28.BÖLÜM

49.2K 2.5K 409
                                    

Çok heyecanlıydım..Öyle heyecanlıydım ki bütün iç organlarım oryantal oynuyordu  sanki..Öyle ki yaptığım makyajı iki kez silmiş,giydiğim pantolonu üç kez çıkarmış ,Mirhan ile Mirza'nin ağzına sakız  bile olmuştum..Odam savaş alanına dönmüş, kedi eniğini yitirse bulunmaz hale gelmişti. Fakat bunlar benim umrumdamiydi?Tabi ki değildi..

Aradan saatler geçmiş,yemek,temizlik
,ikramliklar derken zaman geçmiş sevdiğim adam ve  ailesi ile konaktan içeri girmişti..Mehmet amcayı daha önce gördüğüm için onu hemen tanımıştım fakat yanındaki esmer uzun boylu kadını bilmiyordum..Muhtemelen annesidir diye düşünürken bu sefer arkadan gelen kısa saçlı bakımlı kadına takılmıştı gözlerim..Acaba Asaf'in teyzesi falanmıydi ki?.Aklımda ki düşünceleri annemin dürtmesi ile bir kenara bırakıp hemen müstakbel kayın babamın elini öptüm. Böylece tanışma faslı başlamış  kırmızı düğmeye çoktan basilmişti.Bende bu firsati kaçırmamak  için yavaş yavaş kimselere çaktırmadan  sevdiğim adamın yanına  doğru yanaşmaya başlamıştım. Çok özlemiştim vicdansızın çocuğunu.Fakat özlemimi dile getirmeden önce  içimdekileri söylemezsem çatlar ölürdüm..Zaten bir iki fısırdaştıktan sonra da  firsati kaçirmamış hemen yapiştirmıştım lafı.

"Bu arada bir daha tıraş olma aşkım. Yemin ederim yolunmuş tavuk gibi görnüyorsun "..Bunu söylemezsem akşam boyunca gaz sancisina benzer bir sancı çekebilirdim..

"Bunun bende farkındayım güzelim..Kestirmek istemedim ama bir yandanda saygısız bir davranış olacağını düşündüm "..Ah benim düşünceli erkeğim..

"Neyse hadi sen onları takip et ben bir mutfağı kontrol edeyim " dedim ve gözlerini kısarak bizi kesen mal kardeşime baktım ..

"Mirhan Asaf'a yol gösterirmisin canım " dedim gülümseyerek.Ama bu gülümsememin ardındaki gerçeği Mirhan çok iyi anlamıştı..En ufak bir tehtidte gözünü iki parmağımla oyacağimı  anlayacak kadar zeki bir çocuktu nede olsa.

"Göstermemmi prenses.Biliyorsunki misafirperverlik benim için çok önemli " diyen kardeşime bende yedim dercesine kafa sallayıp dudağımı kıvırdım.Bu salak beni kendi ile karıştırıyordu sanırım.Gerçi o da az malın gözü değildi ya neyse.Giden ikilinin kapı eşiğinden geçtiğini gördüğümde derin bir nefes çektim ve bugünün sorunsuz geçmesini dua ederek mutfağa doğru ilerledim..

Mutfağa girdiğim vakit sanki bir savaşın ortasına girmiş gibi hissetsemde hiç şikayet etmedim, çünkü bunların hepsi benim içindi..Gerçekten çok garip bir duyguydu bu.Anlatilmasi zor ,tarifi imkansız..Doğup büyüdüğüm,yıllarca aynı yatakta yattığım herşeyine alıştığım bu güzel evimden ayrılıp başka bir yuvaya uçacaktim.

"Daha ne kadar ağzındaki dolguları göstereceksin Nazlı..Benden söylemesi sakın koca adayınin yanında da o ağzını açma.Neme lazım başımızda falan kalırsın Allah korusun "diyen ses ile düşüncelerimden çıkıp ocağın başında çorbayı karıştıran Rukiye ablaya baktım..

"Beni seven böyle sevsin Rukiye abla.Orda iki dışım dolgu diye sevmeyecekse yolu açık olsun..Bana koca mı yok başka "dedim gülerek..

"Tabi canım ne demezsin..Hem senin çocuk seni her halinle seviyor gibi bir iki dolgu için seni bırakacağını sanmam "deyince gözlerim heyecandan fal taşı gibi açılmıştı..

"Sahi mi?.Sen nerden anladın Rukiye abla?"

" Konaktaki herkez adamın seni bir lokmada yemek istediğini anlayacak kadar zeki Nazlı hanım " dediğinde utancımdan hemen kafamı eğip dudaklarımı kemirmeye başladım..Aslında bir yandan da deli gibi sevinmiştim..Demekki herkez farketmişti beni sevdiğini..Ahhh bu ne muhteşem bir duyguydu yarabbim..

ANSIZIN GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin