-26{M}-

1.1K 63 45
                                    


***************
Ve Luhan artık noktayı koymaya hazırdı. Bu sefer dudağını onun kulağına yaklaştırdı ve en ince sesiyle mırıldanmak için çaba sarf etti.

"Seni istiyorum."

Sehun duyduğu cümle ile şaşkına döndü. Sevdiği adam gerçekten de ona kendini mi sunuyordu?

Luhan pek utanmaz değildi. Daha ilk karşılaşmalarında onu öpmüş ve arada sırada da bu tarz şeyler yaparak Sehun'u çileden çıkarmıştı ama genç Prens bunu beklemiyordu.

Duyduğu cümle ile kalbi hoplayıp karnına sayısız burkulma girerken sevdiği adamın parmaklarını kibarca göğsünün üzerinden ayırdı. Elleri, yumuşak ve parmakları uzundu.

Yavaşça arkasını dönerek kalbinin parçalanacak kadar çok hızlı atmasına sebebiyet verdi. Loş sarı ışıkta o çok göz alıcıydı.

Kendine has dolgunluğu olan dudaklar normalden daha da dolgundu, kirpikleri normalde olduğundan daha belirgin görünüyor ve gözlerinin siyah kısmı ise parıldıyordu.
Tanrım bu neyin mükafatı?

Bu güzel surete bakabilmek neyin ödülüydü?

Sehun yalnızca baktı. Gözleri kararana, kalbi dizginlenene kadar. Daha fazla durabilir miydi, bilmiyordu.

Kendisini ona sunan bu adamın giysilerini çıkarmak, onu hissetmek istiyordu.
Sehun ona yaklaştı. Gözlerini biraz bile ayırmadan ona yaklaştı. Gittikçe daha yakından bakıyor.
Kusursuzluğunu daha kolay inceleyebiliyordu.

Kısa olanın solukları yüzüne çarpacak kadar çok yaklaştı. Şimdi kendisi için hafif aralık duran dudaklar, onlar Sehun'undu ve bu geceden sonra bu beden Sehun'un olacaktı.

Sehun sevgiyle dolmuşken dudaklarını onun gözlerine yaklaştırdı. Sarı ışıkla elaya benzeyen gözlerin sahibi bu adama beslediği derin sevgiyi göstermek istiyordu.
Çok sevdiği gözlere teker teker öpücükler kondurdu.

Luhan bir anda afallamıştı.
Onun da diğerleri gibi dudaklarına saldırmasını bekliyordu. Öldürdüğü bir adam hariç diğer üç adamla birlikte olmuştu ve üçü de Luhan kendini onlara sunduğunda Sehun kadar narin dokunmamışlardı vücuduna.
(Hani karısı Luhan'ı zehirlemişti sonra adam çıldırıp önce karısını sonra kendini öldürmüştü ya işte o adamla birlikte olmadı.)

De Nian bile...
Bana böyle dokunma Sehun, eğer böyle dokunmaya devam edersen kalbimi görmezden gelemem.

Sehun dudaklarını onun göz kapaklarından çekip elmacık kemiğine getirdi. Minik bir öpücük de oraya kondurdu. O kadar yumuşak ve tatlı öpüyordu ki memnun olmamak elde değildi.

Sehun'un tek eli onun yanağına konmuşken diğer eli ise serbestti. Ona dokunup incitmekten korkuyordu.  Kırılgan bir vazo misali tutumlarını narin yerleştirmişti.

Luhan'ın yanağını öptü ve yavaşça dudağına yaklaştırdı kendi dolgun dudaklarını. Tam dudağının yanına bir öpücük kondurduğunda gözlerini kapamadı.

Ona bakıyordu, o ise gözlerini kapamıştı. Sehun, geri çekildi.
Şimdi kiraz rengindeki dudakları tadacaktı. Serbest duran elini onun bel çukuruna attı ve Luhan'ın takip edemeyeceği bir hızda onu kendine çekti.

Luhan'ın gözleri hızla açılmış fakat daha dudaklarından bir ses dahi çıkmadan Sehun onun şaşkınlıkla açılan dudaklarını kendisininkiyle örtmüştü.

Bu dokunuş o kadar da yumuşak olmasa da iki aşık da memnundu.

Sehun, Luhan'ın alt dudağını iki dudağı arasına sıkıştırdı. Yavaşça emmeye başladığında sağ elini onun çenesine koymuştu. Narin dokunuşlar geri gelmişti.

OH Kingdom-Forbidden Love ➻ HunhanWhere stories live. Discover now