.
.
Doga'nın agzından devam
''Görüşürüz.'' dedim. Başını sallayıp ''Görüşürüz.''diye mırıldandı. Arabadan indikten sonra son kez bana bakıp otele dogru ilerlemeye başladı. Irmak fiziksel olarak degişse bile kişilik olarak hala aynı. Utanınca kızarıyor ve çok tatlı oluyor. Onu o kadar çok özlemişimki akşama kadar vakit geçirmemize ragmen doyamadım. Düşüncelerimi bir kenara bırakıp arabayı eve dogru sürmeye başladım. Doruk'un arabasını Doruk'tan çok ben kullanıyordum. Aslında kızmasa bile sürekli benim bir arabaya ihtiyacım oldugunu söyleyip duruyor.
Eve geldikten sonra arabayı park edip eve girdim. Herkez oturmuş film izliyorlardı. Hiç arayan soran yok. Ben olmasamda olur zaten. Sinirle ilerleyip ışıkları yaktım ve televizyonu kapattım. Hepsinin gözü ışıktan dolayı kısıldı.
''Aşkım, Ne yapıyorsun ya? Ne güzel film izliyorduk. Hem sen bu saate kadar nerdesin?'' diye soruları sıraladı Barış. Gözlerimi devirip yüzümdeki Irmak sayesinde kalan gülümsemeyi silmeye çalıştım. Ama sadece çalıştım. Çünkü gülmemek için dirensem bile gülümsüyorum.
''Şimdi bırakın filmi falan. Size bir soru soracagım.'' dedim. Doruk ayaklarını masaya uzatıp gözlerini ovaladı.''Fikirlerini sonraya saklamalısın çünkü filmin en heyecanlı yerindeydik.'' dedi. Doruk' a naygın bir bakış atarken Akın araya girdi.
''Sen niye mal gibi sırıtıyorsun.?'' diye sordu. Yüzümdeki ifadeyi bozmadan Doruk'un masadaki ayagına vurarak aşşagı indirdim ve masaya ben çıktım.''Sizce ben neden bu kadar mutluyum. Bir tahmin edin. Herkez sırayla fikrini söyleyecek.'' deyip parmagımla Bora'yı gösterdim. ''Önce sen tahminini söyle.'' dedim.
''Imm, Bence annen ve baban yaşlarına bakmadan sana yeni bir kardeş yapmışlar. O yüzden mutlusun.'' dediginde ben sinirle kaşlarımı çatarken herkez gülmeye başlamıştı. Bora ve saçma fikirleri. Yasemin'e geçtim.
''Senin tahminin?'' diye sordum. Elini çenesini koyup düşünür gibi yaptıktan sonra ''Alışverişde indirim kazandın.'' dedi. Başımı olumsuz anlamında sallayıp Barış'a geçtim. ''Sen söyle aşkım. sence mutlu olmamın nedeni ne?'' diye sordum.
Gülümseyerek arkasına yaslandı. Bir şey söylemek için agzını açmıştı ki Aklına birşey gelmiş olacakki birden kaşları çatıldı.'' Yeni bir erkekle tanışıp beni aldatmadın demi?'' diye sordu. Barış'ın da Bora'dan aşşagı kalır yanı yok. Barış öyle söyleyince Buse sürtügü kücük bir kahkaha atıp alayla bana baktı. Bu bakışlar ''Buna kim bakar be?'' bakışlarıydı ama takmadım.
''Doruk senin tahminin nedir?'' diye sordum. ''Yeni bir arabamı aldın?'' diye tahminde bulundu. ''Malesef canım. Biraz daha katlanmak zorundasın. Eger bu sene sınıfta kalmsaydım araba kesindi ama malesef.'' dedigimde Akın'ın yüzü düşsede belli etmedi. Belkide aklına Irmak gelmiştir.
Buse pisligini atlayarak Akın'a geçtim. ''Akın, sen tahmin et.'' diyerek gülümsedim. Gözlerimin içine bir süre baktıktan sonra kafasını iki yana sallayıp aklındaki düşünceyi dagıttı. Acaba anladımı. Yok canım nerden anlayacak. ''Bilmiyorum.'' deyip geçiştirdi. Başımı sallamakla yetindim.
''Hiçbiriniz bilemediz.'' diyerek masadan indigim sırada sürtük konuşmaya başladı.'' Bana tahminimi sormadın.'' deyince alayla ona baktım.'' Saat baya geldi. Annen seni merak etmesin. Git istersen.'' dedim.
Omuz silkip Akın'a biraz daha yaklaştı.''Akın'ın yanında oldugum sürece bir sorun yok. Annem Akın'la oldugumu biliyor.'' diyerek beni daha fazla sinirlendirdi.'' Canım aslına bakarsan boş odamız yok. Bir tane var ondada Barış kalacak.'' dedim.
