19.

2 0 0
                                    

19. Bölüm

'MODERN ÇAĞIN ÖKÜZÜ'

Çadırımı toparladıktan sonra üstümü de değiştirip dışarı çıktım.

Not defterini almayı yine unutmuştum. Geri dönüp onu da aldıktan sonra yoklamayı almaya başladım. Çoğu kişi yemek sırasına girmişti. Bu yüzden herkesin çadırına gitmeklede uğraşmamıştım.

Resmen bu yoklama işiyle 4 yıldır hiç görmediğim kişilerin isimlerini öğrenmiştim.

Tam yemek için tezgaha giderken birisi beni durdurmuştu.

"Gizem!"

Ses çıkarmadan arkamı döndüm. Kim olduğuna dair en ufak fikrim olmayan bir çocuktu.

"Efendim?" dedim şüpheyle.

"Derya hoca şikayetleri sana yaptığımızı söyledi." dedi elimde ki not defterini göstererek. Aceleyle not defterini açtım.

"Ha, evet tabii." dedim kalemi yazmaya hazır tutarak.
Çocuk elini ensesine attı ve kaşıdı.

"Ya şey, bizim kıyafet değiştirmek için ayrı bi çadıra daha ihtiyacımız var." dedi sakince. Kaşlarım çatılmıştı.

"Kendi çadırında değiştirsen ya?" dediğimde kaşlarını havaya kaldırdı.

"Çok sinir bozucu bir çadır arkadaşım var, her istediğimde çadırdan çıkmıyor maalesef." dedi ve ensesinde ki elini nedenini anlamadığım bir şekilde bana doğru uzattı. Bu hamlesiyle bende kafamı geri doğru çekmiştim hızla.

"Ayrıca çadırlarımızda çok eşya var, malum bende iri bir insanım." dedi göğüsünü kabartarak. Kaslarını gösteriyordu aklınca. Sonra birden yine elini uzattı ve ben yine elinin kafama çarpmasından korkarak geri çekmiştim.

"Ben Faruk bu arada." dediğini ve uzattığı elini görmezden gelmiştim.

"Hacer teyzenin kulübeside var? Oranın tuvaletinde değiştirebilirsin." dediğimde kollarını bağladı. Yüzü düşmüştü.

"Öyle pis bir yerde yapamam." dedi yüzünü buruşturarak. Hava da kalan elinide ağır ağır geri çekmişti. Bende onun taklidini yaparak yüzümü buruşturdum. Hacer teyze tertemiz tutuyordu ırayı, pis yer görmemişti bu çocuk.

"O zaman üzgünüm ama çadırınla idare etmelisin." diyip gitmek üzere arkamı dönmüştüm ki kolumu tuttu. Sinirle kolumda ki elini çekip kalemi ona saplamaya hazırlanarak havaya kaldırdım.

"Ya sen hayırdır?" dediğimde kekelemeye başlamıştı. Biraz fazla tepki vermiştim sanırım.

"Şikayetimi Derya hocaya iletir misin lütfen? Görevin bu senin." dediğinde derin bir nefes alıp ona doğru döndüm.

"Derya hoca geliyor," dedim havada kalan elimdeki kalemle çocuğun arkasını işaret ederek.
"Hocam bir bakar mısınız?" dediğimde Derya hoca hemen yanımızda bitmişti.

"Hocam arkadaşın soyunma odasına ihtiyacı varmış." dedim hızlıca. Çocuk Derya hocaya da derdini anlattıktan sonra bana bakıp sırıtmıştı. Ona ufak bir kaçamak bakış atıp konuşmakta olan Derya hocaya döndüm.

"Gizem bu senin halledebileceğin birşey hayatım," dedi ve çocuğu işaret etti. "Yardımcı olabilir misin arkadaşına benim işlerim var." dediğinde hızlıca itiraz ettim.

"Hocam bende tatil yapıyorum burada." dediğimde Derya hoca ellerini beline dayayıp derin bir nefes aldı.

"Tek istediğim fazladan bir çadırdı, sorun çıkarmayalım bence." diyen çocuğa ters ters baktım.

Modern Çağın ÖküzüWhere stories live. Discover now