SEÇİM

38

Sabah yanımda Hazar 'i bulamayınca yataktan bir hisim kalkıp banyoya girdim. Islerimi hallettikten sonra üzerime uniformami giyip aşağı kata indim. Abim evde değildi ve bende kahvaltı sevmeyen biri olarak okula gitmek için evden ayrildim.

Okula girince sınıfa doğru ilerledim .
Koridorda ilerlerken kizil fahişe dun ki olaydan sonra daha farklı duruyordu . Sınıfa girince sirama doğru ilerledim . Beyza ile beraber sırada koyu bir sohbete başladık .
Karşı sırada Volkan ile Oturan Serkan arada bir donup bana bakıyor sonra da Volkan la hararetli bir konuşma içerisine giriyor . Bunlar ne ara bu kadar yakinlasmislardi . Çalan zilin ardından sınıfa giren matematikçi yine rukuslugu ile göz retinalarimizi olduruyordu .
Ders başlayalı yarım saat oluyordu . Hazar da zaten sabahtan beri mesaj atıp o çocuktan uzak dur demekle meşguldü .

Arada camdan bakıp beni kontrol ediyordu. Teneffüs zili calinca Beyza ile kantine inip bizim çocukların masasına doğru ilerledik . Hazar 'in kollarının arasina girerek başımı çikolata kokan boynuna gömüp derin bir nefes aldım .

Ozan ile Beyza bize oranla daha hızlı ilerliyorlardi . Birlikte kahve içerek sohbet etmeye başladık . Tabi kantin kapısından giren kişi ile Hazar gözlerini onun üzerine dikti. Hala daha Ceren 'i Hazar 'in öldürdüğünü düşünüyordu. Hazar 'a gözleri ile meydan okurcasına bakiyordu.

- Eylül sınıfa çıkın .

- Hazar dedim korkarak.

- Eylül hadi güzelim diye beni ve Beyza 'yi yukarı gönderdi. Kimbilir ne yapacaklardı. Ahh Hazar ah . Sen gene ne planliyorsun. Masadan kalkarken kulağına eğilip .
Sakın kötü birşey yapma diye fisildadim.

Hazar 'dan

Eylül yukarı çıkınca karşımda duran kişiye baktim. Hiç değişmemişti . Yüzü hala aynıydı . Ceren 'i bir türlü unutamiyordu . Onun ölümünü benim üzerimden degerlendirip beni cezalandırmak için dönmüştü . Eylül ve Beyza gidince Masadan kalkıp bizim masamıza ilerledi .

- Naber Hazar. Gorusmeyeli bir hayli oldu dedi .

- Neden geldin Serkan.

- Açık değil mi? Ablamin intikamı için buradayım.

- Ablani ben oldurmedim.

- Tabi Canım öyledir . Neden o zaman senden sonra eve gelmedi.

- Onu ben oldurmedim.

- Onu sen oldurdun . Mezara giren bedenini sen de gördün. Ayriyeten Akmanlarin kızı güzelmiş . Neydi Ismi. Immmm
Eylül.

- Eylül den uzak dur Serkan .

- Neden güzel kiz . Yatakta da güzel olacağından eminim.

- SEN NE DIYOSUN LAN.
Üzerine yürüyüp yumrugumu kaldırdım.
Yüzüne attığım yumrukla biraz sendeledi . Daha güçlü bir yumruk daha indirdigimde yeri boyladi. Sinirimi çıkarmak için üzerine atlayıp yumruklarını yüzüne geçirmeye basladim. Yüzü kanlar içinde kalınca Ozan 'in zoruyla üzerinden kalktim.

Yerden kalkıp çıkarken hala daha bana söz söyleme çabası içerisinde idi.

- Eylül yatagimda inlerken söyle bunları .

Lan diye karnına geçirdiğim tekme ile kantine giren hocaların ayırması sonucu kurtuldu.

Ikinizde müdür beyin yanına diye müdürün odasına doğru ilerlemeye basladim.

Bir saattir müdürün odasının onundeydim. Başımda dikilen Eylül ise bana dik dik bakmakla yetiniyordu .

Müdürün kapısından çıkan Babam evde görüşelim diye yanımdan ayrıldı. Bu demek oluyor ki para ile yine kurtulmustum.

Babam Eylül 'u görünce şaşırdı. Ama daha sonra konusacagini söyleyip okuldan ayrıldı. Bu sinirle okulu bekleyecek değildim . Eylül 'u de alıp okuldan ayrildim.

- Nereye gidiyoruz .

- Eylül okuldan ayrilalim yeter. Başım ağrıyor ve sadece seninle uyumak istiyorum.

- tamam ama arabam burada kalıyor .

- Ozan alır merak etme .

Okuldan ayrıldıktan sonra Manastirdaki marinaya sürdüm. Eylül abini ara ve haber ver .

- Tamam canım .

Birlikte yata geçip kapıyı açtım. Eylül ile birlikte yatak odasının olduğu bölüme geçip üzerimdeki tişörtü çıkardım. Eylül şaşkın bir sekilde yüzüme bakarken . Tişörtü çıkardığım için gözlerini kapatmıştı . Su an çok sevimli gözüküyordu.

Hadi uyuyalim dedim.

Fisilti gibi çıkan sesi ile tamam diyebildi.