15.Bölüm《Katil》

2.2K 199 69
                                    

Keyifli okumalar☺☺

Aile...

Bu aile kavramı gerçekten bu kadar basitsenecek ve hafife alınan bir şey miydi.İstediğinde uzaklaşacağın istediğinde de yanlarında olabileceğin bir şey miydi.Aile kavramını henüz tadamamıştım belki ama bu kadar birbirinden kopuk olabileceğini düşünmüyordum.

Savaşın ağzından çıkan kardeşim kelimesi bütün dengemi alt üst ederken şaşkınlığı esir alan gözlerimi kocaman açmadan edemiyordum.Doğuyla Savaş kardeşmiydi şimdi.Aldatılmışlık git gide içime sinerken hem sinir hem şaşkınlıkla ne diyeceğimi bilemez durumdaydım.Doğunun arada yaptığı gizemli konuşmalar işte şimdi rayına oturmuştu.Yanında çalıştığım kişinin kardeşi olduğunu biliyordu ama bana sadece oradan ayrılmam konusunda ufak uyarılarda bulunmuştu.Bunu da neden istediğini hala anlayabilmiş değildim ya.Sonuçta eğer kardeşiyse neden itiraz ediyordu veya neden benden bunu saklamıştı.Üstelik her şeyin ortaya çıkacağını bile bile...

Gözlerim ikisininde üzerinde gidip gelirken artık bir şeyler desinler diye geçirdim içimden.Savaştan duyduğum kelimeyi zaten tam olarak idrak edememişken susup durmaları daha çok sinirlerime dokunuyordu.

"Merhaba abi!"

Doğu ifadesizliğin hakim olduğu gözlerini Savaştan ayırmıyorken Savaşta Doğuya bakıyordu.Etraftan soyutlanmışcasına dört senenin acısını çıkarır bir şekilde birbirlerine bakıyorlardı sanki.

"Sana ulaşmak için illaki birilerini kullanmam şart mı?"Söylenen söze karşı Doğu göz ucuyla bana bakıp tekrar Savaşa baktı.Anlamıyordum. Kim kimi kullanıyor ne oluyor belirsizliğin ağına takılmış sürükleniyordum.Doğu giderek sinirlendiğini belli eden tavırlarıyla ellerini iki tarafında yumruk şekline getirdi.

"Eğer bir daha yanımdaki kişileri kullanmaya devam edersen elim boş durmam abi!!"

Sert sesi Savaşta bir duygu uyandırmışa benzemiyordu.Aksine tedirgin değilde istediğine ulaşmış bir adamın bakışları mevcuttu gözlerinde.Bakışları yavaştan bana dönerken ufak bir baş hareketiyle beni işaret etti."Olanlardan haberi yok değil mi?"

Gerçeği zaten gördüğü halde bu soruyu sorma ihtiyacı hissetmesine anlamsız gözlerle baktım.Neyi amaçlıyordu ne yapmaya çalışıyordu anlamaya çalışmaktan beynimin devreleri yanma noktasına gelmişti.

Doğunun elaların da görmeye alıştığım o soğukluk bana baktığında parçalanmış gibiydi.Bir şeyler oluyordu.Tam kalbimin ortasına dökülen barut,üzerine atılmayı bekleyen ateşle alevlenmeyi bekliyordu.Diyin artık diye bas bas bağırıyordu sol tarafım,diyin de üstümde beni yakan yükler tutuşarak birer küle çevrilsin diyordu kalbim.Ancak sesini sadece ruhuma duyurabilen bu yükün altında can verecek olan kalbim sadece kendini paralamakla yetiniyordu.

"Bunun onunla bir ilgisi yok Savaş!!"

Doğu tekrar Savaşa baktığında ona abi dememesi dikkatimden kaçmadı.Öfkelendiğinden kaynaklanıyordu büyük ihtimal ismiyle hitap etmesi.Konu benimle alakalıydı.Bunu açık açık demeseler de oklar beni gösterirken inkar etmek ahmaklık olurdu.

Herkes sus pus olmuş ikisi arasındaki konuşmaya seyirci kalırlarken bende onlara katılıyordu.Her zaman ki gibi.Etrafımda olan şeyleri sadece dışardan seyirci gibi izlemek dokunsa da elimden başka bir şey gelmiyordu işte.

"Onu kullandığı mı bile bile yanımda kalmasına izin verdin Doğu!"

Sesinin tonu giderek öfkelendiğini belli ediyordu.Burada çalıştığımı Doğunun bildiğini biliyordum,kendim söylemiştim zaten ama Savaşın beni kullandığı gerçeğini hala anlayamıyordum.Beni tanımıyorken bile neyin kullanmasıydı bu.

KARANLIK SIRLARWhere stories live. Discover now