Julietta

Sıcak Saatler 1

Keyifli Okumalar

"Kasırga seni sevdi."

"Bende onu sevdim. Ayrıca ismi ona çok uygun olmuş." Gülümsedi sonra da hüzünlenir gibi oldu.

"On birinci yaş günümde babamın hediyesiydi." On bir yaşındaki Kevın canlandı gözümde.

"Sana babanı hatırlatacak güzel anılarının olması çok hoş. Her şeye rağmen oldukça şanslısın." Kendi şanssızlığım geldi aklıma. Ne annemle ne de babamla güzel bir anı barınmıyordu zihnimde. Çocukluk deyince aklıma gelen şeyler karanlık, yalnızlık ve bolca göz yaşıydı.

"Kasırgaya binmeye hazır mısın?" dedi az önceki duygusallık hiç yaşanmamış gibi.

"Bilmiyorum Kevın bundan emin değilim." Aramızdaki mesafeyi kapadı ve elini uzatıp yanağımı okşadı.

"Rahatla güzelim ben yanındayım." Ah işte bu çok daha kötüydü çünkü onun varlığı dikkatimi tamamen dağıtıyordu.

"Bana güvenmiyor musun yoksa?" Hiç düşünmeden yanıtladım.

"Güveniyorum."

"Güzel. Şimdi ayağını buraya koy ve kendini yukarıya doğru çek." dediğini yaptım ve bir anda kendimi atın üzerinde buldum. Bu hem korkutucu hem de harika bir duyguydu.

"Mükemmel." dedi bana bakarak sonrada aynı şeyleri kendi yaptı ve hemen arkama oturdu. Bunu beklemediğim için şok olmuştum. Sırtım onun göğsüne yaslanmış bir halde dizginleri eline aldı ve Kasırga sakince yürütmeye başladı. Onun sıcak nefesini boynumda hissedebiliyordum. Tüm vücudumu yalayıp geçen sıcak dalgalar bir anda kalbimin ritmini bozmuştu.

"Kevın bu muhteşem." Ata biniyordum en önemlisi ise bunu Kevın ile birlikte yapıyor olmamdı. Bu harika ve kendinden geçirici bir histi. Tanrım o kadar mutluydum ki, bunu yüzümü gören herkes okuyabilirdi.

Az sonra çiftliği geride bırakmış ağaçlık bir alanda ilerliyorduk. Etrafa bakındım ama diğerlerinden hiçbir iz göremedim.

"Herkes nerede?"

"Kimin umurunda."

"Kevın" diyerek azarladım onu. Sırıttığını hissettim.

"Göl kenarında buluşmak için sözleştik."

"Vay canına. En çok merak ettiğim yerlerden biri göl kenarı."

"Hoşuna gittiğine sevindim. Başka nereleri merak ediyorsun?"

"Geçen gelişimde kaybolduğum sırada, antik kalıntıların olduğu bir yer görmüştüm. İlgi çekici bir yere benziyordu."

"Bahsettiğin kalıntılar batı kanadında yer alıyor. Bir başka gün seni oraya götürürüm." O başka günün gelip gelmeyeceğini merak etsem de şu anın tadını çıkarmaya karar verdim. Kasırga ilerledikçe doğaya hayran kalıyordum ve her bir ayrıntıyı kaçırmamaya çalışarak, inceliyordum etrafı.

"Bu gezi senin bana ne kadar eğlenceli biri olduğunu hatırlattı. Benim evimde birlikte geçirdiğimiz zamanı hatırlıyor musun?" Unutmam mümkün değildi.

"Elbette hem de her bir ayrıntısını. Birlikte yemek yaptık. Film izledik. Dans ettik. Terasta yıldızları seyrettik. Öpüştüğümüz sırada Cooper'a yakalandık. İlk defa o zaman tanışmıştım onunla."

"Evet o baş belasının zamanlaması berbattı." Kıkırdadım. Gerginliğim tamamen yok olurken onun varlığıyla kuşanmıştım.

"Biraz hızlanmaya ne dersin?" Konuyu değiştirmesi canımı sıktı, ev konusunu biraz daha konuşmak istiyordum.