12; ''Gecenin Rüyası''

6.5K 500 236
                                    

''Uyanıyor,'' fısıldamalar kulaklarıma hücum ederken kafamın arkasından vücuduma yayılarak uzanan ağrı hareket kabiliyetimi kısıtlıyordu. Vücudumu yorgun hissediyordum, göz kapaklarımı kaldıramayacak kadar büyük bir yorgunluktu bu. ''Hermione?'' 

 İncecik bir çizgi vardı gözlerimin önünde, koyu bir gri çizgiydi bu. Bulanıklaşıyor, ardından netleşiyor ve tekrar bulanıklaşıyordu. Dudaklarımı aralamak istiyordum fakat hissettiğim kuruluk buna engel oluyordu. Dudaklarım kuruluk yüzünden birbirlerine yapışmışlar gibiydi. ''Su,'' dedi ince bir ses. ''Su versek iyi olur.'' Sırtımdaki el yattığım yerden doğrulmama sebep olurken dudaklarımda hissettim bardağı. Islanmışlardı, dudaklarım arasından ağzıma dolan suyu yuttuktan sonra dudaklarımı hareket ettirmeyi başarmıştım. ''Neredeyim ben?'' 

  Görüş alanım netlik kazanırken, "Hastane kanadı," dedi tanıdık ses. "Seni gölün orada bulduk."  Hatırlamaya çalıştım ama zihnim o kadar kalabalıktı ki yalnızca acıyı anımsıyordum. Birkaç öksürüğün ardından yatağın köşesinde oturan Diana ve ayakta dikilen Profesör Dumbledore, Profesör Dippet ayakta meraklı gözlerle yorgun bedenime bakıyorlardı. "İyi misin?" Diye sorduklarında 'iyiyim' demek isterdim lakin başımı iki yana sallarken iyi olmadığımı yeterince belli etmiştim. "Birkaç gün dinlenmen gerekiyor," diye söze başladı Profesör Dippet. "Bu yüzden derslerden bir süre uzak kalacaksın tabii istersen girebilirsin." Diye devam ettiğin de Diana gülmüştü. Muhtemelen derslere olan ilgimden söz etmiş olmalıydı. "Peki efendim," sesim güçlükle çıkarken Armando Dippet yanımızdan ayrılmak üzere adımlarını kapıya yönlendirmişti. "Bizi çok korkuttun Hermione,"dedi Profesör Dumbledore. "Kendine dikkat etmelisin." Omuzlarını dikleştirip gülümsemeye çalıştı. "Diana, arkadaşını yormamaya özen göster. Tekrar ziyaretine gelirim." Profesör Dumbledore tıpkı Armando Dippet gibi kapıya yönelirken gözlerim Diana'nın üzgün ve aynı zamanda korkmuş ifadesine kaydı. 

''Ne oldu bana?'' Diye sorduğum zaman Diana, elimin üzerine elini yerleştirdi. Gözlerinde ki şişlikten ağladığını anlamıştım fakat sebebi konusunda hiçbir fikrim yoktu. Derin bir nefes aldı konuşmaya başlamadan önce. "Tüm gün seni aradık Hermione, derslere girmedin. Okulun içinde aramadığımız yer kalmamıştı, birkaç kişi seni en son Antonin ile konuşurken görmüş. Onu bulduk, göle gittiğini söyledi. Göle yaklaştığımızda bir gürültü koptu," Korkusu gözlerinde tekrar tekrar hareketleniyordu. Her ne olduysa gerçekten onu derinden etkilemişti, korkusunu üzerinden atamamıştı ve muhtemelen bir müddet atamayacaktı. "Gölün oraya geldiğimizde ise birinci sınıflardan bir öğrenci seni göstererek çığlık atıyordu. Profesör Dumbledore yanına gitti, bedenini sudan çıkarttık. Gölün bir kısmı kan olmuştu, orada yaşayan halk sana zarar vermemişti buna engel olan o çığlık olmuş," dudaklarını birbirine bastırıp bir süre sessizliğini korudu. ''Vücudun buz gibiydi, göğsün o kadar yavaş hareket ediyordu ki,'' elimi sıkmaya başladığında bir şeyler demek istedim ama sustum. "Ölmek üzereydin." Göz kapakları kapanırken bir damla yaş yavaşça yanağından süzüldü. Onun bu halini görmek beni içten içe üzerken gülümsemeye çalıştım. "Bak bana," gözlerini açmıştı. ''Yaşıyorum.'' 

 Benimle beraber gülümsedikten sonra yatak başlığının arkasındaki pencereye baktı, bir süre düşündü. Bende düşünmesine izin vererek tek kelime etmedim, ''Gece yarısı olmak üzere.'' Dedi. Neredeyse tüm günümü uyuyarak geçirmiştim ve vücudum yeniden uyumak için mücadele ediyordu. ''Sen uyu, ben kuleye dönmek zorundayım.'' Yataktan kalktıktan sonra üzerime yorganı tamamen örttü. ''İyi geceler.'' Adımlarını yatağımdan uzaklaştırırken başımı oynatmaya çalıştım fakat ağrı o kadar keskindi ki başaramadım. Hastane kanadında yalnız kaldıktan sonra usul usul yanan mumlara baktım. Hatırlamaya çalıştım tekrardan onların sakinleştirici etkisi altında ama bu kısa sürmüştü, yeni bir karanlığa gömülmeden önce hafif hafif esnemiş ve üzerimdeki yorganın vardığı ince sıcaklık ile beraber göz kapaklarımı kapatmıştım.

zamanın ötesinde // tomioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin