55.BÖLÜM

158 14 0
                                    

Arkamdan Louis'te çıkınca telefonumu bıraktım ve gülümsedim.

"Bugün büyük gün."

Dedim.

Havluyla saçını kuruladı ve kafasını salladı.

"Seninle 9 ay."

Dedi ve dudağıma öpücük kondurdu.Yılbaşı için oldukça süslenmeyecektim.

"Ne giyeceksin?"

Diye sorduğumda siyah bir sıfır kol atlet tarzında t-shirt gösterdi.

"Sen?"

Diye sorduğunda kaşları kalkıktı.

"Aslında fazla sırıtmak istemiyorum,sade daha iyi olur."

Dedim ve dolaptan beyaz,göğsümün altında kısa kollu bir t-shirt gösterdim.Üzerimede siyah belimin üstünde biten bir ceket giyindim.Altıma dar ve yırtık paça siyah bir jean giyindim.

"İşte benim kızım."

Dedi ve gülümsedi.

Boynuna sarıldığımda nane kokusu genzimi yakıp geçiyordu.Saçı ıslak ve yumuşaktı.

Aynanın başına geldiğimde dudaklarıma bordo bir ruj sürdüm.Gözlerimide sade siyah bir farla süsledim.

"Siyah meleğim."

Dedi ve ellerini belime sardı.Kafamı arkaya,omzuna yatırdım ve öylece durdum.

"Gidelim mi?"

Diye sorduğunda kafamı salladım ve ona döndüm.

"Gidelim."

Ayağıma beyaz topuklu kısa bir bot giydim.Evden çıkarak arabaya geçtiğimizde saat 22.57'ydi. Bu kadar çabuk saatin geçmesi biraz şaşırtıcıydı.

"Nereye gidiyoruz?"

Diye sorduğumda omuzlarını sarkıttı.

"Bilmiyorum."

Dedi.Louis'nin telefonuna mesaj geldiğinde Liam'ın gideceğimiz yerin konumunu attığını gördüm.Yolu Louis'e tarif ederken kısa sürmüştü.

"Burada duracağız."

Dediğimde arabayı çoktan parketmiş bana bakarak kontaktan anahtarı çekti.

"Gerçekten mi?"

Dedi ve gülümsedi.Arabadan indiğimde Louis'de bana eşlik etti.Ellerimizi birleştirip etrafı inceledik.Club gibi bir yerdi ancak daha çok ev gibiydi.Evde yapılan bir clup desem? Ah,tamam.Çok saçmaladığımın farkındayım.Etrafta çılgınca dans edenlerden başka ise cesaretlenmiş,pişman suratlı zorla içki içmeye çalışan insanlar vardı.Diğerleri ise sakince saati bekliyorlardı.İçeri yavaşça girdiğimizde adımlarımızı her 3 saniyede hızlandırdık.

"İşte oradalar."

Louis elimi daha da çok kavrayıp insanların arasından af dileyerek geçti.

"Hey Nialler!"

Niall bizi görünce şaşırmışa benziyordu.Elindeki içkileri bize uzatarak gülümsedi.

"Sizi beklemiyorduk.Liam gelmeyeceğinizi söyledi."

Dedi.Elindeki içkinin ne olduğunu bilmeyerek aldım ve müziğe kulak asarak ayaklarımla hafifçe ritim tuttum.

"Son dakika haberi yaptık desene."

Dedim ve gülümseyerek göz kırptım.Niall bunun üzerine hem gülerken hemde bizimkilerin oturduğu masayı işaret etti.

"Dostum işte!Bizimkiler orada,siz geçin.Ben diğerlerine içki alayım."

Onaylayıp hızlıca masaya yöneldik.Bütün gözler bizi görünce Niall gibi şaşırmışa benziyordu.

"Vurdu ve gol sürprizi."

Zayn'nin esprisi masadaki neşeyi arttırdı.Herkesle tokalaştıktan sonra masadaki yerimi aldım.Bu halimizi seviyordum.Hepimiz bir aile olduk aslında.Hepsi birbirinden değerli oldular.Onlar gerçekten benim için çok değerli kişiler.

"Liam sizin için gelmeyeceğinizi söyledi."

Harry'nin dediği şeye kafamı salladım ve cevap verdim.

"Aslında yeni yılımızı değerli arkadaşlarımızla ve şuanki mutluluğumuzla geçirmeyi diledik."

Dedim ve Louis'nin sol koluna sarıldım.

"Yıla nasıl girersen,öyle geçermiş."

Louis cümlemin devamını güzel sözle bitirmişti.

********

Çoook uzun bir aradan sonra merhaba.Kızlar bu kitap hakkında 2. Kitabı yazmaktan vazgeçtim.Çünkü okuyucular azalacak,votelar,yorumlar...Bu hikayeyi biraz daha uzattıktan sonra yeni kitaba başlayacağım.Aklımda efsane,müthiş mükemmel bir kurgu var.Az çok olsada deneyeceğim.Sizleri seviyorum.Beni affedin! Yeni kitabı yazınca sizinle paylaşırım.!

SNAPCHAT || LOUİS TOMLİNSONWhere stories live. Discover now