Gidemem!

663 43 9
                                    

 

multimedya: Ela

***

Yarışa start vermiştim ama tabiki şaşkınlıktan ilerlememişlerdi. Acı acı gülümsedim. Arkadaki arabalar "Hadi artık bee!" diye bağırınca Bora arabadan hışımla indi. Emir ne ara yanıma geldi bilmiyorum ama beni sürüklemeye başladı.

Caner koşarak yanıma geldi. Birşeyler söylüyorlardı ama dinlemiyordum.

"Bana yalan söyledin." Fısıltı halinde söylemiştim ama, duyduğuna emindim. Bora'nın yüzünden pişmanlık akıyordu ama ne fayda? Bana söylese olmaz mıydı? Böyle öğrenmem ve yüzlerine vurmam çok mu iyi olmuştu?

"Yalan söylemedim.. Sadece söylemedim." Bana bir adım attı. Ve bende bir adım geriledim. "Yaklaşma."

"Ela lütfen.."

"Hayır!"

"Açıklamama izin ver.."

"Şu an bir şey duymak istediğimden emin değilim. Ne zaman duymak isterim bilmiyorum. Hımm düşünürsem, İpek senin yanında oturuyordu Bora! O! Kız! Yanında! Oturuyordu!" Bağırıyordum ve herkes dönmüş bize bakıyordu. Gözümden bir damla yaş kaçtı. Ve ilerde bekleyen Sena ile Tuna' yı gördüm.

Daha fazla burada durmanın anlamı yoktu. Caner'e döndüm. "Gidebilir miyiz?" Başını olumlu anlamda salladı. Ve Sena'yı, Tuna'yı, Emir'i ve özellikle Bora'yı arkamda bırakarak Caner'in arabasına bindim.

"Bence tepkinden korktu. Bu yüzden söylemedi." dedi Caner.

"Ne olursa olsun söylemesi gerekirdi ama."

"Deniz kenarına gidelim istersen, biraz açılırsın."

"Olur."

(...)

Saat epey ilerlemişti. Konuşmadan denizi izliyorduk. Her zaman beni rahatlatan deniz, bu sefer işe yaramıyordu.

"Hayatımı mahvettim." İçimde duranları dışarıya akıtmaya karar verdim.

Caner bana döndü. "İkimizde dertliyiz bence buna ihtiyacımız var."dedi ve arabaya doğru ilerledi.

Omuzlarımdan yumuşacık bir battaniye sarktı. Caner yanıma oturdu ve elindeki biralardan birini uzattı.

"Hım, şey. Ben içki içmiyorum." dedim. Kaşlarını kaldırarak baktı. "Bence ihtiyacımız var."dedi ve ikna edici bir şekilde gülümsedi.

Kapağını açtığı şişeyi ellerime tutuşturdu. İtiraz edemedim. Etmedim. Belki de bir an olsun unutmak istedim.

Aldığım ilk yudum boğazımı yakıp mideme inerken yüzümü buruşturdum.

"Emir'le hiç konuştunuz mu?" diye sordum.

"Hayır. Ama bu hafta sonu tanışmak için yemek yiyeceğiz. Ben aslında senin de gelmeni isteyecektim."

Acı acı gülümsedim. "Bora'yı ne kadar çok sevdiğimi biliyor musun?"

Bakışlarını kaçırdı. "Biliyorum."

"Ben ona yalan söyledim." dedim güçlükle ve gözümden bir damla yaş kaçtı. Biramdan büyük bir yudum aldım.

"Emir var ya? O benim eski sevgilim." Fısıltı halinde söyledim. Ama duymuş olacak ki donmuş bir şekilde bana bakıyordu.

"A-ama O... Bora'yla çok iyi anlaşıyor. Bora'yı biraz tanıdıysam öğrendiği anda onu dayaktan gebertirdi"

CORDELIA Where stories live. Discover now