Bölüm 20

7.7K 209 15
                                    

Aşk demek, bir ruha dokunmak demektir.
Eğer bir ruha dokunabiliyorsan gerisi
kendiliğinden gelecektir.

Evren Çolak

#Ed Sheeran - Kiss Me

Valla çabuk çabuk yazdım ve geciktirdiğim için özür dilerim. Artık elimden geldiğince haftada 2 bölüm paylaşacağım ama söz vermiyorum. İyi okumalar!

-Beril'in Bakış Açısından-

O kadar çok yorgunum ki artık önümdeki tabağı bile iki tane görmeye başladım. Eve gelir gelmez bizimkiler bir kutlama yemeği hazırlamışlar.

Neymiş, aileye yeni bir birey katılıyor. Ne ailesi? Siz hangi aileden bahsediyorsunuz? Demir bana evlenme teklifi etmeden ben hamile kaldım. Eğer annem yaşıyor olsaydı beni kesinlikle pencereden aşağı sallardı. Bunun düşüncesi bile içimi ürpertti. Görüş alanıma Demir'in gövdesi girince otomatikman kendi hayal dünyamdan sıyrılıp ona baktım.

"Eğer yorulduysan hadi yatalım. Bizimkilerin yatacak gibi bir halleri yok sanırım." dedi babamın olduğu tarafa bakarak. Ali ile babam, hararetli bir şekilde bir şeylerden konuşurken annem ve Buse, sessiz ve sakin bir şekilde mutfakta bulaşıkları yıkamaya devam ediyorlardı.

Kafamı olumlu anlamda sallayıp yerimden kalktım ve Demir'le beraber onun odasına çıktık. Odanın kapısı kapanır kapanmaz belime dolanan bir çift güçlü kol beni, sanki günün yorgunluğundan kurtarmış gibi hissettirdi. Bedenimi Demir'in tarafına doğru çevirip parmak uçlarımda yükselerek dudaklarımızı birleştirdim. Öpüşmemiz kısaydı ama şehvet doluydu. Kısa süre sonra kendimi yatakta ve Demir'in altında soyunurken buldum.

Nefeslerim sıklaştı ve artık nefes alamaz oldum. Her hareketi benim nefessiz kalmama yetiyordu. Dudakları boynumdan aşağı doğru bir yol izleyerek, beni ıslak öpücüklerle donatırken aklıma gelen şey ile anında yatakta doğruldum. Demir nefes nefese, kafasını kaldırdı ve bana kaşları çatık bir şekilde bakmaya başladı.

"Sence hamileliğin başında ilişkiye girmek biraz tehlikeli olmaz mı?" diye sordum utançla başımı eğerek. Demir yüzünde tatlı bir tebessüm ile elini çenemin altına yerleştirip benim kendisine bakmamı sağladı.

"Ben senin bedeninin her noktasını ezbere bilirken sen neden benden utanıyorsun?" diye sordu ve bana doğru eğilip dudaklarıma tatlı bir buse kondurdu. Omuzlarımı bilmediğimi belirterek silktim ve yataktan kalkıp dolabın karşısına geçip içinden kıyafetlerimi alıp banyoya yöneldim.

Ilık bir duştan sonra üzerimi giydim ve banyodan çıkıp yatağa doğru yöneldim. Yatağa gireceğim sırada karnımın acıktığını hissettiğimde derin bir nefes alıp odadan çıktım ve merdivenlerden inip mutfağa yöneldim.

Dolaptan birkaç atıştırmalık şeyler alıp yedikten ve kediye biraz yemek kattıktan sonra mutfaktan çıktım ve odaya girdim. Yatağıma yattığım anda Demir kollarını belime sararak kendine doğru çekti ve saçlarımdan öpüp, "İyi geceler." dedi. Cevap vermeyerek sadece Demir'e iyice yaklaşıp gözlerimi kapattım ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.

-Demir'in Bakış Açısından-

Yatakta birkaç kıpırdanma ve birisinin yataktan aniden kalkmasıyla gözlerimi araladım ve Beril'in tekrar banyoya doğru koştuğunu fark ettim. Yataktan kalktım ve ona seslenerek banyoya gittim. Ama beni duymamış olmalı ki hiç tepki vermedi. Banyonun kapısını araladığımda yine onun o perişan halini gördüm. Endişeyle yanına yaklaşıp, "İyi misin?" diye sordum.

Üvey KardeşimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin