2.9

56 34 0
                                    

Bir geçmiş belki bir geleceğin mahvolmasına izin vermiştir, kim bilir?

***

''Kendine iyi bak Meyra, teşekkür ederim her şey için. Vizelerden sonra bunu mutlaka tekrarlamalıyız. ''diyen Asya'ya sarıldım.

''Bu kez ayarlayabilirsem ben gelmek isterim. Gerçi senin gelmen daha iyi oluyor. '' dediğimde neyi kast ettiğimi anlamıştı. Asya ailesiyle aynı evde yaşadığı için ona gidip rahatça kalamazdım. Tabi ki kalabilirdim ama rahat edemezdim.

Birbirimize az önce sarılmamışız gibi tekrar sarıldığımızda onun duygulandığını hissetmiştim ama aynı duygular bende yoktu. Ona duyduğum öfke ağır basıyordu, onu seviyor olsam da yalanını yakalamak beni ondan soğutmuş gibi hissediyordum.

Gelen otobüse bindiğinde otobüs otogardan ayrılana kadar beklemiştim. Antalya'nın soğuk havası montumdan içeriye süzüldü usulca, otogar sakindi. Adımlarımı tramvay durağına yönettiğimde Pelin'i aramıştım ve buluşmak istediğimi söylemiştim. Henüz planımı bilmiyor olsa da kabul etmişti teklifimi. Tramvaya binip buluşacağımız yere doğru yola çıktım.

''O yere tekrar gitmek istemiyorum. ''dedi On Yedi. İçindeki korkuyu hissedebiliyordum.

''Hiçbir şey olmayacak, merak etme. ''diyerek onu sakinleştirmeye çalıştım.

Korku dolu sesiyle, ''Hayır, tabi ki olacak! Ya tekrar başımıza kötü bir şey gelirse? '' dedi.

''Meyra, dikkat etmekte fayda var. Daha bizi kimin aşağıya ittiğini bile bilmiyoruz. ''diyerek On Yedi'ye katıldı Otuz Yedi.

Tramvaydan inerken söylediklerini düşünüyordum, temkinli olmakta bir sakınca yoktu. Neticede arkamdan iş çeviren sadece Asya var diye bir şey yoktu, belki de Pelin de bu işin içinde olabilirdi.

On Yedi ''Belki de bizi aşağıya Pelin itti ve ev onun olduğu için üstünü kolayca kapatabildi. Sonuçta ailesi çok varlıklı. '' dedi ve biraz duraksayarak ekledi. ''Birkaç kuruşa kendini satan insanlar çok. ''

''İftira atar gibi konuşmayalım, birinin vebalini almak istemeyiz. Yine de dediklerini çöpe atmamak lazım. '' dedi Otuz Yedi. Haklılardı ama o odada Asya varken nasıl böyle bir şey mümkün olabilirdi? Böyle bir şey olsa Asya üstünü kapatmazdı.

''Ya da kapatırdı ki Devrim'le olan ilişkisi ortaya çıkmasın. Belki de öldüğünü düşünüp sevinmiştir bile, ilişkisindeki engel aradan kalktığı için. ''

On Yedi'nin bu sözleri bir süre zihnimde yankılanmaya devam etti. Böyle bir şey olmuş olabilir miydi? Asya bilse de susacak biri miydi? Ya da onun neyi yapıp neyi yapmayacağını bilecek kadar tanıyor muydum? Pelin'in beni itme ihtimalini düşündüm bir süre, nedeni ne olabilirdi? Onun Ömer'e olan aşkını biliyordum, yani aramızda bir erkek için kavga çıkmazdı. Eğer o yapmışsa nedeninin ne olacağını bilmiyordum.

Tramvaydan indiğimde ilk işim Pelin'i aramak olmuştu. ''Alo Pelin, neredesin? '' diye sorduğumda, ''Sağın bak, arabadayım. ''diyerek yanıt verdi. Refleks olarak sağıma döndüğümde bir kez korna çaldığında onu görmüştüm. Telefonu kapatıp yanına doğru yürüdüm ve ön kapıyı açıp arabaya bindim.

''Selam, nasılsın? ''diyerek bana yöneldiğinde ona sarıldım ve ''İyiyim ya sen? ''diye sordum.

''Ben de iyiyim. Nereye gitmek istersin? '' dediğinde emniyet kemerimi takıyordum.

''Aslında aklımda bir şey var ama sen ister misin bilmiyorum. ''dediğimde meraklı bakışlarıyla konuşmaya devam etmemi bekledi. Onu fazla bekletmeden, ''Yılbaşı günü partinin yapıldığı eve gitmek istiyorum. '' dedim. Cümleyi algıladığında bakışlarına üşüşen tedirginlikle kalbim tekledi.

On Yedi - Otuz YediWhere stories live. Discover now