16.Bölüm《Sessiz Çığlık》

2.2K 193 17
                                    

Bu bölümü medyadaki şarkıyla yazdım.Belki okurken dinlemek istersiniz diye buraya bırakıyorum

Keyifli okumalar☺☺

"Hepinize bravo! Kızın başına bunları getirerek ne elde ettin Savaş? Peki ya siz bunu bildiğiniz halde hiç mi karşı çıkmadınız!!"

Ela deli gibi etrafındaki arkadaşlarına bağırırken içindeki o öfke duygusunu bir türlü atamıyordu.Barda duydukları onda şok etkisi yaratmışken bunu sadece kendisinin bilmemesi ise onda ayrı bir sinir psikolojisi yaratmıştı. Buğleme olanları öğrendiğinden beri evde toplanmış olan arkadaşlarına tüm sinirini kusuyordu.

İçindeki sinir onu rahat bırakmazken oturduğu yerden hışımla ayağa kalkıp elini gür kumral saçlara daldırdı.

"Delireceğim şimdi ya!!"

Herkes sus pus olmuş Elanın bu hallerini izlerlerken haklı olduğunu hepsi biliyordu.Savaş daha fazla bu duruma katlanamadan oda oturduğu yerden ayağa kalktı.Yaptığının iğrenç bir şey olduğunu elbette oda farkındaydı.Ama yemin etmişti, kardeşine ulaşmak için her yola başvuracaktı.Belki Buğlem onu bir daha affetmeyecekti ama buna değer diye düşündü.Eğer Doğuyla aralarını düzeltebilirse gerisi onun için önemli değildi.

"Sakin ol kumral!"

Yanındaki kızlara genelde hitap ettiği gibi yine saç rengine göre hitap etmişti.Ela şaşkınca açılan gözlerini önemsemeyip sinirle güldü.Arkasından çevirilen işler onu yeterince deliye döndürürken sakin olma lafı ona en uzak kelime gibi geliyordu. Buğlemi belki fazla tanımıyordu ama tanıdığı süre zarfında onu önemsemeye başladığı da bir gerçekti.

"Sakin mi olayım.Ciddi misin sen Savaş! Kıza neler yapmalarına müsaade ederken bana burada sakin olmamı söyleme sakın!!"

Savaş bıkkınlıkla ensesini kaşırken diyebilecek sözler aradı ama ne derse desin Elanın haklı olduğunu bildiği için susma hakkını kullanıyordu.

"Üzerine bu kadar gitme Ela.. Savaş sadece bir kaç küçük hasar vermelerini söylemiş ama onlar dozu kaçırıp ileri gitmişler.Bunları Savaş istememişti."

Ela gözlerini hızla Savaşı koruyan sevgilisine kaydığında ona olan öfkesi tekrar yer edindi kendinde.Serkanın bile bunu bildiği halde ona bir şey çaktırmaması kendine dokunuyordu.Sevgilisinin böyle bir şeyi ondan saklaması ona karşı sinirle ve hüzünle dolmasını sağlamıştı.

"Depoya kamera yerleştirmiştiniz Serkan!! Kızın orada neler yaşadığını gördüğünüz halde durup seyrettiniz.Şimdi bana burada sakin ol demeyin!! O adamı arayıp bir yalan uydurup oradan çıkmalarını söylemek neden bu kadar gecikti peki. Kızın ölmesini mi bekliyordunuz!!"

Tüm öfkesini kusarken o kıza yapılanlar bir türlü aklından çıkamıyordu.Buğlem güçlüydü.Bunu gözlerinde görmüştü.Zaten o gözlerde gördüğü yıkılmazlık ile ona hayran olmamışmıydı sanki.

"Saçmalama Ela! Elimizden geldiğince erken olaya el attık ama kızın bu duruma geleceğini bilseydik başından bu hatayı yapmazdık.Zaten o adamlarda yaptıkları hatanın bedelini misliyle ödediler."

Ela duyduklarına tepkisiz kalırken her şey ne kadar kolay öyle diye geçirdi içinden.Önce bir hata yap sonra da bir hataydı zaten falan filan.. Bir kalp pilli bebeğin kalbi değildi ki pili bitince yenisi yerine konsun.Helede bu bir kız ise pili biten bir kalbin ruhu da bitiyordu.Onu tekrar çalıştırmak insanın yıllarını alırdı belkide hiç çalıştıramaz dı.

KARANLIK SIRLARWhere stories live. Discover now