25.BÖLÜM

52.9K 2.6K 276
                                    

Siz hiç en mutlu gününüzde hıçkıra hıçkıra ağlama isteği duydunuzmu?Ya da yarım kalmışlık
,yada ne bileyim korku,çaresizlik..İşte ben şu anda tüm bu duyguları hatta daha fazlasını yaşıyordum..Oysa ki benim en mutlu günüm olması gerekiyordu ki gerçekten de en mutlu günümdü..Tüm sevdiklerim yanımdaydı,ailem iyiydi ve sevdiğim,hiç olmaz gözü ile baktığım sevdiğim adam yanımdaydı..Peki tüm bu olanlara  rağmen herşey iyi giderken kalbimin bir yanı neden sızlıyordu?

Aslında bu sorunun cevabı gayet basit ve bilinir bir şeydi..Gidiyordu..Gidecekti..Yine bilmediği,tarifi mümkün olmayan acıların yaşandığı yeni bir hayata gebe kalacaktı..Peki  ya biz..Bu sefer dayanabilecekmiydik bu ayrılığa?..Aslına bakarsan bu çok boktan bir soruydu..O bu mesleği severek ve isteyerek yapıyordu..Şartlar onu ne kadar zorlasa da ,ne kadar kötü acımasız olaylarla karşı karşıya kalsada asla bu meslekten vazgeçmezdi..Bizim de elimizi kolumuzu bağlayan buydu ya..

"Heyy sarı kafa sana bunları ağlayasin diye söylemedim..Kıçınızı kaldırıp daha hızlı davranasiniz diye söyledim "diyen Mirhana baktım..Söylediği onun için önemsiz bir şeydi ama gel gelelim benim içimi yakmıştı..

"Sen..Sen söylediklerinde ciddimisin"dedim bir umut..Zaten gidecekti bunun bilincindeydim ama tekrardan uzağa gideceği aklımın ucundan bile geçmemişti..

"Ben sana ne zaman yalan söyledim Nazlı"..Evet..O bana ne zaman yalan söylemişti..

"Hiç bir zaman"dedim sessizce..Çünkü onlar bana asla yalan söylemezdi..Söyleyeceksek bile önce kararlaştırır sonra beraberce yalan söylerdik..

"O zaman o güzel yüzünü asma ve iki gün sonrasi için hazırlıklara başla "diyen yakışıklıma sitem eder gibi dudak kıvırdım..Ne yapabilirdim ki arkasında durmaktan ve saygı duymaktan başka..

"Pekala sen nasıl istersen"dedim yakışıklı suratına bakarken..

"Eeee o zaman her konuda anlaştığımıza göre bunu kutlayalım..Yok mu şöyle bir yetmişlik ,soğuk bir şeyler "diyen kardeşime baygın gözlerle baktım..Bu çocuk ruh halimi hallaç pamuğu gibi yapıp rüzgarda savurmasını çok iyi biliyordu..Onun yüzünden adım dengesize çıkmış,namım arşalaya kadar varmıştı..

"Var canım olmazmı,zıkkımın kökü var içersin"dedim kafamı olumsuz bir şekilde sağa sola sallayarak..

"Aaaa bak süper fikir..Taş koyma Nazlı hadi bakalım şöyle erkek erkeğe  biraz takılalım "dediğinde şaşırmıştım..Doğu abim de kafayı yemişti sanırım..

"Ne yani bizi kovuyormusunuz "

"Tabiki kovuyoruz,Cansu ile birlikte misafirlerinle ilgilen "deyince Mirhanin  yanına yaklaştım ve kulağına doğru sessiz cevap konuşmaya başladım.

"Umarım Asaf'a geceyi dar etmezsin,yoksa babama yetmişliği mideye indirdiğinı hemen yetiştiririm,sonrasını anlatmaya gerek yok zaten "dedim sakince..Bu boş tehdide ben bile inanmamıştım ya neyse..

"Sinek gibi vızıldamayı kes Nazlı, yoksa amele sümüğü gibi duvara yapışırsın"..dediğinde gözlerimi kısarak ona baktım ve basıldığimızdan beri aklımda olan soruyu sordum..

"Senin bizi öyle gördüğün için ortalığı yıkıp,Asaf'in ağzını yüzünü çarşamba çanağına çevirmen lazımdı..Fakat görüyorum ki sen gayet sakin karşıladın..Sence ben bunun altında bir şey aramalımıyım?"

"Akıllı olduğunu her zaman biliyordum ama bir kez daha kanıtladın,vallahi tebrik ediyorum seni sevgili kız kardeşim..Ona hiç bir şey yapmadım ufacık,miniminnacik bir göz dağı vermemi saymazsak tabiki..Aslında laf aramızda ona ben bile acıyorum "dediğinde bu sefer iyice işgillenmiştim..Bu çocuğun beyninde bir plan olmasa bu kadar rahat davranmazdi..

ANSIZIN GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin