37.Bölüm - Yeni Yıl

9.5K 276 36
                                    

Merhabalar :) Yılbaşına yetiştirdim bölümü. Bu da benden size Yeni yıl hediyesi olsun. Keyifli okumalar :) Bölüm şarkısı Charlotte Cardin - Main Girl



Yeni hayatımın ilk günü. Gözlerimi güneşin tenimi ısıtan ışıklarıyla açıyorum. Yanımda yatan adamın teninin büyüleyici kokusu doluyor önce ciğerlerime. Gülümsüyorum. Soluma dönüp kolumun üzerine yatıyorum. O da uyanmış ve beni izliyor. Cennette gibiyim. Her şey fazla güzel. Ama fazla. Korkuyorum bozulacağından bu güzelliklerin. Yiğit'in delici ve muzip bakışları yanaklarımın kızarmasına sebep oluyor. Gözlerimi kapatıp arkamı dönüyorum. Arkadan belime dolanan kaslı kollar , çıplak sırtıma değen çıplak bir vücut. Kulağıma üflenen birkaç kelime.

"Utanma benden."

Boynuma bırakılan kendisi küçük anlamı büyük öpücükler... Yüzüm kızarıyor istemsizce. Bir kez daha anlıyorum bu adamı ne kadar sevdiğimi. Kafamı mümkünmüşçesine biraz daha öne eğip gülümsüyorum.

"Hadi kalkalım artık. Çok geç oldu."

"Yorucu bir geceydi uyumamız normal."

Yiğit'in söylediği şeyle faltaşı gibi açtığım gözlerimi ona çevirip elime aldığım yastığı suratına geçirdim.

"Pislik."

O kahkahalara boğulurken vücuduma doladığım çarşafla birlikte banyoya attım kendimi. Sırtımı kapıya dayayıp sırıttım. Daha sonra aynanın karşısına geçip kendime baktım. Bugün yüzümde her zamankinden farklı bir sakinlik , farklı bir güzellik vardı. Acaba herkes anlar mıydı? Utanırdım ki ben. Allah'ım sen koru. Kafamı sağa sola sallayıp üzerimdeki çarşafı kirli sepetine attım. Suyu ayarlayıp duşumu aldım. Duştan sonra kremiydi , maskesiydi derken bir saati geride bırakmıştım.

"Öldün mü?"

Yiğit kapıyı çalmasa onu da fark etmeyecektim ya neyse...

"Ne o ölmemi mi istiyorsun?"

"He yeni karı alacam kendime."

"Hıı karılar da kapıda sıra olmuştu zaten. Kim ne yapsın seni."

Olmuştu ya neyse... Kapıyı açıp çıkmamla birlikte dibimde beliren Yiğit ile çarpışmıştık. Bir yandan alnımı ovuştururken diğer yandan halimize gülüyordum.

"Sen hep böyle gül." Diyip burnumun üzerine kondurduğu öpücükten sonra banyoya girip kapıyı kapadı. Beni orada öyle aşık aşık bakarken bırakarak.

Silkelenip kendime geldikten sonra üzerimi giyinip saçımı ördüm ve hafif bir makyaj yaptım. Bugün Yiğit'le birlikte sinemaya gidecektik. Oradan da annemlere yılbaşı yemeğine. Sabiha anneler de oraya gelecekti hatta. Ablam gelmezse olmazdı tabi. Annem onu çok sevmişti. Annemin yokluğunda bana nasıl annelik yaptığını , ezdirmediğini anlatmıştım anneme. Vefa borcu duyuyordu belki de. Bilmiyordum ama onların böyle iyi anlaştıklarını görmek beni de mutlu ediyordu.

"Hazırsan çıkalım."

Kafamı aşağı yukarı sallayıp kabanımı giyinip çantamı aldım ve merdivenlere yöneldim. Elimi kavrayan elle gülümseyip yoluma devam ettim. Arabaya bindiğimizde önce kahvaltı etmek için mekan arayışlarına giriştik. Uzun ve hummalı bir tartışmanın sonunda gideceğimiz yere karar vermiştik.

Yüksek bir yerde , şehrin tüm manzarasını ayaklarımızın altına seren bir mekana gidip kahvaltımızı ettik. Kahvaltıdan sonra da hangi filme gideceğimiz konusunda giriştiğimiz tartışmayı kazanan taraf Yiğit olunca el mahkum aksiyon ve korku filmlerini kabullenmiştim.

UÇURUM (Tamamlandı)Where stories live. Discover now