5.

10 0 0
                                    

5. Bölüm

'MODERN ÇAĞIN ÖKÜZÜ'

Okulun bahçesine girmeden önce kapı da dikilmiş bir yandan tırnaklarımı yiyordum bir yandan da Mete'nin gelmesini bekliyordum.

Birkaç gün önce Barış'la gerçekleştirdiğimiz konuşma ve Mete'yle yakın olmanın benim üstümde ki olumsuz etkilerini düşününce, bunu daha fazla ilerletemeyeceğimi anlamıştım.

Bi kere ben sosyalleşmekten haz etmezdim ama Mete her yanıma geldiğinde benim dilediğimin aksine yalnız kalmak yerine mutlaka arkadaşlarının yanına giderdik. Ve arkadaşlarından da pek haz etmiyordum. Özellikle Pelin'den. Üstüne Deniz'le bile nadiren görüşür hale gelmiştik.

Belki Mete oradadır diye okul bahçesine göz attığımda yine Barış'la göz göze gelmiştik. Ya da ben 2.75 gözümle 3 metre ötede ki çocuğun bana baktığını sanıyordum. Ya da hayır sanmıyordum, çünkü şuan tam olarak benim yanıma geliyordu.

Buraya geldiğinden emin olduğumda arkamı dönüp kaçıcaktım ki birine çarpmıştım. Başımı kaldırıp baktığımda kapıcı İsmail abiyle göz göze gelince iç çektim. Ondan başka kimse bu kadar yumuşak ve büyük bir göbeğe sahip olamazdı zaten. Canım benim.

"Ya İsmail abi görmüyor musun kaçmaya çalışıyorum şurda, niye göbeğini yoluma koyuyorsun!" dedim ellerimle göbeğini işaret ederek.

"Mete'yle o kadar yakın olmak sana yaramamış, zorbalık yapmayı da öğrenmişsin."

Hemen arkamdan gelen sesle arkamı döndüm.

"Ne zorbalığı yahu! Ben severim İsmail abinin göbeğini. Yani İsmail abiyi." dedim Barış'a. Bu çocuğun ikinci kez sırıtmasını sağlamıştım.

İsmail abi bizim ergen konuşmalarına aldırmayıp birkaç el kol hareketinden sonra kulübesine dönmüştü. Beni pek sevdiğini sanmıyordum, ama ben onun göbeğini sevmek konusunda ciddiydim, her ne kadar o göbek her bir yerlere kaçmaya çalıştığımda yoluma çıksa da.

"Ee, ne karar verdin? Ayrılıyor musun Mete'den?"

Derin bir iç çekip ofladım.

"Emin değilim... Aslında bu işi bitirmeyi planlıyorum ama senin Mete hakkında söylediklerin yüzünden değil, haberin olsun!"

Barış sen bilirsin manasında dudağını kıvırdı.

"Hem ayrıca sen neden bu kadar meraklısın ki benim Mete'den ayrılmama?"

Barış'ın gözleri bir anda büyümüştü.

"Bide sana aşık olduğumu düşündüğünü filan söyle de güleyim." dedi alayla.

"Açıkçası böyle düşünmeme sebep oluyorsun." dedim bende sinirle.

"Neyi böyle düşünmene sebep oluyor?"

Arkamdan Mete'nin sesini duyunca kaskatı kesilmiştim. Hemen gülümseyerek ona döndüm.

"Hiç, hiçbir şey." dedim sesim çatlayarak. Daha sonra Barış bir tepki verecek mi diye ona döndüm ama o tamamen Mete'ye odaklanmış ve çok sert bakıyordu. Güzel, sanırım satanist ayinleri için benden önce Mete'yi kurban olarak kullanabilirdi. Ardından gözlerini bana çevirdi.

"Sana sebebini zaten söyledim, fazla masumsun."

Kaşlarım çatılmıştı. Ne yani ben fazla salağım ve birşeyleri anlamıyorum öyle mi demek istiyordu? YOKSA? Yoksa Mete'de satanistlerden biri filan mıydı? Bu bir anlık şüpheyle gözlerimi Mete'ye çevirmişken bana sorgular gözlerle baktığını gördüm.

Modern Çağın ÖküzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin