-8-

886 97 40
                                    


"Bu vakte kadar neredeydin?"

Uzun olan sesini çıkartamadı. Zaten babası çoktan saray dışında olduğunu biliyordu.

"Giseang evinde hoş vakit geçirdin mi?"

Az önce utanmazca tebessüm eden Sehun şimdi utanıyordu. O kadar çok utandı ki başını yerden kaldıramadı fakat birazdan duyacağı şey onun daha da utanmasına sebep olacaktı;

"...erkek giseanglerle beraber?"

Kıpırdayamıyordu. O an aklında tek bir dilek vardı o da yer yarılması ve Sehun'un da içine girmesi.
Bir kaç saniyelik sessizliğin ardından Kral hazretlerinin boğazını temizleme sesi duyuldu. Yaşlı adam pürüzlü ve sakin çıkan sesiyle tekrar konuştu.

"Gel otur şöyle. Geç karşıma."

Emir, emirdi. Ne kadar çok utansa da itaat edecekti. İş erkeklere gelince genç adam çok utangaçtı. Bir kaç adımla yere çöküp bağdaş kurdu. Hala Kral'a bakamıyordu.

"Düğüne kadar benim rızam olmadan bu konaktan çıkmayacaksın."
Ne?
Çocuğun gözleri şaşkınlıkla irice açıldığında yere bakan başı hızla babasını bulmuştu.

"Majesteleri ?"
Şaşkınlık ve kızgınlık karışımı bir tonda söyledi.

Aslında Yaşlı Kral oğlunu bir hayli severdi. O sevdiği kadınla dünyaya getirdikleri ilk evlatlarıydı ve üstelik erkekti ama Sehun'un illeti çok utanç verici bir hale ulaşmıştı. Kral, onun Veliaht Prens olmasını istemiyor, onun kardeşine bu ünvanı vermek istiyordu fakat birden bire sağlıklı gençten bu ünvanı alırsa dedikoduları kabul etmiş sayılacaktı.

"Yaptığın ahlaksızlıkların cezası !"

Sertçe yumruğunu masaya indirdi. Sehun tekrar başını yere eğdi. Babası genizden gelen garip bir ses çıkarırken o ne yapacağını düşünüyordu.
Onu nasıl göreceğim?
Düğüne yaklaşık bir ay vardı. O bir ayda güzel çocuk kaybolabilir, gönlünü başkasına verir ve hatta ölebilirdi bile!

"Prenses(Y.N; Sehun'un müstakbel eşi Çin Prensesi) ile görüşmedin mi?"
"Hayır"

Kumral genç normalde bu evliliği onaylamazdı fakat ülkesinin geleceği için bir kadınla evlenmeliydi. Üstelik boyun eğdikleri Çin Hükümdarı'nın kızı çok uygun bir adaydı.

"İmparator'un bir planı var."

Şüphesiz ki vardı yoksa değerli kızını Sehun ile nişanlamazdı. Genç Prens babasının yüzüne baktı.

"İmparator düğüne davet edildiği an ordularını toplayıp gelecektir. O geldiği zaman hazırlıksız olacağız ve Kore işgal edilecek."

Yaşlı Kral çok normal bir şey anlatıyor gibi konuştuğunda Sehun ona korkuyla baktı.

"Baba, neler diyorsunuz siz? Nasıl bu kadar sakin kalabiliyorsunuz?"
Tekrar endişeyle söyledi. Eğer acilen hazırlanmazlarsa Çin ülkesini ele geçirecekti. Sehun o an bir şeyin farkına vardı.

"Hey yakında tüm ülkeyi Çinliler yönetecek. Bence bunu her yerde söylememelisin."

Demişti Çinli asker Luhan. Acaba? Acaba bir ajan olabilir miydi? Ama kılıç kullanmakta berbattı.
Onu sorgulamak en iyisi olacaktı, o bir şeyler biliyor olmalıydı.

"Sehun, evlilik töreni İmparator gelmeden gerçekleşmeli."

Genç adamın gözleri seğirmeye başladı. Düğüne normalde bir ay vardı, yoksa daha da mı erkene alınacaktı ?

OH Kingdom-Forbidden Love ➻ HunhanWhere stories live. Discover now