19.Bölüm|"UYUYACAĞIZ"

Start from the beginning
                                    

"Neden buraya geldik?" Diyerek sordum.

"Uzun bir geceydi. Yorulduk. Bugün benimlesin. Hadi in." Dediğinde itiraz ettim.

"Eve gitmem gerekiyor."

"Benimlesin dedim!" Dediğinde kaşlarını çatmış gözleri koyulaşmıştı.

Kafamı Tamam anlamında aşağı yukarı sallayarak arabadan indim.

Evin içine girdiğimizde oturma odasına geçip kendimi koltuklara attım. O da yanıma oturarak ayaklarını bacaklarıma uzattı.

"Pislik" diyerek sırıttıktan sonra ayaklarını bacaklarımın üzerinden attım.

O da bana sırıttıktan sonra yanıma iyice yaklaştı.

"Onu nereden tanıyordun?"

Sesli bir nefes aldım."Hani 2 gün arayıp ulaşamamıştınız ya, işte ben hastanedeydim o zaman. Bir kaza oldu. O ölmek üzereyken hayatını kurtarıp hastaneye götürdüm. Öyle tanıştık."
Dedikten sonra sorusunu ona yönelttim.

"Peki ya sen onu nereden tanıyorsun?"

"Boşver" diyerek geçiştirdi. Yaklaşık 10 dakika itiraz edince sonunda anlatmayı kabul etmişti.

"Ben kendimi,hayatımı böyle kimseye anlatmamışken neden sana anlatıyorum?"

"Çünkü sana yardım edeceğim. Çünkü seninleyim."

Gözlerini gözlerime sabitledi ve  Derin bir nefes alıp konuşmaya başladı.

"Ardayla Çocukluk arkadaşıydık. Babalarımız ortaktı. Ailelerimiz dosttu. Çok iyi anlaşırdık. Tek güvendiğim dostumdu. Fakat sonra ailelerimiz şirketteki hisseleri konusunda anlaşamadı. Büyük bir kavga çıktı. Ardanın babası Annemi öldürdü. Benim babam da onun babasını öldürdü. Annem öldüğünde çok küçüktüm. Annesiz büyüdüm. Babamda intikam için Ardanın babasını öldürdüğünde başladı herşey. Babam o günden sonra hiç eskisi gibi olmadı herkesten herşeyden nefret etti. Onun umrunda bile değildim. Annem öldüğünde ece yeni doğmuştu. Onu babam değil ben büyüttüm. Hizmetlilerle birlikte. Hiç bir zaman babamın umrunda olmadık. Babam mafya çok büyük bağlantıları var. Ardanın annesini de öldürttü. Bunların hepsinden sonra haberim oldu benim. Öğrendiğimde ondan nefret ettim. Benide kendi gibi yapmak istedi. izin vermedim. Ama her geçen gün beni kendi pis işlerine daha fazla bulaştırdı.  Adam öldürtecek kadar. Babamla aramdaki bağı tamamen kopardım. Çıkardım onu hayatımdan. Baba oğul gibi olmadık biz hiç. Ardada bu olanlardan hep beni suçlu tuttu. Babamın piçlikleri yüzünden beni de suçladı. Düşman oldu bana. Ben içimde hiç sevgi görmeden büyüdüm. Kimse gerçekten sevmedi beni. Beni elde edebilmek için kendini satan kızları saymıyorum. O kadar ucuzlar ki miğdemi bulandırıyorlar. Seni hayatıma aldım. Çünkü beni iyileştirebilecegini biliyordum." Dediğinde şoktan açılmış ağzımı kapattım.

Duyduklarımı hazmetmeye çalışıyordum. Neler yaşamıştı öyle? İnanamıyordum. Annesi ölmüştü. Yalnızdı. Ne kadar acı çekmiştir kim bilir? Ve arda onun için de zor olduğunu biliyorum. Olay o kadar karışık ki kafam allak bullak oldu. Ve görkem bütün hayatını bütün özelini anlatmıştı bana. Bu kendimi özel hissettirmişti. Ama onu iyileştirebilecegimden nasıl bu kadar emindi?

"Nasıl biliyordun? Ayrıca seni iyileştirebildimmi?" Diye sorduğumda yayıldığı yerden doğru kolumu tutarak benide üstüne çekti. Bana doğru eğilerek belime kollarını sardı ve  kafasını kalbime koydu.

Çok güzel kokuyordu. Sonsuza kadar burda yatsam ne olurdu ki? Bu kadar huzurlu olsam hep.

Kalbime elini koyarak konuşmaya başladı.

"Çünkü seni ilk gördüğümden beri farkındaydım herşeyin. O kadar temiz bir kalbin vardı ki... her geçen gün beni daha fazla şaşırtıyordun. Saf'dın. Temizdin. Masumdun. Kimseye benzemiyordun." Dediğinde iç çekerek kalbime tekrar kafasını koydu."Henüz değil ama artık eskisi kadar kötü değilim. acı çekmiyorum çok fazla. iyi geliyorsun" Ani itiraflarıyla şaşkınlık bedenimi kaplamıştı. Hakkımda düşündükleri beni mutlu etmişti.

Ellerimi saçlarına götürüp saçlarıyla oynamaya başladım. O da halinden memnun olduğunu belli eden homurtular çıkartıyordu.

Gözlerim ellerine takıldığında olduğum yerde dikleştim.

"Görkem!" Dedim endişeyle. O da doğrulduktan sonra "ne oldu?" Dediğinde kafamla ellerini işaret ettim.

"Kanıyor." Dediğimde "bir şey olmaz" diyerek geçiştirdi.

Ona gözlerimi devirdikten sonra yukarıya çıkıp banyoyu buldum. Pansuman yapmak için malzemeleri bulduğumda tekrar aşağı indim.

Koltukta uzanmış elleri kafasının altında gözleri kapalıydı.

Ellerini tutup kalkmasını sağladım. Eline pansuman yapıp sardım. O ise dikkatle beni izliyordu. "Acıyor mu?" Diye sorduğumda "hayır" diyerek elini çekti.

"Kahve felan yapayım mı? Birşey ister misin? Dediğimde "sadece uyumak." Deyip ayağa kalktı. elimi tutup yukarı sürüklemeye başladı.

Yukarıda ki odaya çıktığımızda birden üstünü çıkartmaya başlayınca hışımla gözlerimi kapattım.

"Dur" dedim endişeyle.

"Yatağa geç" dedi alayla sırıtarak.

"Ne?!" Dedim panikle.

Beynim tehlike sinyalleri verirken hızla kapıya ulaşıp açmak için hamle yaptım. Ama benden hızlı davranıp kapıyı kapattı. Ve beni kapıyla kendi arasına sıkıştırdı. Kollarını yanımda birleştirmişti. Ve çıplaktı! Korkuyla kapıya biraz daha sindim."Görkem çekil!" Diyerek tısladığımda "Yatağa geç" dedi. Suratı korkutucuydu. Bakışları tehlikeliydi. Konuşurken nefesi dudaklarıma çarpıyordu. Gözlerim dudaklarına kaydığında onu bakışları da dudaklarımdaydı. Dudaklarımız arasında az bir mesafe vardı. Beni öper miydi? Tek kolunu indirerek çıkmam için fırsat sağladı. Kapıyla arasından çıkıp yatağa yürüdüm ve en köşeye geçip oturdum.

Üzerine bir tişört geçirip oda yanıma geldiğinde beni biraz ortaya çekip uzanmamı sağladı. Kendide yanıma gelip yatınca kollarını belime doladı ve tekrar kafasını kalbime koydu.

"Görkem.." diyerek fısıldadığımda beni susturdu.

"Şşt sadece uyuyacağız"

Tam da istediğim oluyordu. Onun o güzel kokusuyla uyumak.. ah işte ihtiyacım olan şey. Bende hiç itiraz etmeden ellerimi saçlarına daldırıp oynamaya başladım. Gözlerimi kapatıp yanımda onun varlığını hissederek uykuya daldım.

Tehlikeli Çocuk Where stories live. Discover now