45. Bölüm

2.4K 199 22
                                    

"Delta sürüsü mü?"
"Dediğim gibi Chris, onların elinde."
"Peki ondan ne istiyorlar?"
"İstekleri şey onda değil. Ben de..."
"Peki senden ne istiyorlar?"
"Dediğim gibi deltaları sürülerine dahil etmek istiyorlar."
"Yani başka deltalarda mı var?"
"Yalnızca iki tane var. Biri benim, diğeri ise..."
"Kim?" Diye sordum. Kısa bir süre sessiz kaldıktan sonra konuşmuştu.
"Bilmiyorum." Dedi gözlerini benden ayırmadan.
"Peki sizi sürülerine katınca ellerine ne geçecek."
"Onlar her zaman dünyanın kendi türleriyle dolu olmasını isterler. Yani insanlar ve hayvanlar olmadan. Yalnızca doğaüstü yaratıklar....yeryüzünde o kadar çok doğaüstü yaratık var ki Bella aklınız almaz... Basilisk, kurtadam, delta...."
"Dur bir saniye basilisk mi? O da nedir?" Diye sordum.
"Bir tür yaratık. Tabii sadece avrupa
efsanelerin de soyut olarak yer alır. Somutu ise tam bir şeytana benzer. Bu yaratığın en büyük savunması, bakışlarıyla insanları her türlü etkileyebilir, onları öldürebilir, taşa çevirebilir. Bakışlarıyla her şeyi yapabilir."
"P..peki bu gerçek mi? Yoksa yalnızca bir efsane mi?"
   Pis bir şekilde sırıtmaya başladı.
"Ben bir efsane miyim?" Diye sordu yüzündeki ifadeyi bozmadan.
"Pekala daha fazla konuşmak istemiyorum. Yarın okul var ve benim iyi bir uyku çekmem gerekiyor." Dedim
   O sırada yine sırıtmaya başlamıştı.
"Bir de Andrea'lar var tabiki."
"O da nedir? Bir başka yaratık mı?"
"İtalyan bir aile soyu. Tarihlerinde neler yaşandığını bilseydin...muhtemelen aklını kaçırırdın!"
"Demek o yüzden böylesin." Dedim alaylı bir şekilde.

   Arkamı döndüm. Tam yürüyecekken Tessa' nın bana seslenmesiyle olduğum yerde kalakalmıştım. Kafamı ona doğru çevirdim.

"Beni bırakmak zorundasınız Bella. Delta sürüsü en kısa zamanda beni bulmak için buraya gelecektir. O zaman sizleri görmesini istemiyorum. Özellikle de seni..."
"Ne demek şimdi bu?"
"Dediğim gibi deltaları sürülerine istiyorlar."
"Bunun benimle ne alakası var?" Diye sordum.

   Hiçbir şey söylememişti. Bu iyice kafamın karışmasına neden olmuştu.

"İşin ucunda Chris var Tessa. Sana yardım etmek zorundayız." Dedim ve başka bir şey daha söylemeden düşünceli bir şekilde oradan ayrıldım.

   Vay canına her şey o kadar ama o kadar karışıktı ki! Tam birini çözdük ve hallettik derken başka bir şey çıkıyordu. Deltayı bulmuşken başımıza bir de delta sürüsü çıkmıştı. Chris'i geri almak içinse bu sürüyle uğraşmak şarttı.

.......

"Ne yapmamız gerekiyor?" Diye sordu Jessica sessizliği bozarak.
   Ed kafasını olumsuz anlamda salladı.
"Bilmiyorum! Bu gerçekten çok karışık bir durum. Ne yapmamız gerektiğini bilmiyorum."
"Ama bir yolunu bulmak zorundayız öyle değil mi Ed?"
"Dediğim gibi bilmiyorum Jess. Her şey fazlasıyla karışık."
"Sizce delta doğru söylüyor mu?" Diye sordu Kate yere doğru bakarak.
"Sanmıyorum. Eğer yalan söyleseydi anlardık." Diye cevapladı Eric ağzıyla oynayarak.
"Aslında bu o kadar da karışık değil. Biz, yalnızca delta sürüsünü atlatıp Chris'i bulmanın bir yolunu arayacağız." Dedim Ed'e doğru bakarak.
"Sen ciddi misin? Delta hiçbir şeye benzemez Bella! Ne Bill'e ne de Jeff'e. Yalnızca biri....bir tanesi, üç alfanın gücüne ve hızına eşit. Şu anda sürümüzde benden başka alfa olmadığına göre de...savaşmak konusunda hiçbir artımız yok!"
"Tessa'yı onlara veremeyiz." Dedim.
"Vermeyeceğiz zaten. Ama Chris'i de başka türlü kurtaramayız."
"Rica etsek?" Diye sorduğumda hepsi de birden tuhaf bir şekilde bana bakmışlardı.

    Gözlerimi devirdim.
"Ne dedim şimdi ben?"
"Çok haklısın Bella. Belki de onlara şöyle demeliyiz; ' acaba Chris'i bize geri verebilir misiniz?' Ve onlarda hiç şüphesiz boğazımızı deşerler."
"Aklıma başka bir şey gelmiyor tamam mı!..." Eric'e doğru baktım.
"Bunları öldürmenin hiç mi bir yolu yazmıyor...demek istediğim kitapta."

   Eric kafasını olumsuz anlamda salladı. O sırada Kate benim elimi tutmuştu.
"Belki şey...Bella! Sen Tessa'ya ne yaptın da bu kadar etkilendi."
"Bilmiyorum ki...her zamanki kurşunları ve bıçağımı kullandım."
"Belki aynılarını onlara karşı olarak da kullanabiliriz." Dedi Ed'e doğru bakarak.
"Bunu yapamayız Kate. Savaş başlatmayacağız demiştim..."
"Bu savaş başlatmak değil Ed....yalnızca konuşmak için biraz zaman... tıpkı Tessa ile yaptığımız gibi..."
   Kafamı yukarı doğru kaldırdım ve derin bir 'of' çektim.
"Pekala planımız nedir?" Diye sordu Jessica.
"Eninde sonunda Tessa'yı almak için buraya gelecekler. Öncelikle onu saklamak için daha iyi bir yere ihtiyacımız olacaktır. Üstelik onu sakladığımız yerde de nöbet tutulması gerekiyor. Tabiki aynı zamanda hazırlıklı da olmalıyız. Onlar geldikleri zaman ise şansımızı deneyeceğiz." Dedi Ed yüzünü buruşturarak.

   Hepimiz kafamızı olumlu anlamda sallamıştık. Çünkü hepimiz bundan başka çaremiz olmadığını biliyorduk.
"Çocuklar bir şey daha var." Dediğimde hepsi birden aynı anda bana bakmışlardı.
"Bir tek delta Tessa değil."
"Ne demek bu?"
"Başka bir delta daha var. Sürü aynı zaman da onun için de geliyor."
....

Muhtemelen son 5 bölüm veya 6 sjsjsj

Kurtlar Arasında (3. Kitap)Where stories live. Discover now