Bölüm 12

8K 416 222
                                    


Sizden gelen güzel yorumlar artınca dedim ki yeni Bölüm hemen gelmeli ❤

Keyifle okuyun okurcanlar

O hafta normal bir seyirde geçti. Sabah koşularımın ardından her gün annemi ziyarete gittim. Ardından eve gelip duşumu aldıktan sonra, kitap okudum, televizyon seyrettim ve alt komşumu ziyaret ettim. Akşama doğru da yemeğimi hazırladım. Arthur geldiğinde sakince yemeğimizi yedikten sonra birlikte film izledik. İki defa seks yaptık. Neyse ki ikincisinde canımı fazla yakmamıştı. Hayatımda her şey normal bir şekilde devam ediyor gibi görünüyordu.

O gün alt komşum Bonie teyzeyi uzun süreden beri görmediğimi fark ederek ona uğramayı planladım ve sabah koşusunun ardından duşumu aldıktan sonra dokuz numaralı dairenin ziline bastım. Kapı açıldığında Bonie teyze beni görünce samimi bir şekilde gülümsedi.

"Ah Meleğim seni görmek ne kadar güzel."

Uzanıp elini tuttum "Seni de öyle Bonie teyzeciğim umarım sizi rahatsız etmiyorumdur?"

"Ah tatlım saçmalama içeri gel lütfen."

Uzun koridordan geçerken gözüm koridor boyunca sıra sıra dizilmiş manzara resimlerine takıldı. Her zaman burasının fazlasıyla iç açıcı bir yer olduğunu düşünmüştüm. Bayan Bonie gençlik yıllarında manzara resmi yapmayı seviyormuş. Hatta anlattığına göre kocası Bay Edie ile de gittiği bir resim galerisinde tanışmışlar. Bay Edie karısı gibi resim konusunda yetenekli değilmiş fakat sanata karşı ilgili bir beyefendiymiş. Eski ama nice anılar barındıran koyu ahşap mobilyaların bulunduğu salona geçtiğimizde, pencereye yakın küçük mor çiçekleri olan zemini pembe koltuğa oturdum ve bana memnun bir ifadeyle bakan kadına gülümsedim.

"Görüşmeyeli nasılsınız?"

"Tanrıya şükür bu gün sağlığım pek yerinde. Tansiyonum dengeye girdi nihayet."

"Bu harika bir haber... Buna çok sevindim." dedim samimiyetle. Uzun zamandır yüksek tansiyondan dert yanıyordu.

"Teşekkür ederim kızım." derken buruşmuş uzun parmaklarıyla elimin üzerine dokundu.

"Ne dersiniz her gün çıktığım yürüyüşlerde bana katılmak ister misiniz?"

Hoş kahkahası kulaklarımda yankılanırken bende ona gülümsedim. Seviyordum onun bu neşeli hallerini. Altmışına merdiven dayamasına rağmen hayat dolu neşeli bir kadındı. Tam da onun yaşlarındayken olmayı hayal ettiğim niteliklere sahipti. Kırlaşmış saçlarını topuz yapmış ve başına puantiyeli bir bandana takmıştı. Üzerindeki dizlerinin altında biten gri renkli elbiseyle oldukça şık görünüyordu. İlerleyen yaşına rağmen her daim bakımlı bir kadın olmasını bilmişti Bonie teyze. Gençliğinde çok hoş bir kadın olduğunu söylemeliyim.

"Sanırım benim için evde oturup kurabiye yapmak daha mantıklı gibi... Ayrıca benim hızıma yetişemeyeceğin için seni çok da gerilerde bırakmak istemem. Bana kalırsa sen benim aktivitelerimden birini yapmalısın güzel kızım." Merakla onu dinlediğimi görünce devam etti.

"Mesela örgü. Sana memnuniyetle örgü örmeyi öğretebilirim." Örgü ve ben? Kendimi çok bağdaştıramasam da en azından bunu deneyebilirdim.

"Bu çok hoşuma gider." Yanıtım onu memnun etmişti. Arkadaşımı mutlu ettiğim için kendimi oldukça iyi ve işe yarar hissettim. Son günlerde yaptıklarımı düşünecek olursak bu duygu bana iyi gelmişti.

"En kısa zamanda malzemeleri alıp kapınızı çalacağımdan emin olabilirsiniz."

"Sözünü aldım senden, bekliyor olacağım. Kaçmak yok ona göre." Bir şey hatırlamışçasına ayaklandığında bu defa meraklanmıştım.

JuliettaOù les histoires vivent. Découvrez maintenant