47.BÖLÜM- Karşılaşma

Start from the beginning
                                    

''Bana ayrı bir odaya gerek yok. Biz Akın'la beraber kalırız. Değilmi tatlım.'' diyerek Akın'a döndügünde yüzsüz oldugunu bir kez daha anlamış olduk. Akın başını sallamakla yetindi. Hayır bu Akın'da kızı seviyormuş gibi gözükmekten ne zaman vaz geçecek bilmiyorum. Her seferinde bize kızı seVdigini kanıtlamaya çalışıyor.

''Yok canım Akın seninle falan yatmak istemiyor. Yüzsüzlügü bırakda evine git.'' diye tıslayınca Akın  ''Doğa!'' diye uyarır tonda konuştu. Kızı sevmedigi boş bakışlarından bile anlaşırken kendisini kandırmaktan vaz geçmiyor.

''İyi ya birşey demedik değerline. Ben yatmaya gidiyorum.'' deyip arkama döndügümde Barış'ında ayaklandıgını görünce ona döndüm. ''Nereye?'' diye sordum.''Aşkım bende gideyim artık.'' dedi. ''Ya kal işte burda. Boş odamız var.'' diyerek yalvarır gibi baktım.

''Bugün gideyim aşkım. Yarın erkenden gelirim beraber kahvaltıyı hazırlarız.'' deyince omuz silkip igneleyici bir şekilde Buse'ye baktım.'' Burası pansiyon degil. Hem bedavadan burda yatacak , Hemde kahvaltıyı biz hazırlayıp onun önüne getirecegiz.. Yok yaa başka emri varmıydı acaba.'' deyince Buse hiç tipini bozmadan gülümsemeye devam etti. Ben yüssüz diye boşuna demiyorum.

Sinirle telefonumu masanın üzerine bırakıp Barış'ı gönderdikten sonra odama Doğru ilerlerken Bora ve Yasemin'in de yatmaya gittigini gördüm. Aslında Yasemin'de iyi kız. Sevecen ve cana yakın.''İyi geçeler.'' deyip gülümsedi Yasemin. Aynı şekilde bende gülümsedim.''İyi geceler.'' deyip odama gidim. Hızla üzerimi degiştirip kendimi yataga attım. Bugün olanları düşünürken uykuya daldım.

.....

 Irmak'ın agzından

Hala nefes alışverişlerim düzene girmemişti. Doğa'nın hangi söyledigine şaşırsam bilmiyorum. Akın'ın Denizli'ye geldiginemi , Burak piçinin Akın'ı vurdugunamı bilmiyorum. Uyuyamayacağımı anlayıp yataktan kalktım. Oda üstüme üstüme geliyordu. Düşündükce daralıyorum nefes alamıyorum. Akın beni gördügünde asıl bir tepki verecek, Neler olacak hiçbir fikrim yok.

''Ne oldu?'' diye babamın uykulu sesini duyunca başımı ona çevirdim.''Uyuyamıyorum.'' diye fısıldadım. ''Neden?'' diye sordu. Omuz silkip yataktan kalktım.''Bilmiyorum. Uykum yok. Biraz hava alsam iyi olacak. ''Deyirek telefonumu alıp cebime sıkıştırdım.

''Bu saattemi?'' diyerek yataktan dogrulunca gözlerimi devirdim. ''Çok Uzaklaşmam..'' diyerek birşey demesini beklemeden kapıyı açıp çıktım. Babamı affetmiş olsamda ona eskisi gibi davranamıyorum. Neden sanki herkez gibi benimde normal bir ailem yok.

Otelin etrafında üçüncü turumu atarken telefonumu çıkarıp Doğa'ya mesaj atmayı düşündüm. Ama ya başkası görürse. Yok canım kim görecek.

''Doğa, ben uyuyamıyorum. Akın'în tepkisini merak ediyorum. Biraz daha düşünürsem kafayı yiğebilirim.''Yazıp gönderdim. Belkide çoktan uyumuştur. Otele girip birazda otelde vakit geçirdikten sonra odamaçıkarken mesaj geldi.

''Bende uyuyamıyorum, Bizim eski okulun oraya gel.''Yazmıştı. Bu saatte nasıl gideyim şimdi ben oraya. Odaya çıktım. Babamın uyudugundan emin olunca arabasının anahtarını alıp hızla odadan çıktım.

Arabayı park edip gözlerimle okulu taradım. Ne güzel günlerimiz geçmişti burada. Akın, Doğa ,Doruk ,Bora ile geçirdigim günlere geri dönmek için nelerimden vaz geçerim. Keşke bir mucize olsada o günlere geri dönsek.

 Yavaşca arabadan indim. Buraya ayak basmak bile tuhaf hissettiriyor. Boğazımda oluşan yumru nefes almamı engeliyordu. Şu anda içimden ağlayarak isyan etmek gelsede hiç birini yapmayacagım.

Yavaş adımlarla okula yaklaşırken karanlıktan önümü göremiyordum. Telefonumu çıkarıp ışıgıyla önümü aydınlatmaya ugraştım. Pek faydası olmasa bile bastıgım yeri görebiliyordum en azından. Yere bakarak Bir iki adım daha ilerledikten sonra spor bir ayakkabı görmemle durdum. Kafamı kaldırıp kim olduguna baktım. Kim oldugunu görmesem bile kokusu burnuma dolunca bunun AKın oldugunu anladım. Yıllarca hasretini duydugum kokusu. Derin bir nefes aldım. Yada almaya çalıştım. Heyecandan nefes alamıyordum.Kalbim hızlanmaya başlarken ayaklarımın bagı çözülmüştü. Onun burada ne işi vardı. Şu anda onu görmeye konuşmaya hazır degildim. Ona ne söyleyecegimi bile düşünmemiştim.

.

.

.

Son.... Herkeze güzel yorumları için çok teşekkür ederim. Bu bölüm biraz kısa ve sıkıcı oldu ama diger bölüm hem uzun hem daha hareketli olacak. Yani öyle yazmaya çalışacagım.Sizleri çok seviyorum.:)))

LİSE KAVGALARI✔️ #Wattys2016Where stories live. Discover now