11.Bölüm-Canavar

15.5K 498 38
                                    

mmmelisssmet'e ithaf ediyorum bu bölümü :) Multimedya Minnoş Canavar :) Vee 2bin olmuşuuz

К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.

mmmelisssmet'e ithaf ediyorum bu bölümü :) Multimedya Minnoş Canavar :) Vee 2bin olmuşuuz . Destek olan herkese çok teşekkür ediyorum:)

Uyuyup bir daha uyanmamak... Şu günlerde ihtiyacım olan şeylerin başını çekiyordu. İçinde bulunduğum sıkıntılardan kurtulmak için de güzel bir çözümdü ama benim elimde olan bir şey değildi.

Gözlerimi yavaşça aralanırken başımdaki ağrı kendini belli ediyordu. Elimi kafamın arka tarafına götürüp ovuşturdum. Gözlerimi tamamen açıldığında tekli koltukta masumca uyuyan Yiğit'i görmüştüm. Yatakta yavaşça doğrulup sırtımı yasladım. En son hatırladığım ailemle konuşan doktorun yanına gidişimdi. Sonrası ise karanlıktı.

"Uyanmışsın."

Yiğit'in sesiyle düşüncelerimden sıyrılıp dikkatimi ona verdim. O da yeni uyanmıştı ve gözlerini ovuyordu.

"Evet. Ablam nasıl bir haber var mı?"

"Uyandı."

Uyanmış mıydı? Kalbime güneşi doğuran bir haberdi bu. Kendimi yataktan atıp bir hamleyle serumu çıkardım ve arkamdan durmamı söyleyen Yiğit'i takmayarak dışarı çıktım. Yoğun bakımın önüne koştuğumda içerisinin boş olduğunu gördüm. Normal odaya almış olmalıydılar. Koridorun başından bana doğru yürüyen hemşireye koşup koluna yapıştım.

"Buradaki hasta nerede?"

Hemşiren neye uğradığını şaşırmış şekilde bana bakarken bir kol tarafından geriye çekilmiştim.

"Kusura bakmayın hemşire hanım."

Konuşan Yiğit'ten başkası değildi. Beni kolumdan çekip kendi bedenine yaslamıştı. Bir çırpıda kollarının arasından kurtulup karşısına dikildim.

"Ne yaptığını sanıyorsun ablamın yerini soruyordum."

"Eğer hastanenin ortasında deli gibi koşmak yerine bana sorsaydın senin odanın yanındaki odada olduğunu söylerdim ama sen her zaman olduğu gibi kafanın dikine gitmeyi tercih ediyorsun."

"Şu an seninle bir güzel tartışırdım ama ablamın yanına gitmem gerek."

Yiğit'in yanından ayrılıp geldiğim yerleri geri giderek odamın olduğu koridora ulaştım. Arkamdan gelen ayak sesleri Yiğit'in de benimle birlikte geldiğini gösteriyordu. Onu takmamaya çalışarak ablamın odası olduğunu bildiğim odaya yürüdüm. Sabırsızca kapı kolunu aşağı indirip odaya daldım. Ablam yatakta gözleri açık etrafını izliyordu. Beni görmesiyle ışıldayan bakışları gözlerimi doldurmaya yetmişti.

"Ablam."

"Kuzum."

Sesi kısık çıkmıştı. Hızla ablama koşup kollarımı boynuna doladım. Kafamı gömdüğüm boynundan gelen kokusunu içime çektim. Hani anne kokusu diye bir kavram vardıya işte bu bende abla kokusu olarak anlam buluyordu.

UÇURUM (Tamamlandı)Место, где живут истории. Откройте их для себя