5. BÖLÜM

806 47 13
                                    

Bu sesin kime ait olduğu anlayınca gözlerimden yaşlar indi.Korkuyordum ve ellerim ayaklarım titriyordu.Onu eski zamanlar ne kadar çok sevsemde o sersemin tekiydi."Ne istiyorsun?" Diye sordum boğuk çıkan sesimle.Ne kadar çırpınsamda,bağırmaya çalışsamda eli buna izin vermiyordu.Ağzımı kapatmış bağırmama izin vermiyor,kollarıyla hareket etmemi engelliyordu.Kahretsin hiç kimse yok mu burada! Müzikten kimsenin duyacağını zannetmiyorum.Bu sefer kesin hayatımı mahvedecek.Beni karanlık bir köşeye çektiğinde korkum daha da artmıştı.Keşke Louis ya da Dean gelip beni bu pislikten kurtarsa."Thomas yapma." Diyebildim.Beni anladığını umuyordum ancak yanılmıştım."Sana ezik lakabı yedirdiğim için çok üzgünüm Amy." Gözlerim açılmıştı.Hala çırpınıyordum.Bu Dean'ları son görüşüm olacak herhalde."Bırak beni..." Diyerek gözyaşlarımın yanaklarımdan süzülmesine izin verdim."Bırakta gideyim..." Lanet olsun hiç kimsemi yok? Yüzünü görmesemde sesini iyi tanıyordum.
'Thomas.' "Lütfen..." Diyerek bir kez daha yalvardım.Kendimi kötü hissediyorum.Gözlerimi kapattım ve dediklerini dinledim."Her şey için özür dilerim.Seni zorladığım için." Diyerek dudaklarını kulağıma yaklaştırdı.Nefesi tenime çarpıyordu."Değiştim Amy,okulun popüleri değilim ben artık." Diyerek burnunu çekti.Ağlıyor muydu? Şaka değil mi? Boynumu huylandığım ve duymamak için sağa doğru yatırdım."Yapma Thomas,git artık.Bırak beni lütfen." Diyerek hâla yalvarıyordum.Ancak o beni umursamıyor hâla devam ediyordu."Seni hâla seviyorum,buna inanamayacaksın ama seni zorlamaya değil bunları söylemeye geldim bebeğim." Ona kesinlikle inanmayacaktım.O benim okul hayatımı bitirdi.Son sınıf olmama rağmen okuldan ayrıldım."Thomas senden nefret ediyorum!" Diye çığırdım.Lanet olsun yardım edin! "Bunları duymamış olacağım,çünkü sen hâla benimsin." Bu söylediklerine gözlerimi kapattım.Bana yaptıklarını unutmayacağım.Onu o zamanlar ne kadar çok sevsemde onu asla affetmeyeceğim."Sen aşalığın tekisin!" Diye bağırmayı başardım.Bütün gücümü toplayıp geriye doğru burnuna kafa attım.Kafamın acımasını umursamayarak önüme dönüp müsait bir yerine tekmeyi geçirdim.Burnumu silerek ona baktım."Benden uzak dur!" Tam koşacakken ayağımdan yakaladı.Ah lanet olsun! Şimdi bitirmişti beni.Gözyaşlarım durmadan akıyordu.Ayağımın serbest bırakıldığını hissedince kafamı çevirdim.Sinirli mavi gözlerle karşılaşınca rahatlamıştım.Louis gelmişti...Elini tutarak ayağa kalktım ve sarıldım.Bunu neden yaptığını bilmiyorum ama içimden gelmişti.Kafamı boynuna gömüp ağlıyordum.Ellerim ayaklarım hâla fazlasıyla titriyordu.Bir eli belimi sardığında diğer eli saçımı okşuyordu.Tanrım.Bunu yaptığıma inanamıyorum.Louis'e sarılmıştım.
Kafamı kaldırarak gözlerine baktım."Teşekkür ederim Tommo." Diyerek ondan ayrıldım.Bana hâla şaşırmış gözlerle bakıyordu.Thomas baygın bir şekilde yerde yatıyordu.Ona ne kadar acısamda olan nefretim asla azalmayacak.Jade ve Dean'lar yanımıza geldiğini görünce burnumu çektim.Jade telaşlı gözlerle bize bakıyordu."Ne oluyor burada?" Diye sorduğunda yerde yatan Thomas'ı görünce bana döndü."İyimisin?" Elleriyle beni sarstı.Hala cevap veremiyordum.Gözyaşlarım dinsede hafif hafif damlıyorlardı."İyimisin dedim!" Diyerek bana baktı tekrar.Dayanamayıp Jade'e sarıldım."Louis yetişmeseymiş..." Dedim ve sustum.Jade'in anladığını umarak yüzüne baktım."Eğer yetişmeseymiş-" diye devam ettim ama böldü."Biliyorum...Şşş." Diyerek teselli etmeye çalışıyordu.Hayatımda en berbat günlerden beri.Dean Louis'le konuştuktan sonra yanıma geldi."İyimisin?" Kafamı sallamakla yetindim.Jade'e sarılı bir şekilde lokantadan dışarı çıktık.Arabaya yetişmemiz için yürümeye başladık.Dean hesabı ödemek için şuan yanımızda değildi.Louis hâla birşey söyleyemedi.Olanlar aklıma geldikçe gözlerim doluyordu."Bu gece bende kal." Jade'in sorduğu soruya tam itiraz edecektim ki durdurdu."Ellie teyzelere haber vereceğim.Ve izin vereceklerine de eminim." Etrafımda bu kadar iyi ve güvenilir insanların olması kadar güzel birşey yok."Jade iyi ki varsın." Diye fısıldadım.Bu dediğimi duymuş olmalı ki "Sende." Dedi."Ve sizde." Dean'ın dediğine kıkırdadım."Sende iyi ki varsın." Dedim.Güldüğünde herkes  güldü.Louis sağ yanımda yürüsede ona birşey söyleyemedim.

*******

Jade'lere geldiğimizden beri koltukta oturmuş kalkmıyordum.Çünkü çok yorgundum.Louis ve Dean telefonundan beraber online oyun oynarken Jade hepimize soğuk Nescafe getirdi."Artık ne olduğunu anlatacak mısın?" Dean ve Jade olanları merak ediyordu.Louis hâla merak ettiğine dair birşey söylemedi.Aslında hiç birşey söylemedi."Pekâla..." Dedim."Annemlere haber verdin mi?" Bu söylediğime Jade gözlerini devirdi."Konuyu değiştirme!" Dedi."Tamam tamam." Nescafeden vanilyalısını aldım ve bir yudum tattım."Sen çıktığında." Dedim Jade'i işaret ederek."Senden çıktığında Thomas beni bekliyor olmalıydı." Louis dikkatlice beni dinliyordu.Yada izliyordu bilmiyorum."Dışarı çıktığımda beni hareketsiz duruma getirdi ve..." Gözlerim yine dolmuştu ama ağlayacak kadar değildi.Yine de gözlerimin dolmasına engel olamıyordum.Berbat bir duyguydu."Ne kadar pişman olduğunu dile getirdi.Beni hâla ne kadar çok sevdiğini." Dediğimde gözlerim Louis'i bulmuştu.Ona bakarak anlatıyordum.Nedenini bende bilmiyorum ama gözlerimi ondan alamıyordum."Benim ona sahip olduğumu,benim için değiştiğini söyledi." Dedim.Dean ve Jade birbirine bakarken benle Louis bakışıyorduk."Sonra da onu yere yığdım.Ve Louis geldi." Dedim tekrar ona bakarak."Beni o pisliğin elinden kurtardı...Eğer gelmeseydi belki bugün sizinle son günümdü." Diyerek Jade'e baktım.Hepsi üzülmüş bir şekilde bana bakıyorlardı."Hayatımı kurtardığın için sana minnettarım Tommo."

********

Selam :D yine ben.Bunu yarın yada sonraki gün paylaşcam.İnternetim yok.Eve gelmiş oluyorum  yarın.Yani bunu dün yazmış oluyorum.Ama belki bir gün önce değil önceki gün.Of sjsjsk.Neyse görüşürüz.Heyecanlar başlasııın.!!!
*MULTIPEDİA THOMAS *-* *

SNAPCHAT || LOUİS TOMLİNSONWhere stories live. Discover now