Polen Bal 24 yaşında kariyerinin zirvesinde bir mankendir ve oldukça süslü bir hayat yaşamaktadır. Sevgilisi tarafından dolandırılıp hapse attırılmak ise... Onun için rüya bile olamazken birden kendisini kodeste bulur!
Bakalım şeker kızımız kar...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
AH BU BAŞIMA GELENLER, DELİ SANIYOR BENİ GÖRENLER 😭
Yüreğimde oluşan ağırlıkla beraber korkuyla bakışlarımı kaldırdığımda uzun süredir görmediğim o sert çehre hemen karşımdaydı işte...
Kenan Komiser.
Sudan çıkmış balık gibi ona bakakaldığımda bir an tekledim ve ne diyeceğimi şaşırdım. Her zamanki asabi ifadesi daha da katılaştı ve tek kaşını yukarı doğru kaldırarak memurlara ufak bir bakış attı. İşte o an memurların dalga dolu ifadeleri anında son bunmuştu. Sertçe yutkunarak sırtlarını dikleştirdiklerinde Kenan Komiser usulca bana yaklaşarak içeriye doğru sordu.
"Ne oluyor burada?"
Ardından tekrardan hafif bir sessizlik oluştuğunda sakinliği bozan tek şey teyzenin coşkuyla attığı kahkahasıydı.
Hayretle ona doğru döndüğümde neşeyle kahkaha attı ve iri gözlerinden akan yaşları ellerinin tersiyle temizleyip coşkuyla konuştu. "Geldi! Geldi! İşte yakışıklı asabi Komiser geldi!"
Selami'yle göz göze gelince sıkıntıyla birbirimize baktık ve kafamızı onaylamaz anlamda salladık.
***
Gecenin ilerleyen saatlerinde serbest kaldığımızda sanki ellerimde hayali bir kelepçe varmış gibi önde birleştirmiştim bileklerimi. Suratımı buruşturarak yüzümü yere doğru eğdiğimde Kenan Komiserin yüzüne bakacak halim yoktu.
O kadar zaman adamla denk gelmemek için gece gündüz dua etmiştim, ayağına kadar hırsız olarak gelmiştim ve o da benim paçamı bu işten de kurtarmıştı! Ve Korkut'la Ünal'a gerek kalmamıştı.Neyse ki hırsızdan paramı da almıştı.
Tam o sırada bize altınları satan yalancı kuyumcu olan hırsız ellerindeki kelepçelerle beraber odadan çıkartıldığında Kenan Komisere karşı beslediğim utanç duygum anında söndü ve öfkeyle bağırıp ona doğru cırladım.
"Seni pis düzenbaz! Yalancı! Dolandırıcı!"
Sükunetimi birden bozmam oradaki herkesi şaşırtmıştı. Selami kolumdan tutarak beni zapt etmeye çalıştı. "Polen abla bir sakin ol ya! Ne yapıyorsun!"
Çocuğun kafasını dikkatlice tutarak karnımdan çekmeye çalıştım. İki koluyla da sıkıca belime sarılarak bana engel olmaya çalışıyordu.
"Dur Selami dur! Görmedin mi az kalsın bu düzenbaz yüzünden hapsi boylayacaktık! Üstüne üstlük iki gram altınımdan olacaktım!"
