapı zili çalınca koşarak yöneldi Aleyna. Ege ve arkadaşları damlayıvermişti ellerindeki içeceklerle ve paketlerle.

Aleyna, tatlılıkla sevgilisinin yanaklarını öptükten sonra ellerindeki paketleri alıp mutfağa doğru adımlarını hızlandırdı. Son derece hızlı hareket ediyordu, anlaşılan kalabalık grubun gelmesi çok yakındı.

Parti işine neden kalkıştığıma anlam veremiyordum. Sadece ağaç kovuğundan çıkan sincap olmak istedim. Kendimi aşmak, yenilenmek istedim. Belki de farklı biri olabilirsem mutluluğun çehre hatlarımı dövmesi günden güne artabilirdi. Ben, eski benin kılıfından sıyrılıp yeni bir benlikle buluşmasını istedim. Benliğim bedenimi yeniliğe çağırıyordu, yeni etkileşimler kalbimi çığırından çıkarıyordu.

GÜN DOĞUMU SERİSİ☆YILDIZ DÖKÜMÜ☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin