44.BÖLÜM-Denizli'ye dönüş.:(

27.2K 1K 91
                                    

BU BÖLÜM BİRAZ SAÇMA OLDU KABUL.

Akın sınıfın kapısını  tıklatmadan içeri pat diye girecegi sırada kolunu tutup durdurdum. ''Ne ?'' Deyip tek kaşını kaldırınca ,Annesinden habersiz Yaramazlık yapmış çocuklara benzedi. Gülümseyerek Akın'ın önüne geçtim. Kapıya 3 kere vurup hocanın gel demesini beklemeye başaladıgım sırada belimde hissettigim kollarla irkildim.

''Ne yapıyorsun?'' dedim şaşkınca. Burnunu saçlarıma sürtüp derin bir nefes aldı. ''Saçların çok güzel kokuyor.''Diye fısıldadı.  Aptal aptal sırıtmaya başladım. Zaten beni göremezdi arkamda kalıyordu. ''Hadi sınıfa girelim.''Diye mırıldandım. Aslında ölene kadar hiç kıpırdamadan böyle kalsak ne olurdu.

Burnunu saçlarımdan çekip enseme sürtünce gıdıklanıp başımı geri yatırdım. ''Yapma ,gıdıklanıyorum.'' Dedim gülerek. Allah'ım sana geliyorum. Kalbim yerinden çıkacak sanki. Şu anda dokundugu heryer yanmaya başladı. ''Sana diyo-''Sınıfın kapısının sertce açılmasıyla Akın hızla benden ayrıldı.

Hoca bize tuhaf tuhaf bakarken ben nefes almayı unutmuştum. Umarım hoca bizi görmemiştir. Hoca hala bize mal mal bakarken yan gözle Akın'a baktım , ellerini ceplerine sokmuş öylece hocaya bakıyor.

''Hocam, Biz geç kaldıgımız için özür dileriz..''Diye açıklama yaptıgımda hoca gözlerini bana dikti. ''Çocugum kapıya vuruyorsunuzda içeri niye girmiyorsunuz.. Özel davetmi etmemiz gerekiyor.'' diyerek azarladıgında bizi görmedigine dua etmeye başlamıştım.

,Hoca önümüzden çekilerek yana kaydı. ''Hadi geçin.'' dedi. Başımı sallayıp sınıfa girdigimde herkezin bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Hoca masasına oturdugunda Akın'da Berk'in yanına oturdu. Başıyla banada Doğa'nın yanını gösterince gözlerimi devirip Doğa'nın yanına oturdum. Beraber oturucaz sanmıştım.

''Senin burda ne işin var?'' diye sordu Doğa şaşkınca. ''Akın kaydımı bu sınıfa aldırmış.'' diye fısıldadım. ''Peki neden bu kadar çok kızardın?''Diye sordu gülerek. Off bir kerede kızarmasam ne olur sanki.

Tam Doğa'ya ne söyleyecegimi düşünürken hoca tekrar bana seslendi. ''Irmak, sen diger sınıfta degilmiydin?'' diye sordu. Başımı salladım. ''Evet hocam ama-'' Akın sözümü kesip hocayı tatmin etmek için açıklama yaptı.''Bu saate kadar o sınıftaydı. Bu saatten sonra artık bu sınıfta okuyacak.'' dedi.

Hoca başını sallayıp derse geri döndügünde kafamı çevirip Akın'a baktım. Kulaklıklarını takmış ve Başını sıraya koymuştu. Yüzümde kendiliginden bir gülümseme oluşurken gözüm Berk'e kaydı. Gözlerini kırpmadan bana bakıyordu.

Ne! anlamında başımı sallayınca gülerek kafasını çevirdi. Bende her zamanki gibi gözlerimi devirip Doğa'ya döndüm. ''Akın'a söyledinmi?'' diye sordu fısıldayarak. Bu snıfta olmak çok güzel ama Doruk ve Barış'ı da özlicem.

''Neyi?''Diye sordum bende fısıldayarak. ''Off Akın hani benim dogum günümde yalan söylemiştiya onu.''Diyerek açıklama yaptıgında başımı olumsuz anlamında salladım. ''Söylemedim, çıkışta söylicem.'' Diye fısıldadım. Anladım anlamında başını sallayıp önüne döndü ve bende istemeye istemeye dersi dinlemeye başladım.

.....

'' Neden geldik buraya.'' diye sordu Akın. Gözlerimi denize dikip hiç uzatmadan sordum. ''Akın, Doga'nın dogüm gününde benim sana aşık oldugumu söyledigimi söylemiştin ya. Doga evin kamerasından bakmış öyle birşey yokmuş. Neden yalan söyledin?'' dedim. Akın'ın ne tepki verecegini görmek için gözlerimi denizden çekip Akın'a diktim.

''Yalan söylememin sebebi Doruk.'' Diye mırıldandı. Benim az önce yaptıgım gibi gözlerini denize dikmişti. ''Doruk'mu? Ne alaka?'' diye sordum tek kaşımı kaldırarak. ''Aslında başlarda seninle Doruk'dan intikam almak için çıkıyordum ama sonra herşey degişti.''Dedi.

LİSE KAVGALARI✔️ #Wattys2016Onde as histórias ganham vida. Descobre agora