SEÇİM

49

Iki hafta olmuştu ve bizim artık mezuniyet denen büyük günümüz gelip catmisti. Kiyafetimi Rüya ile birlikte gittigim bir mağazada çok beğenerek almistim . Kırmızı ve derin bir yırtmaçlı bir elbise idi . Çok güzel bir elbise olmasına rağmen Hazar görünce resmen cildirmisti . Elbise parçalara ayrılmaktan son anda kurtulmuştu. Hazar bu elbise ile seni hiçbir yere goturmem herkes gözleri ile seni yiyecek diye bir saat nutuk çekmişti . Çocukluk yapıyordu . Su an gerçekten kiskancliga düşmüştü . Yanımda zaten o olacaktı yani kimse kalkıp da bana laf atamazdi.

Bu yüzden bana atar yapıp evden gitmişti . Bir haftadır konusmuyorduk. Bir haftadır beni aramıyor aramalarima da cevap vermiyordu . Bir haftadir kokusunu duymuyordum . Cikolata kokan sicacik tenini ozledim.Bu akşam gelmezse kesinlike kiyameti koparirdim. Ozan 'dan öğrendiğime göre marinadaki yatta kalıyordu . Babasinin zoru ile tersanede calisiyordu .Başta gitmek istesem de sonra o gelip benden özür dilesin diye umursamadim.

Saatler geçtikçe sabirsizligima yenik düşüyordum. En son dayanamayarak arabanın anahtarlarını alıp evden çıktım .
Arabayi Manastirdaki marinaya sürdüm. Yatların olduğu bölüme geçip üzerinde Saygıner yazan yatın olduğu bölüme geçtim. Yatın içerisine girip Hazar 'i aradım .

Yatak odasına girince yatağın üzerinde horul horul uyuyordu .Su an gerçekten onu ozledigimi anladım . Yatağın yanına uzanip elimi yuzunde gezdirdim . Sıcak tenine dokunca sanki elektrik akımına kapılmış gibi bir his vücuduma yayıldı . Teninden yayilan cikolata kokusu beni mayistirmaya yetmisti.

Tenine dokundugumu anlamış olacak ki gözlerini açarak bana baktı . Yumuşak çıkan sesi ile Eylül dedi .
Kollari ile uzanip yatağa çekince kaslı gogusune uzandım. Sıcacık bedeni soğuk bedenimi isitiyordu . Sıcak dudaklarıni dudaklarima bastırıp islak bir opucuk birakti .

- Özür dilerim .

- Ne için diye üzerine gittim.

- Çocukluk yaptığım ve seni kiskandigim için .

- acaba affetsem mi diye düşünme ifadesi ile yuzune baktim. Dayanamayarak tamam affedildin diye burnumu burnuna surttum.

Yataktan kalkıp eve gitmek icin yattan ayrildim. Arabayi hızlı bir şekilde eve sürdüm. Özlem işi nedeni ile yurtdışına gitmişti . Yani tek başıma hazirlanacaktim . Eve girince hemen yukarı çıkıp elbisemi çıkardım. Kısa bir dusun ardından saçlarımı yapmaya basladim. Uzun saclarima çektiğim fonun ardından maşa ile şekil vermeye basladim . Göz makyajimin ardından dudaklarima kırmızı rujumu sürdüm. Şimdi olmuştum . Aşağı inince annem ve babam çok güzel olduğumu söylemişlerdi . Babam hala yurtdışındaki üniversite mevzusunu aciyordu ama umrumda degildi . Dış kapının çalması ile Hazar 'in geldiğini anladım. Kapiya çıkıp şok oldum . Çünkü yeşil gözlü prensim muhteşem gözüküyordu . Siyah üzerine tam oturan takım elbisesi ile muhteşem gözüküyordu . Gözleri beni bulunca iri iri açılan göz bebekleri ile bana baktı . Ağzı o şeklini alırken ellerine uzandım.

- Hadi gitmiyor muyuz ?

- Gi -di -yo -ruz .

Diye kekelemsi dudaklarimdan küçük bir kikirti boşandı . Demek ki gerçekten çok beğendi .

Arabaya binip okulun parti için tuttugu mekana ilerledik . Sahilin yukarisindaki büyük balo salonunda olacağı için oraya doğru ilerledik . Otopark dolu olduğu için biraz beklemek zorunda kaldık ama sonra arabayi park edip arabadan indik .

- Biraz bekle birşey alacağım diye bagajı açtı .

Arka tarafta o kadar çok uğraştı ki merakima yenik düşerek arkaya geçtim . Tabi koca beyzbol sopasını görünce ağzım bir o şeklini aldı .

- Hazar bu ne diye cirladim.

- Beyzbol sopası .

Bir de beyzbol sopası diye söylüyor ya . Ne yapacaksın bunu diye sorduğumda ise .

- sana bakan pezevenklerin kafasini kiracağım diye bağırdı .
Bu gun kalktım itinayla gidip bu orjinal beyzbol sopasını aldım itinayla dezenfekte ettim . Kiymetimi bilsinler en azindan mikrop kapmayacaklar.

- Hazar Allah aşkına şunu yerine koy . Güzel bir gece gecirelim lütfen ya .

-Ya sevgilim ben bunu kullanacaktim ya .

Hadi diye onun koluna girip partinin yapılacağı yere girdim. Balonlarla dolu olan çelenk önünde durup ikimizde poz verdik . Ardından kolkola iceri girip ilerlemeye başladık.

Ozan ve Beyza 'nin olduğu masaya oturup sohbet etmeye basladik . Beyza da benim gibi tercihini kirmizidan yana kullanmıştı . Üzerine oturan kırmızı bir elbise giymişti . Ozan da aynı şekilde siyah takımı ile onu tamamlıyordu . Dans etmek için kalkan Ozan ve Beyza çok mutlu gözüküyordu . Yuzunde gulucukler sacarak dans ediyordu . Bizim masaya dogru yaklasan kivircik ve disko toplarini andiran bir sac sekline sahip cocuk benim yanima gelerek .

- Dans etmek ister misin diye sordu .

Içimden iste şimdi oldun diye geçirdim . Hazar çocuğa dönerek öldürecek gibi baktı .

- Sen benim sevgilime mi sulaniyorsun yavsak diye çocuğa bir yumruk salladı . Cocuk yere yığılıp kalınca burnundan kan gelmişti . Burnunu tutarak yanımızdan uzaklaşırken Hazar 'a kötü bakislarindan birini attım . Hazar ise omuz silkip dans etmeyi teklif etti diyemem onun yerine beni dans pistine çekti. Dans ederken kimseye bakmiyordum sadece aşırı kıskanç sevgilimin yeşil gözlerine bakmakla mesguldum.
Yeşil gözleri beni alaşağı ediyordu . Ellerini belime dolayip beni kendine çekti . Ona bu kadar yakınken aklımdan geçen düşüncelere engel olamiyordum. Sıcak nefesi boynuma isabet ederken ona daha çok yakinlastim. Nefesi tenimi yalayıp geçerken içim gidiklaniyordu .

- Çok güzelsin Eylül.
sesin ,tenin herşeyin beni kiskirtmaya yetiyor . Seni istiyorum Eylül dedi ahlaksız bir ses tonuyla .

Sözleri karşısında afallasam da gözlerimi ondan kaçırmakla yetindim. Şu an onu istiyordum . Boynuma küçük bir buse kondurup sahneden ayrıldık .

Kulaklarımda sadece seni istiyorum yankılanıyordu .